Türkiye'nin resti sonrası bıçak gibi kesildi! Ellerine tutuşturuldu

Türkiye, NATO zirvesine Baltık-YPG restiyle gitti. Baltık vetosunu kaldırdı peki bunun karşılığında ne aldı, Londra'dan eli boş mu dönüldü, yoksa bir kazanım oldu mu? Haber7 yazarı Taha Dağlı "Türkiye NATO zirvesinden eli boş mu döndü?" adlı köşe yazısında bu konuyu ele aldı ve Türkiye'den zirveden nasıl kârlı çıktığı yazdı.

ABONE OL
GİRİŞ 09.12.2019 14:58 GÜNCELLEME 09.12.2019 17:39 DÜNYA
Türkiye'nin resti sonrası bıçak gibi kesildi! Ellerine tutuşturuldu
Türkiye'nin resti sonrası bıçak gibi kesildi! Ellerine tutuşturuldu

İşte Taha Dağlı'nın o yazısı;

 

Türkiye, NATO zirvesine Baltık-YPG restiyle gitti. Baltık vetosunu kaldırdı peki bunun karşılığında ne aldı, Londra’dan eli boş mu dönüldü, yoksa bir kazanım oldu mu?

Hikayeyi şöyle özetleyelim.

 

NATO, Baltık projesiyle Rusya’dan gelecek olası saldırılara caydırıcı tedbir alacaktı.

Türkiye bunu veto etti.

Şart olarak da PKK’nın Suriye’deki uzantıları olan PYD ile YPG’yi terör örgütü ilan edin dedi.

Bu restle Londra’daki NATO zirvesine gidildi.

Sonuç bildirisinde “terörle mücadele” vurgusu yapıldı.

Ama NATO, PYD ya da YPG’nin terör örgütü olduğuna dair bir beyanda bulunmadı.

Buna karşın Türkiye Baltık projesi üzerindeki vetoyu kaldırdı.

Meseleye buradan bakıp da “Türkiye Londra’dan eli boş döndü” diyenler oldu elbette.

Fakat Londra’daki manzara hiç de öyle değildi.

Evet Türkiye Baltık’taki vetoyu kaldırdı.

Ama bu 6 aylık bir süreç.

Karar tekrar gözden geçirilebilir.

Bir de şu var.

Evet Türkiye, Baltık vetosunu kaldırdı.

Ama bu projenin gerçekleşmemesi Türkiye için öncelikli bir amaç değil hatta hiçbir boyutuyla bir “amaç” bile değil.

Türkiye bu resti PKK ve uzantıları için çekti.

“Ben NATO üyesi olarak yükümlülüklerimin tamamını yerine getiriyorum ama NATO üyesi olarak benim terörle mücadeleme ittifak hiçbir destekte bulunmuyor” dedi.

NATO bu restle çalkalandı.

Gündem değişti.

Zirve öncesi ABD ile AB arasındaki ciddi görüş ayrılıkları konuşuluyordu.

Amerika ile Fransa arasındaki NATO krizi konuşuluyordu.

Bir de Türkiye’nin Barış Pınarı harekatı vardı.

NATO üyeleri arasında Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki varlığından ciddi rahatsızlık duyan kesimler bulunuyordu.

Türkiye’ye “Suriye’den çekil” çağrıları gündemdeydi.

Avrupalıların PKK’nın sahte verileriyle oluşturduğu “Türkiye Suriye’nin kuzeyinde Kürtleri katletti” raporları elden ele dolaşıyordu.

Tel Abyad ve Rasulayn’daki Türk askerlerine tepkiler vardı.

Türkiye Baltık’la çıtayı yükseltti, meseleyi en tepeye çekti, bu rest tüm NATO gündeminin üzerine çıktı.

NATO liderleri Başkan Erdoğan’ı ikna yarışına girdi.

Bu arada Türkiye NATO’ya tezlerini destekleyen resmi verilerle gitmişti.

Cumhurbaşkanlığı iletişim başkanlığının hazırladığı dört dilde yayınlanan ve Türkiye’nin NATO için yaptığı hamlelerle, NATO’nun Türkiye için elini taşın altına koymadığı ne varsa, hepsi madde madde sıralandı.

90 sayfalık kitaplar, İngiltere Başbakanı, Almanya Şansölyesi ve Fransa Cumhurbaşkanının eline tutuşturuldu.

Hepsi sus pus olmuştu.

“Suriye” demeye kalkan, “Doğu Akdeniz” diye hayıflanan kim varsa, o laflar hepsinin ağızlarına tıkanmış oldu.

Türkiye açık bir mesaj verdi, “hem Suriye’deyim hem de Doğu Akdeniz’deyim, tüm hamlelerim de uluslararası hukuka uygun, karşı çıkan varsa konuşsun” dedi.

Açıkçası kimsenin konuşacak, itiraz edecek, Türkiye’yi engelleyebilecek hali mecali yoktu.

Tüm öncelikler Baltık vetosunun kaldırılması için Erdoğan’ın ikna edilmesine yoğunlaşmıştı.

9 Ekim’i hatırlamakta da fayda var.

Türkiye Barış Pınarı harekâtına başladığında ABD ile Avrupa ateş püskürüyordu.

Ağzı olan konuşmuş, arkadan demediklerini bırakmamışlardı.

Yoğun bir baskı havası oluşturuyorlardı.

Londra’daki NATO zirvesine bu baskı atmosferiyle gidip, Başkan Erdoğan’ı köşeye sıkıştırmayı planlıyorlardı.

Ama olmadı.

Türkiye, ihaleyi Baltık’tan açınca, hiç ummadıkları bir gündemle baş başa kaldılar.

Neticede Türkiye Baltık’taki vetoyu kaldırdı.

NATO Türkiye’yi ikna ederek “önemli” bir diplomatik başarıya imza attı.

Bu sayede projenin ilerlemesinin önü açılmış oldu.

Buna karşın Türkiye’nin terörle mücadelesine ucu açık bir “destek” sözü verildi.

O destek gelir mi gelmez mi bilinmez.

Ama zaten bu Türkiye’nin çok da umurunda değil.

Türkiye başından bu yana kendi işini kendi hallediyor.

Burada NATO’ya düşen tek bir görev var, gölge etmesin, destek bir kenara köstek olmasın yeter.

KAYNAK : Haber7
YORUMLAR 20 TÜMÜ
  • Yasar 4 yıl önce Şikayet Et
    Şimdilik NATO üyelerinin bize fazla ayakbagı olmamaları için bizim NATO üyelimizden gelen kartı elimizde bulundurmamız lazım. Her attıgımız adımda üyelerden biri oldugumuz halde bize ellerinden gelen zorlugu çıkarıyorlar. Birde Nato üyeliginden çıktıgımızı düsünün. Ozaman hak, hukuk, kural, demokrasi adına ne derseniz deyin hiç birini tanımadan kendi çıkarları için hepsi birden her yonüyle üstümüze gelecekler. Buna bir nevi engel olabilmek icin üyeligimizin devami şu an için şart. Kendi gücümüzü kücümsemek için degil ama, üyelikten çıkacak güce (ister kabullenelim ister kabullenmeyelim) ulaşmadık henuz. Insallah bir gün gelecek o gücede ulaşacagız.
    Cevapla
  • Yusuf 4 yıl önce Şikayet Et
    1952 / Türkiye NATO Üyesi ve Üyeliğinden bugüne NATO ya olan Katkılarını Türkiye NATO' nun En en önemli Müttefiki Mali, Jeopolitik, Askeri katkı ve başarılı mücadeleleri için... "TEŞEKKÜRLER TÜRKİYE" ile Kutlanıyor DA! Türkiye NATO için FAYDANIZ YOK bari Gölge etmeyin başka İhsan istemez diyor!? PKK Türkiye de 4 milyon İnsan katletmiş ekonomik zararlar vermiş NATO bunu " BAZI ÜLKELER İÇİN FAYDALI" terörist görmüyor! Türkiye'nin TÜM uyarılarına rağmen serbest bırakılan Deaş teröristler Fransa Charlie Hebdo Terör olayını yaptı! Yani AB Ülkeleri nazarın da demek ki DEAŞ Nato' nun terör listesine girmesi için yapılmış
    Cevapla
  • Tfx2 4 yıl önce Şikayet Et
    Mesele nasil bir kazanim. Geri kabul anlasmasi gibi bir kazanimsa istemez...
    Cevapla
  • tunctunc 4 yıl önce Şikayet Et
    Yillardir asla asla asla iyi niyetli olmayan Nato´ya neden bu kadar bagimliyiz.? Bir sava$ tehlikesinde Nato müslpmanari kurtarmak amacli asla bir atilim yapmaz.Nato konusunda kendimzi kandiriyoruz..Belkide cikmak icin zamanini bekliyoruz.Bence biz Natoya ayak bagi olmayalim Nato ba$ka bir$ey istemez.Birde gelecekte olabilecek veya yapcagimiz herhangi hukuki hakli olaylarda Nato yine lak lak yapacak.Nato´nun Türkiyede gözü var.
    Cevapla
  • Zafer 4 yıl önce Şikayet Et
    Nato içimizdeki gıladyo. Çıksak nükleer güç bile oluruz.
    Cevapla
  • Taner GEZİCİ 4 yıl önce Şikayet Et
    Bu haber habağımlılıktan ziyade içinde olmadığın NATO üyesi Türkiye düşmanı ülkeler Yunanistan Fransa vs. Direk cephe alırlar. bize gelmeyen destek bize karşı onlara gelir. Kıbrı srum kesimi Türkiyenin vetosu ile NATO ya giremiyor. Faydası yok belki ama gölgeside yok. Ayrıca Rusyaya karşı koz.
    Cevapla
  • pusula 4 yıl önce Şikayet Et
    evet yaptım ama bir sorun neden yaptım yazısı. yazar burada çok film izlediğini anlatmak istemiş.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR