Fatma Betül Sayan Kaya: 28 Şubat milletimizin bütün değerlerine karşı işlenen ihanetin adıdır
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, 28 Şubat'ın sadece eski başbakanlardan merhum Necmettin Erbakan'a karşı değil, milletin bütün değerlerine karşı işlenen ihanetin adı olduğunu bildirdi.
ABONE OLKaya, Türk siyasi tarihine "postmodern darbe" olarak geçen 28 Şubat'ın 24'üncü yılı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, 28 Şubat'ın Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak kazınan, demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine vurulmuş en ağır darbelerden biri olduğunu belirtti.
"Askeri ve sivil alanı seçimle gelmiş meşru hükümete, demokrasi ve hukuka karşı provoke eden cunta ve çetelerin o büyük ihanetini asla unutmayacağız." ifadesini kullanan Kaya, 28 Şubat sürecinde geriye derin yaralar bırakan sayısız acı ve utanç olduğunu kaydetti.
Bu darbenin amacının "meşru hükümeti devirmek, demokratik zemini yok etmek, siyaset kurumunu statüko ve vesayet ekseninde dizayn etmek" olduğuna dikkati çeken Kaya, "Artık kötü bir hatıra olarak aklımızda yer eden o günleri, yaşatılan o acıları unutmak kendimize ve ülkemize ihanet olacaktır. 28 Şubat, sadece merhum Başbakanımız Erbakan'a karşı değil, milletimizin bütün değerlerine karşı işlenen ihanetin adıdır. Yeni nesillerin o karanlık süreci ve oradan AK Parti ile çıkışı en iyi şekilde öğrenmesi, anlaması, verilen mücadelenin kıymetini görmesi çok önemli." değerlendirmesinde bulundu.
Kaya, bu süreçte başörtüsü taktığı için askeri kurumlara sokulmayan anneler, eğitim hakkı tanınmayan genç kızlar, kamu görevinden mahrum bırakılan vatandaşların mağdur edilerek zulme uğratıldığını, binlerce ticari firmanın fişlenip Anadolu sermayesinin çökertildiğini hatırlattı.
28 Şubat'ta hukukun bir avuç cuntanın keyfince yorumlandığını, mahkemelerin hukuku hiçe saydığını ve sayısız insanın işkenceye maruz bırakıldığını belirten Kaya, inanç ve düşünce özgürlüğünün yok edildiği ve finans sisteminin de çökertildiğine dikkati çekti.
Neredeyse bütün bankaların içinin boşaltıldığını ve sayısız bankanın batırılıp siyasetin de askıya alındığını kaydeden Kaya, şöyle devam etti:
"Türkiye, ne zaman demokrasi çizgisine girse, eşitlik ve adaletin ışığında büyümeye başlasa siyaset kurumu etkisiz hale getirilmeye çalışılmış, milli irade vesayet altına alınmıştır. 1960'ta, 1971'de, 1980'de, 28 Şubat'ta ve 15 Temmuz'da şer odaklarının yapmaya çalıştığı buydu. 'Postmodern darbe' olarak adlandırılan, insan hak ve özgürlüklerinin postallar altında çiğnendiği, bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat zorbalığının getirdiği baskıcı ve hukuksuz iklimin sonunu getiren, aziz milletimizin kararlı duruşu olmuştur. 2002 yılında AK Parti Hükümeti'nin iktidara gelmesiyle vesayet odaklarına ilk darbe vurulmuş, millet yönetime el koymuştur."
- "BU KARANLIK DÖNEMLERİ VE BU DARBELERİN FAİLLERİNİ HİÇBİR ZAMAN UNUTMAMALIYIZ"
AK Parti iktidarları döneminde aynı odakların, AK Parti'ye ve milli iradeye "balans ayarı" vermeye cüret ettiklerini belirten Kaya, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın her saldırıyı milletle daha çok bütünleşerek göğüsleyip Türkiye'ye el koymak isteyen çetelerin planlarını başlarına yıktığını ifade etti.
Erdoğan'ın liderliği ve milletin gayretiyle, ülkeyi bölme ve parçalama girişimlerinin etkisiz hale getirildiğini, millete de "zorbalara boyun eğmeme" azmi verdiğini bildiren Kaya, şunları kaydetti:
"15 Temmuz ile darbeler dönemini kapatan Türkiye, demokrasilerde gücünü halktan almayan bir hareketin asla karanlık emellerine kavuşamayacağını göstermiştir. 28 Şubat, 15 Temmuz gibi demokrasi düşmanı darbelerin ülkemizde tekrar vuku bulmaması için bu karanlık dönemleri ve bu darbelerin faillerini hiçbir zaman unutmamalıyız. Yıllar ne kadar geçerse geçsin bazı tarihler asla unutulmaz. Sonradan gelen nesillerin tek arzusu, geçmişte yaşanan üzücü durumların tekrarlanmamasını sağlamaktır. O süreçte mağduriyet yaşayan ve aramızdan ayrılanları rahmetle anıyor, hayatta olanlara uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum.
28 Şubat karanlığını yok eden aziz milletimize sonsuz saygılarımla."