Slaven Bilic: 'Türkiye'de şampiyon...'

İşte Bilic'in Türkiye ve Beşiktaş sorularına verdiği cevaplar...

- Türkiye'de de çalıştınız ve orada da önemli sayıda sizi seven insan var. Orada geçen zamanınızı nasıl anlatırsınız?

"Türkiye'yi, insanlarını oradaki mizacı ve mentaliteyi çok seviyorum. Farklı dine mensup olmalarına rağmen insanların mentalitesi Hırvatistan'dakilere çok yakın. İstanbul çok güzel bir şehir ve Beşiktaş 20 milyon taraftara sahip çok büyük bir kulüp. Dev bir kulüp. Tabii ki Galatasaray ve Fenerbahçe ile birlikte. Ama Beşiktaş taraftarının özel ve ayrıcalıklı bir tarafı var. Onlarla ilgili o kulübün teknik direktörlüğünü yapmış biri olarak çok fazla güzel cümlem ve harika anım var. Bizim orada dönemimiz bir farklıydı çünkü stadyum daha yeni yapılıyordu. Bu yüzden de 2 yıl iç saha maçlarını Ankara'da oynadık. Bu her iç saha maçında bir saatlik uçuş demekti. Bu yüzden onların yaptıklarımız üstünde büyük bir etkisi var. Belki de o 2 yıl hayatımda en çok keyif aldığım anları yaşadım." 

- Türkiye Ligi'ne Premier Lig'den birçok oyuncu geliyor. Bu oyuncuların Türkiye'ye gelmesi Türkiye Ligi'nin global değerini arttırır mı?

"Her şeyin bir bedeli var. Türkiye, önceleri Rusya ile birlikte 30'una gelmiş futbolcuların oynamayı hedeflediği bir lige sahipti. Şimdilerde futbolcular erken yaşlarda da Türkiye'ye geliyor. Çünkü onlara iyi maaş verebiliyorlar. Aynı zamanda da Türkiye Ligi iyi bir konuma geldi. Bildiğiniz gibi Beşiktaş grubundan lider çıktı ve Bayern Münih'le Şampiyonlar Ligi'nde son 16 turunda mücadele veriyor. Baktığınızda yaşı genç birçok yetenekli oyuncuya sahipler. Finansal durum gayet iyi seviyede. Ama sadece bununla sınırlı değil. Türkiye'de sanıyorum 15, 16 belki de 20 yeni stadyum yapıldı. Bu inanılmaz bir durum. Lig çok zorlu ve çekişmeli. İnsanlar sürekli Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın üst sırada olduğunu düşünebilir.  Ama asla kolay bir maç yok. Özellikle deplasmanlar çok zorlu. Lig gerçekten çok çekişmeli. Ancak bunlar milli takıma yansıyor mu? Hayır. Bildiğiniz gibi tekrar Dünya Kupası'na katılamayacaklar. Çok güçlü oyuncuları olsa da hala 20'li yaşlarını geride bırakmış Emre ve Burak Yılmaz'dan bahsediyoruz. Maalesef Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor ve lider Başakşehir 10'ar yabancı ile mücadele veriyorsa bunun bedelini bazen ödersiniz."

- Türkiye Ligi'nin çekişmeli olduğundan bahsetmiştiniz. Şu anda 4 takım şampiyonluk mücadelesi veriyor. Sizce kim mücadeleden galip çıkabilecek?

Umarım bu Beşiktaş olacak. Ama bu sezon Beşiktaş son iki senede şampiyon olduğu için ve Şampiyonlar Ligi'ne daha fazla odaklanıldığı için biraz geride kalabilir. Başakşehir'i de seyretiğiniz zaman ne kadar kaliteli bri tyakım olduklarını görüyoruz. Adebayor gibi bir oyuncuya sahipler. Arda'yı Barcelona'dan kiraladılar. Elia ve Emre gibi isimler de var. Galatasaray teknik direktör değişikliğine gitti. Fenerbahçe de yarışın içinde. Bence şampiyon 4,5,6 puan farkla belli olur. Kim kazanacak bilmiyorum.

- Şu anda boştasınız. Elbette ki teklifler alıyorsunuzdur. Türkiye'de yarım kalmış hedefleriniz var mı? Orada tekrar çalışmak gibi bir arzunuz var mı?

Şu anda biraz ara vermeye ve tekrar fit olana kadar dinlenmeye ihtiyacım var. Kendimle ilgili sezon sonunda karar vereceğim. Çünkü şu anda bir yerde çalışırsam, sezon sonuna kadar ritim yakalamak için yeterli vaktim olmayacak. Bu yüzden karar vermek için yeni sezonun başlangıcını bekleyeceğim. Umarım doğru teklif de bana gelecektir.

- Tercihiniz hangisi olur? Almanya mı, İngiltere mi, Türkiye mi? Buralarda çalıştınız.

Teknik direktör olarak da oyuncu olarak da birçok ülkede çalıştım. Premier Lig'deydim ve gerçekten bu serüvenimden oldukça keyif aldım. Türkiye gerçekten keyif vericiydi. Her şey orada çok güzeldi. Bu ülkeyle ilgili değil, bu kulüpten nasıl bir teklif geleceğine, kulübün nasıl bri projesi olduğuna bağlı. Asla ülkeyle ilgili bir şey değil.