Bilecik'in isminin değiştirilmesi önerisi

Tüzün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tarih boyunca pek çok kavime yurt olmuş topraklarda yaşadıklarını, Hitit, Frig, Kimmer, Lidya, Pers, Makedonya, Bitinya Krallığı, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu ve Osmanlı'nın bunlardan sadece bilinenler olduğunu ifade etti.

Bilecik'in, Osmanlı'nın kurulduğu yer olması ve Kurtuluş Savaşı'nda kazanılan destansı zaferlerle cumhuriyetin kuruluşundaki önemi nedeniyle "kuruluşun ve kurtuluşun başkenti" diye adlandırıldığını anımsatan Tüzün, şöyle konuştu:

"Son zamanlarda geliştirilmeye çalışılan bazı akımlar nedeniyle illerimizin adının değiştirilmesi gündeme geliyor. Anadolu'da çok sayıda kentimizde böyle tartışmalar var. Biz, Cumhuriyet'le birlikte 1926'da kanunla konulan Bilecik adından rahatsız değiliz. Osmanlı'dan miras kalan 'Ertuğrul' adına da sahip çıkıyoruz, tarih öncesinden kalan arkeolojik mirasa da. Önemli olan isim değiştirmek değil, tarih boyunca çok sayıda uygarlığın merkezi olan Bilecik'imizi yine hak ettiği yere çıkarmak. Enerjimizi isim tartışmalarına değil, Bilecik'in gelişmesine harcamamız gerekiyor. Biz geçmişimizden, tarihimizden gurur duyuyoruz ama geleceğe bakıyoruz. Enerjimizi Bilecik'in geleneksel değerlerini evrensel noktaya nasıl taşıyabiliriz, buna yoğunlaştırmalıyız."

Tüzün, Bilecik'in tarihi ve kültürü nedeniyle güzel unvanları hak ettiğini dile getirerek, "Ama bunu tartışmaya açmak, yurdumuzun çok sayıda ilinde başka tehlikeli gelişmelerin de yolunu açar, başka başka amaçlarla isim değişiklikleri gündeme gelir." ifadelerini kullandı.

- "1926 yılına kadar Ertuğrul ve Bilecik isimleri bir arada kullanılmış"

AK Parti Bilecik Milletvekili Halil Eldemir ise yazılı açıklamasında, Osmanlı'nın son döneminde, devletin idari yapısının, 1864 yılında yayınlanan Vilayet Nizamnamesi ile yeniden şekillendirildiğini belirterek, vilayetin, liva (sancak), kaza, köy idari yapıda yeni isimlendirmeler olduğunu ifade etti.

Bilecik'in, Söğüt, Yenişehir, İznik, İnegöl, merkezi Bursa olan Hüdavendigar vilayetinin kazaları olarak idare edilirken, 30 Ağustos 1885 tarihinde II. Abdülhamid döneminde, Bilecik Merkezli Ertuğrul Sancağının kurulduğunu, Söğüt, İnegöl ve Yenişehir'in Ertuğrul Sancağına bağlandığını bildirdi. Eldemir, şunları kaydetti:

''23 Nisan 1920 yılında kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görev yapan iki milletvekili Ertuğrul mebusları olarak isimlendirilmiş ve görev yapmışlardır. 29 Ağustos 1926 yılına kadar Ertuğrul ve Bilecik isimleri bir arada kullanılmaya devam etmiştir. İki isim çeşitli karışıklıklara sebebiyet vermesinin önüne geçme maksadı ile Bilecik ismi kullanılmaya karar verilmiştir. Anlaşılacağı üzere Bilecik bir merkezin ismi iken Ertuğrul daha geniş bir alanı kapsayan bir isimdir. Zaman zaman hemşehrilerimiz, Ertuğrul ismi üzerinden fikirlerini beyan etmişlerdir. Sayın valimiz de bu konuda fikrini beyan etmiştir. Konunun gündeme geldiği yer bir sempozyumdur. 'Uluslararası Marka Değerleriyle Bilecik' konulu sempozyumda, Bilecik'in bir marka değeri olan 'Ertuğrul' isminin konuşulması doğaldır. Önümüzdeki zamanlarda bir gün mutlaka gündeme gelecek olan ''Bütün Şehir'' kapsamında, hem Bilecik hem de Ertuğrul isimleri şehrimizin bir değeri olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da gündemde olacaktır. Sonuç olarak Bilecik de bizimdir Ertuğrul da bizimdir.''