Davutoğlu'ndan Mısır için peş peşe görüşme
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliam konusunda Güney Afrika Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı, Katar Dışişleri Bakanı ve Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile Gebele'den telefonla görüştü.
ABONE OLDiplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre Davutoğlu ile Güney Afrika Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı arasındaki görüşmede, Mısır'daki kanlı müdahele ve sonrasındaki gelişmelere ilişkin iki ülkenin de ortak görüş ve endişelere sahip olduğu teyid edildi.
İki bakanın, Mısır'daki olağanüstü hal uygulamasının kaldırılması ve seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi başta olmak üzere tüm siyasi tutukluların derhal serbest bırakılarak kapsayıcı bir siyasi diyalog ve uzlaşı sürecinin başlatılması gereği üzerinde durarak, uluslararası toplumun bu yönde ortak bir tutum almasını teminen temaslarda bulunma ve eşgüdümü sürdürme hususunda mutabık kaldıkları belirtildi.
Davutoğlu'nun Katarlı mevkidaşı ile yaptığı görüşmede, iki bakanın dünkü görüşmelerinden bu yana gerçekleştirdikleri temaslar hakkında bilgi alış verişinde bulunduğu ve karşılıklı durum değerlendirmesi yaptığı kaydedildi.
Bakan Davutoğlu'nun AB Yüksek Temsilcisi Ashton ile yaptığı görüşmede ise Mısır'daki müdahele ve sivillere yönelik şiddet sonucu çok sayıda can kaybının yaşanmasının kınandığı ifade edildi.
Görüşmede, bu çerçevede güç kullanımının durdurulması, olağanüstü hal uygulamasının bir an evvel kaldırılarak tüm tarafları kapsayan bir diyalog sürecinin başlatılması ve Mısır'da demokrasiye dönüş için gerekli adımların süratle atılması için yapılabileceklerin ele alındığı öğrenildi.
Uluslararası toplumun ortak ve net bir tutum içinde hareket etmesinin öneminin vurgulandığı görüşmede, konuya ilişkin önümüzdeki günlerde de yakın temas içinde olma hususunda mutabık kalındığı vurgulandı.
-
fahrettin aslan 11 yıl önce Şikayet EtÖldüren yahudi hiristiyan ölen ise muslumanlar olunca.. Öldüren yahudi hiristiyan ölen ise muslumanlar olunca. bu duruma çare aramak için hiristiyan ve yahudinin kapısını çalmak ne kadar mantıklı olur .siz karar verin.süriye ve mısırda muslumanlar katledilirken avrupa bıyık altı kıs kıs gülüyor ve sevinirken biz gidiyoruz onlarla bu duruma çareler arıyoruz.türkler olarak muslumanların katledilmesini en çok dert edinen ülke ve halk biziz.diğer musluman ülkelerin umrunda bile deyil.suudi arabıstan bile yahudılerın görüşünü destekliyorsa iran beşer eseda destek veriyorsa turkiye tek başına ne etsin.bizim ALLAH tan başka dostumuz yok ALLAH yardımcımız olsun güç kuvvet versinki hepsini dize getirelim.Beğen Toplam 1 beğeni
-
nurettin gül 11 yıl önce Şikayet EtMüslümanların hayat-ı içtimaiye-i İslâmiyedeki saadetlerinin anahtarı, meşveret-i şer’iyedir.. Evet, nasıl ki, nev-i beşerdeki telâhuk-u efkâr unvanı altında asırlar ve zamanların tarih vasıtasıyla birbiriyle meşvereti, bütün beşeriyetin terakkiyatı ve fünunun esası olduğu gibi, en büyük kıt’a olan Asya’nın en geri kalmasının bir sebebi, o şûrâ-yı hakikiyeyi yapmamasıdır.Asya kıt’asının ve istikbalinin keşşafı ve miftahı şûrâdır. Yani, nasıl fertler birbiriyle meşveret eder; taifeler, kıt’alar dahi o şûrâyı yapmaları lâzımdır ki, üç yüz, belki dört yüz milyon İslâmın ayaklarına konulmuş çeşit çeşit istibdatların kayıtlarını, zincirlerini açacak, dağıtacak, meşveret-i şer’iye ile şehamet ve şefkat-i imaniyeden tevellüd eden hürriyet-i şer’iyedir ki, o hürriyet-i şer’iye, âdâb‑ı şer’iye ile süslenip garp medeniyet-i sefihanesindeki seyyiatı atmaktır.Beğen Toplam 1 beğeni