Fikret Öztürk, deneyimlerini anlattı

OPET Petrolcülük AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, Antalyalı iş adamlarıyla iş hayatındaki deneyimlerini paylaştı.

ABONE OL
GİRİŞ 23.04.2014 11:01 GÜNCELLEME 23.04.2014 11:01 Başarı Hikayeleri
Fikret Öztürk, deneyimlerini anlattı
Fikret Öztürk, deneyimlerini anlattı

Antalya Sanayici ve İşadamları Derneğinin konuğu olarak kente gelen Öztürk, öğretmenlikle başladığı iş hayatında akaryakıt sektörünün önde gelen şirketlerinden biri olan OPET'i nasıl kurduğunu anlattı.

Gaziantep'in Nizip ilçesinde dünyaya geldiğini söyleyen Öztürk, ilkokulu hayırsever bir iş adamının yaptırdığı okulda, liseyi ve üniversiteyi yatılı olarak okuduğunu, üniversiteyi bitirinceye kadar öğretmenlikten başka bir iş düşünmediğini kaydetti.

"Üniversitede okurken, (sen akaryakıtçı olacaksın ve Türkiye'nin en büyük holdingiyle ortak olacaksın deseler inanmazdım)" diyen Öztürk, iş hayatının insanların biraz kendi başarısı, biraz da şans olduğunu söyledi.

İş hayatında küçük şehirlerde belli bir noktaya kadar gelinebildiğini, şirketi büyütmek istiyorsa büyük şehirlerde olmak gerektiğini vurgulayan Öztürk, "Türkiye'de ticaret yapacaksan İstanbul'da, Avrupa'da ticaret yapacaksan Londra'da, dünyada ticaret yapacaksınız New York'ta yapacaksın. Ben iş hayatında bunu gördüm" dedi.

Öğretmenlik yaparken sürgün yiyince Mersin'de madeni yağ işine girdiğini dile getiren Öztürk, şöyle devam etti:

"1986'da akaryakıt işine girdim. Belli bir büyüklüğe ulaşınca İstanbul'a geldim. 1992 sonunda Öztürkler Petrol, yani OPET kuruldu. İş hayatında başarılı olacaksan öncelikle işini sevmen ve başında durman lazım. İşinin başında değilsen başarılı olman çok zor. İşi bilmezseniz başarılı olmanız mümkün değil. Çeyrek hukukçu, çeyrek muhasebeci, çeyrek pazarlamacı olacaksın. Mektepli değil, alaylı olacaksınız, tabiki mektebin de faydası var ama okumakla olsaydı ekonomi profesörleri dünyanın en zengin insanları olurdu. Bir de mantığa yatmayan şeyin ticarette yeri yoktur, mantığınıza uymuyorsa o işi yapmayacaksınız. "

"Dürüst olun"

OPET'i kurduğunda imkanı ölçüsünde önce küçük köylere, kasabalara, ardından şehirlere akaryakıt istasyonu açtığını bildiren Öztürk, şirket küçükken daha düşük ücret verebileceği personelle çalıştığını fakat belli bir yere geldikten sonra piyasadaki en başarılı personeli aldığını söyledi.

İşin profesyonellerle büyütülebileceğini, büyüttükten sonra da "ben bu işi yöneteceğim" denilmemesi gerektiğini ifade eden Öztürk, işin deneyimli profesyonellerin eline verip izlenmesi gerektiğini dile getirdi.

Öztürk, "Ben hiçbir zaman oğluma, kızıma (sen genel müdürsün) demedim. O profesyonellerin işidir, altta çalışanlar yarın bir gün (ben genel müdür olacağım) diye çalışır. Senin o yolu tıkamaman gerekiyor" diye konuştu.

İş hayatında dürüst çalışmanın çok önemli olduğuna dikkati çeken Öztürk, "Ben hiçbir zaman kayıt dışı akaryakıt alıp satmadım. Satmış olsaydım Koç ile ortak olmazdım. Ne yaparsan yap, dürüst çalışırsan sonunda meyvesini toplarsın" şeklinde konuştu.

OPET belli bir noktaya geldiğinde 2002 yılında Koç Holding ile ortaklığının gündeme geldiğini anlatan Öztürk, Koç ile yüzde 50-50 ortak olmak kaydıyda ortaklığını kabul ettiğini söyledi.

İş hayatında uluslararası enerji şirketlerinden çok çektiğini, bu şirketlerin kendisine sürekli dava açtığına işaret eden Öztürk, "Uluslararası şirketlere karşı değilim ama onların Türk yöneticilerinden çok çektim. Onların güzel başarılı taraflarını aldım, kötü taraflarını almadım. Bayi ile iç içe oldum" diye konuştu.

Kazanılan paranın ülkeye de faydası olması gerektiğini belirten Öztürk, "3 kuruş kazanıyorsanız, 1 kuruşunu olmasa bile yarım kuruşunu ülkeniz için harcayın" dedi.

KAYNAK : AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR