BDP: Kürt sorunu demokrasi sorunudur

Barış ve Demokrasi Partisi Eş Başkanı Gülten Kışanak, Meclis'teki gruplarında milletvekillerine seslendi. Kışanak, Kürt sorunun KCK davalarıyla mahkemede çözülmeyeceğini sorunun siyasi olduğunu belirtti.

ABONE OL
GİRİŞ 26.10.2010 12:57 GÜNCELLEME 26.10.2010 12:57 SİYASET
BDP: Kürt sorunu demokrasi sorunudur

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, ''Tek taraflı olarak sürekli PKK'dan beklenen bir yaklaşımla Kürt sorununu çözmek mümkün değildir'' dedi.

Kışanak, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, hükümetin, yenilenebilir enerji yerine, kolay enerji elde etmenin yollarını aradığını savundu. Türkiye'de toplam 1738 HES projesinin uygulanmak istendiğini belirten Kışanak, bu projelerin hayata geçirilmesi halinde, tarihi ve kültür mirası koruyacak alan kalmayacağını öne sürdü.

Doğanın korunması için verilen mücadelede, özellikle İkizdere halkını takdir ettiklerini bildiren Kışanak, halkın direnişi sayesinde İkizdere Vadisi'nin doğal sit alanı ilan edildiğini söyledi. Kışanak, İkizdere halkının bu konudaki deneyimlerini, risk altında olan diğer bölgelerdeki sivil toplum örgütleri ile paylaşmalarını istedi.

Kışanak, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in, bugün sunumunu yaptığı 2011 Yılı Bütçe Tasarısı'nı eleştirerek, bütçe tasarılarının her yıl, ''halkın anlayamayacağı şekilde, teknik olarak'' sunulduğunu savundu. Aslında bütçenin özünün ''kimden ne alıyorsun, kime ne veriyorsun'' mantığına dayandığını ifade eden Kışanak, ''Bu bütçede de yine sorumluluk yoksula, emekçiye yüklenmiş. Dolaylı vergiler artmış. Yoksullar, vergi yoluyla bütçeye daha çok katkıda bulunacak ama çok kazananlar daha az katkıda bulunacak. Bütçeyi, bakkal hesabı gibi yapıyorlar. Bütçe, 'benim hayatımda ne değişti?' sorusunun yanıtını vermiyor'' diye konuştu.

Örtülü ödenek payının da yüzde 150 oranında artırıldığını belirten Kışanak, bunun, devletin şeffaflık ilkesine uymadığını öne sürdü. Kışanak, ''Devlet denetimi dışında 1 kuruş bile para harcanmamalı. Sayın Başbakan, örtülü ödeneği 8 yıldır nereye harcadığının hesabını da vermeli'' dedi.

-''SORUN, BİR AN ÖNCE ÇÖZÜLMELİ''-

Yeni anayasa konusuna değinen Kışanak, bu anayasanın inşasında aktif rol almak istediklerini söyledi. Bu kapsamda sivil toplum örgütleri ile görüşmelerini sürdürdüklerini anlatan Kışanak, onların da yeni anayasanın yapımı sürecinde etkili olmak istediklerini kaydetti.

Kışanak, yeni anayasa için halkın tüm kesimlerinin bir platformda toplanması gerektiğini dile getirdi. Kışanak, demokratik bir anayasanın ancak böyle hazırlanabileceğini ifade etti. Türkiye'de demokrasi ve barış ihtiyacının birbirine yakından bağlantılı olduğunu vurgulayan Kışanak, demokrasinin, barışı getireceğini söyledi.

Bu nedenle aynı zamanda barışa hizmet ettiklerini belirten Kışanak, şöyle devam etti:

''Biz bu çalışmaları yürütürken biliyoruz ki barış konusunda Türkiye kamuoyunu sıkıştıran bir takvim de var. Hepimizin büyük acılar çektiği bir süreci yaşadık. Gelinen noktada, hepimizin beklentisi ve umudu, bir an önce, bir tek kişinin dahi burnu kanamadan bu sorunu çözüm yoluna koymak. Bu konuda herkes elinden gelen çabayı sarf etmek zorunda. Biz de parti olarak böyle bir çaba içindeyiz. Fakat şu gerçeği görmek gerekiyor. Türkiye konuyu hep, 'eylemsizliğin bitmesine bir hafta kaldı, 3 gün kaldı, bitecek mi, bitmeyecek mi? PKK uzatacak mı, uzatmayacak mı?' zemininde tartıştı. Peki biz ne yaptık? Bu soruyu sormadığımız sürece, tek taraflı olarak sürekli PKK'dan beklenen bir yaklaşımla Kürt sorununu çözmek mümkün değildir.

O zaman şimdi, öncelikli olarak gün saymak yerine, hükümete 'ne yaptın' sorusunu sormak gerekiyor.

PKK 2 yıldır, eylemsizlik kararını uzun vadeye yaymak için, bazı gelişmeler olması için, kendi kulvarında bazı yaklaşımlar sergiliyor. Bunu beğenirsiniz beğenmezsiniz, eksik bulursunuz yanlış bulursunuz. Peki Türkiye'nin demokratikleşme kulvarında ne oluyor? Hükümet ne yapıyor? Bu soruyu sormak tüm yurttaşların sorumluluğudur. Ölümleri durdurabilecek bir yol bulmak zorundayız. Ölümler durmadığı sürece PKK'nın tek taraflı olarak eylemsizlik kararını uzatmasının bir faydası olmadığını hepimiz biliyoruz.

Kürt sorunu, özünde bir hak ve özgürlük sorunudur. Demokrasi sorunudur. Demokratikleşme yolunda adım atılmayacaksa, bu süreçten barış çıkmayacağını herkes biliyor.''

-''SİYASİ BİR DAVA''-

KCK davası kapsamındaki duruşmaların iki haftadır devam ettiğini anımsatan Kışanak, orada yargılanmak istenilenin ''barış, demokratik siyaset, örgütlü toplum'' olduğunu iddia ederek, ''Orada arkadaşlarımız, tam tersine, bu zihniyeti sanık sandalyesine oturtacaklar. Bu ülkeyi otoriteye boyun eğmeye mahkum edenleri orada sanık sandalyesine oturtacaklar'' dedi.

Kışanak, söz konusu davanın bir Kürt sorunu ve siyasi bir dava olduğunu ve bunun hukuka havale edildiğini savunarak, ''Kürt sorunu mahkeme koridorlarında, Kürtleri sanık sandalyesine oturtarak çözülebilecek bir sorun değildir, siyasi zeminde çözülmelidir'' diye konuştu.

KAYNAK : AA