Erdoğan, İsrail'in özrünün detaylarını anlattı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Eskişehir Konya yüksek hızlı tren hattı açılışında İsrail'in özür dilemesine ilişkin telefon görüşmelerinin ayrıntılarını anlattı. Türkiye'nin İsrail'den 4 beklentisiyle ilgili konuştuklarını söyledi ve takipçisi olacağını ekledi.
ABONE OLİsrail'in özür dilemesi
Başbakan Erdoğan, dün İsrail'i ziyaret eden ABD Başkanı Barack Hüseyin Obama ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini anımsatarak, Obama'nın kendisini İsrail'den aradığını, telefon hattında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun da olduğunu anlattı.
Obama'nın telefon görüşmesinde selamlamanın ardından sözü Netanyahu'ya verdiğini belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bildiğiniz gibi 22 Mayıs 2010'da Akdeniz'de uluslararası sularda saldırıya uğrayan ve 9 kardeşimizi şehit verdiğimiz olayla ilgili bizim İsrail'den 3 başlıkta taleplerimiz vardı. Birincisi kesin özür dilenmesini istiyorduk, 'üzüntü değil, özür' diyorduk. Tabii bu arada çok şeyler oldu, gidildi, gelindi, konuşuldu vesaire. Ama dedik ki: Özür. İkincisi şehitlerimizin ailelerine tazminat ödenmesini istiyorduk.
Üçüncüsü de Filistin'e uygulanan ablukanın kaldırılmasını talep ediyorduk. Dünkü telefon görüşmemizde Başbakan Netanyahu Mavi Marmara olayından dolayı özür dilediklerini iletti. Ben de şehitlerimiz adına, halkım adına bu özrü kabul ettiğimizi ifade ettim.
İkinci olarak Başbakan Netanyahu, şehitlerimizin yakınlarına tazminat ödenmesi konusunda hükümetine talimat verdiğini ifade etti. Ben de kendi hükümetimize bu konunun takip edilmesi için talimat verdiğimi ifade ettim.
Üçüncü olarak Filistin'e ablukanın kaldırılacağı, sadece Gazze değil tüm Filistin topraklarına yönelik tüketim mallarının girişi yönündeki kısıtlamaların kaldırılacağı sözünü de Başbakan Netanyahu bu görüşmemizde ifade etti. Ayrıca Filistin topraklarındaki insani durumun ilerletilmesi için Türkiye ile iş birliği yapılması konusunda da İsrail'den söz aldık.''
''Verilen sözlerin takipçisi olacağız''
Başbakan Erdoğan, atılan bu adımların Mavi Marmara Gemisi'nde katledilen 9 şehidi, Filistin halkının kayıplarını geri getirmeyeceğini ifade ederek, ''Gerek şehitlerimizin hatırasına ve ailelerinin haklarına sahip çıkmak gerek Filistin'in hakkını savunmak noktasında, biz üzerimize düşeni yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. İsrail tarafından verilen bu sözlerin takipçisi olacağız. Bölgede barışın tesis edilmesi için bir normalleşme sürecinin adımlarının atılabileceğinin bu gerekçelere dayandığını, bu şekilde ifade etmiş olduk'' diye konuştu.
Mavi Marmara Gemisi'nde şehit olanları bir kez daha rahmetle yad ettiğini belirten Erdoğan, ''Bu güzel gelişme vesilesiyle Filistin halkına, özellikle de Gazzeli kardeşlerimize selamlarımı iletiyorum, inşallah en kısa zamanda Gazze'deki, Batı Şeria'daki kardeşlerimizle de kucaklaşma fırsatını bulacağımızı duyurmak istiyorum'' dedi.
Başbakan Erdoğan: ''Cemreleri gördük. İnşallah bu cemreler, çözüm sürecinin de cemreleri olsun
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Cemreleri gördük. İnşallah bu cemreler, çözüm sürecinin de cemreleri olsun. Analar ağlamasın, anaların o gözlerindeki umut ışıkları dinmesin. Bu umudun köreltilmesine, çiçeklerin filizlerin koparılmasına, baharın kışa çevrilmesine müsaade etmeyelim. Kıştan başka mevsim tanımayanlara, karanlığı bir yaşam tarzı olarak seçenlere, ışıktan korkanlara ne olur fırsat vermeyelim'' dedi.
Erdoğan, Eskişehir Garı'nda Eskişehir-Konya Yüksek Hızlı Treni'nin hizmete alım törenininde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ve bölgenin artık yeni bir sürece girdiğini belirterek, ''Türkiye'yi şaha kaldıracak, Türkiye'yi daha da büyütecek, Türkiye'yi uçuracak bir dönemin kapılarını aralıyoruz. Tarihte olduğu gibi gelecekte de Türkiye'yi söz sahibi, inisiyatif sahibi, güç sahibi bir ülke konumuna yükseltecek yeni bir başlangıç yapıyoruz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Biz ilhamımızı, ilkemizi, yolumuzu aydınlatan ışığımızı buradan, Eskişehir'den Mihalıççık ilçesinin Sarı köyünde medfun Yunus Emre'den alıyoruz. Eskişehir'den Yunus Emre'den devraldığımız mirasla yürüyor Türkiye'yi o mirasla büyütüyoruz. Ne diyor Yunus, 'Yaradılanı severim, yaradandan ötürü' diyor. Bu dizeler, bizim rehberimiz oldu. Bu dizeler bizim yol haritamız oldu. Hakkari'de bu dizeleri okuduk, Edirne'de de... Diyarbakır'da da Yunus'un diliyle konuştuk.
Her yerde Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Abaza, Roman, Boşnak, Arnavut asla bir ayrım yapmadık, hepsini kucakladık. İstanbul'da da Katar'da da 'Yunus' dedik. Brezilya'da da 'Yunus' dedik, 'Mevlana' dedik. Çağrımız her zaman kardeşliğe oldu. Çağrımız her zaman dostluğa, dayanışmaya oldu. Sesimizin ulaştığı her yere Yunus'un diliyle çağrımızı ilettik. İşte şimdi Eskişehir'deyiz. Bir kez daha Eskişehirli kardeşlerimizleyiz. İnşallah Yunus'un bu çağrısını bugün bir kez de Eskişehir'den, Türk dünyasının başkentinden dünyaya iletmek istiyoruz.''
Bu cemreler, çözüm sercinin de cemreleri olsun
Erdoğan, Yunus Emre'nin bu çağrısını Türkiye'ye dünyaya ulaştırmada Eskişehirlileri yanlarında olmaya çağırarak, ''Kardeşliği yüceltme yolunda, birliğimizi, dirliğimizi, beraberliğimizi güçlendirme yolunda bizim arkamızda olun. Şu çözüm sürecine terörün bitip, kanın durması, göz yaşının dinmesi sürecine Eskişehir'den büyük destek bekliyorum. Eskişehir yanımızda olursa Allah'ın izniyle biz bu işi çözeriz. Siz yanımızda olursanız, millet yanımızda olursa biz bu meseleyi aşarız'' ifadelerini kullandı.
Yola çıkarken 'tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet' dediklerinin ve yine bunu söylediklerinin altını çizen Erdoğan, ilkbaharın bu ilk günlerinde Türkiye'nin 81 vilayetinde umutların yeşerdiğini, güneşin toprağı ısıtırken yürekleri de ısıttığını söyledi.
Erdoğan, ''Evet cemreleri gördük. İnşallah bu cemreler, çözüm sürecinin de cemreleri olsun. Analar ağlamasın, anaların o gözlerindeki umut ışıkları dinmesin. Bu umudun köreltilmesine, çiçeklerin filizlerin koparılmasına, baharın kışa çevrilmesine müsaade etmeyelim. Kıştan başka mevsim tanımayanlara, karanlığı bir yaşam tarzı olarak seçenlere, ışıktan korkanlara ne olur fırsat vermeyelim. Bu terör meselesini inşallah çözecek, büyük bir ülke olarak, büyük bir millet olarak geleceğe gururla onurla şerefle yürüyeceğiz'' diye konuştu.
-
zarina amirova 11 yıl önce Şikayet Et!!!. Tüm dünyanın geleceğini karartmayı amaçlayan bu tehlikeye karşı, Türk Milleti olarak yapmamız gereken, gençlerimizin Darwinist öğretilerle yetişmelerini ve komünizmin telkinlerine açık hale gelmelerini engellemektir. Böylelikle din, ahlak, aile, devlet müesseselerinin bekası garanti altına alınmış olacaktır.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Fehmi DOĞAN 11 yıl önce Şikayet EtİSTAİL ÜZÜR DİLEDİ. ya muhalefet? ÜZÜR DİLEYECEKMİ?. Haksızlığı kabul eden üzür diler. Üzür dilemek erdemliktir. Bakalım Anamuhalefet ve yavru muhalefet bu erdemliği göstereceklermi?Beğen Toplam 2 beğeni
-
son osmanlı 11 yıl önce Şikayet Etbu işi kim çözer. bu özür olayı hiç hayra alamet değil bu işi çözse çözse polat alemdar çözer.Beğen Toplam 2 beğeni
-
Zahit Kaya 11 yıl önce Şikayet EtSeçkin ırk. Muharref Tevratta şöyle denir'' Tüm milletler önünde diz çökecek,sana itiraz eden dilleri susturacaksın'' sözleri siyonizmin ruh halini özetler..Bugüne kadar özür dilememeleri yukarıda ki siyonist düşüncenin eseri..Bugün kü özür, siyonizmin çöküşü için sonun başlangıcı olur İnşallah..Beğen Toplam 6 beğeni
-
yakup han 11 yıl önce Şikayet Etnerede özür ben bir şey duymadım. özür özür diyolar ama ses var görüntü yok özür dedigin bir ülkenin dış işleri bakanı veya başbakanı çıkar kameralar önünde türk vatandaşlarının başına gelenlerden dolayı türkiye ve türk halkından özür dileriz der özür buna denir. telefonla öyle özür mü olur kardeşm.......Beğen Toplam 6 beğeni