Davutoğlu sır gibi saklıyordu! O açıkladı

Başbakan Davutoğlu'nun Diyarbakır ziyaretinde kulağına bir şeyler fısıldamasıyla gündeme gelen imam Mülâyim ne söylediğini açıkladı.

ABONE OL
GİRİŞ 09.10.2015 14:58 GÜNCELLEME 09.10.2015 14:59 SİYASET
Davutoğlu sır gibi saklıyordu! O açıkladı

Diyarbakırlı imam Hâfız Ali Mülâyim bayram namazı için Diyarbakır'a gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu’na tespih hediye etmesi ve kulağına fısıldamasıyla gündeme geldi. Aljazeera'den Abdulkadir Konukser'e konuşan Türkiye'nin en eski camilerinden Diyarbakır'daki Ulu Camii'de 30 yıl imamlık yapan 81 yaşındaki Mülâyim, Başbakan Davutoğlu sır gibi saklasa da, o kulağına neler fısıldadığını anlattı.

DAVUTOĞLU SIR GİBİ SAKLADI

Ramazan Bayramı namazında Diyarbakır Ulu Câmii’de kendisi de‘hoca’ olarak tanınan Başbakan Ahmet Davutoğlu’na tespih hediye edip, kulağına da bir şeyler fısıldadı. Namaz sonrası Başbakan Davutoğlu gazetecilere, kulağına fısıldananları değil ama aldığı hediyeden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Diyarbakır’ı her ziyaretinde hediyesiz dönmediğini Birleşmiş Milletler toplantısına katılmak üzere Amerika’ya giderken uçakta kendisiyle birlikte olan gazetecilere de anlatan Başbakan Davutoğlu, gazetecilerin aktardıklarına göre Hâfız Ali’nin kulağına söylediklerini yine kendisine sakladı.

"BAŞBAKAN KUVVETLİ DUA İSTEDİ"

İmam Hâfız Ali Mülâyim, Davutoğlu ile aralarında geçen diyaloğu şu sözlerle anlattı:

"Başbakanın siyaset dışı ziyareti beni sevindirdi. Bayram namazını birlikte eda ettik. ‘Burayı boş bırakmayın, birkaç haftada, ayda bir gelin. Cuma namazı kılın, halkın içinde olun. İnsanlar yanlarında saf tutan başbakanlarını görsünler. Böylece mesafeler kısalır ve tanışıklık artar’ dedim. ‘Cemaat sizi görsün’ dediğimde tebessüm etti. İçime bir kuşku düştü. Ben de, ‘Cemaat dediysem bizi onlarla karıştırmayınız, biz Bediüzzaman’ın gerçek talebeleriyiz’ dedim. Kendisi de ‘güzel diyorsunuz, dua ediniz, kuvvetli dua ediniz’ dedi. Namazdan sonra baktım tespihatı parmaklarıyla yapıyor. Kuka tespihimi hediye ettim. Koklayıp, öpüp cebine koydu. ‘Tespihatımı hep bu tespih ile yapacağım’ dedi."