Sezon sonu kampanyalarında "çift yüzdeli indirim"lere dikkat

Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, piyasaların hareketlenmesi için konut, elektronik ve beyaz eşya, mobilya gibi sektörlere getirilen vergi indirimlerinden sonra ilkbahar sezonuna geçiş sürecinin yaşandığı bugünlerde mağazacılık sektörünün de müşteri çekmek için yeni taktikler ürettiğini söyledi.

Özellikle mevsim geçiş dönemlerinde perakende satış yapan ayakkabı, giysi mağazalarının eski sezon stoklarını eritmek için pazarlama faaliyetini artırdığını dile getiren Ağaoğlu, "Tüketicilerin ürünlerin fiyatını önce yükseltip sonra indirmiş gibi yapan firmaları bilmesi gerekiyor. Birçoğu da biliyor." dedi.

- "Daha fazla indirim yapılıyormuş algısı"

Ağaoğlu, fiyatların tüketiciler tarafından takip edilmesi sonucu indirim dönemlerinde beklediğini bulamayan satıcıların yeni taktikler geliştirmeye başladıklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Firmalar veya markalar, mağazaların vitrin camlarına, ilan ve tabelalarına iki kez yüzdelik indirim oranı belirterek gerçeğinden daha fazla indirim yapılıyormuş algısı yaratmaya çalışıyorlar. Bir giyim firması, cekette 'yüzde 50 + yüzde 20 indirim' yazarak sanki yüzde 70 indirim yapıyormuş gibi görünüyor. Aslında bu indirim, yüzde 60'a denk geliyor ama birçok tüketici bunu fark etmiyor. 100 liralık bir üründe 70 lira indirim yapıyor sanıyorsunuz ama ödemeye gelince 60 lira indirim ortaya çıkıyor çünkü ikinci indirimi genellikle ilk yapılan indirimden sonra oluşan düşük fiyat üzerinden uyguluyorlar. Tüketiciler bu tür aldatmacalara karşı dikkatli olmalılar."

Etiket aldatmacası konusunda da uyaran Ağaoğlu, "Fiyatı 50 lira olduğu halde 49 lira 99 kuruş gibi sonu 9'lu rakamla biten etiketli ürünler de tüketicileri aldatmaya yöneliktir." iddiasında bulundu.

Ağaoğlu, tüketicileri bu tür kampanyalara karşı uyanık olmaya çağırdı.

- "3 al 2 öde de tuzak olabilir"

Ağaoğlu, alışveriş merkezlerinde özellikle "3 al, 2 öde" şeklinde indirim ve taksit kampanyalarının da "tuzak" olabileceğini savunarak, şunları kaydetti:

"Bunda da tüketiciler ihtiyacı dışında alışveriş yapıyor. Tüketiciler, borçlarını artırıyor ve lüzumsuz eşyayla evlerini dolduruyorlar. Bankalar, kredi kartı komisyon gelirlerini yükseltiyor, satıcılar da stoklarını eritiyorlar. Tüketiciler, ihtiyaç fazlası ürünleri satın almaktan uzak durmalı, ihtiyaçlarını satın almadan önce mutlaka gerçekten gerekli olup olmadığını düşünmeli ve piyasada mukayeseli araştırma yapmalılar. Kredi kartlarına güvenip hesapsızca harcama yapmak, hele ki kredi kartının, yani plastik paranın cazibesine kanıp 'nasılsa taksitle bunu öderim' diye düşünmek tüketicilerin geleceklerini ipotek altına almaktan başka bir şey değildir."

Ağaoğlu, bazı mağazaların "sezon sonu indirimi" diye 100 liralık ürünü önce 250 liraya yükselttiğine, daha sonra yüzde 50 indirim yaparak hedeflediği fiyat üzerinden satış yaptığına işaret ederek, "250 lira yapılan 100 liralık ürün yüzde 50 indirimle 125 liraya düşüyor. Burada da 'yüzde 20 indirim var' diyor, 125 liranın yüzde 20'sini indiğin zaman gerçek fiyatı olan 100 liraya alıyorsunuz." dedi.