Dünyaca ünlü profesörden deprem açıklaması: Kötü bir tesadüf! Çok sıra dışı bir durum
Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesinde Yer Bilimi ve Mühendisliği Profesörü Paul Martin Mai, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki depremin küresel ölçekte "çok sıra dışı bir durum" olduğunu söyledi.
ABONE OLMai, 6 Şubat’ta meydana gelen, merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan depremler hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
İkinci depremin ilk depremin artçısı değil, 7,6 büyüklüğünde başka bir deprem olduğunu vurgulayan Mai, ilk depremden saatler sonra aynı bölgede tekrar büyük bir deprem yaşanmasının bilimsel olarak "çok sıra dışı bir durum olduğunu", bu depremlerin "ikili" olarak adlandırıldığını ifade etti.
KÖTÜ BİR TESADÜF
Mai, depremin fay hattını faaliyete geçirdiğini ve jeolojik yapıyı aktif hale getirdiğini ve bunun kötü bir tesadüf olduğunu belirtti.
"İkinci deprem ilk depreme 100 kilometre uzaklıkta meydana geldi. Bu yüzden, bunu artçı olarak değil, ikinci bir deprem olduğunu söylüyoruz. Bu depremler de ayrıca kendi artçılarını oluşturacak." değerlendirmesini yapan Mai, bölgenin yüzlerce artçı depremle sarsıldığını aktardı.
Artçı depremlerin, arama kurtarma ekipleri, sağlık ekipleri, emniyet yetkileri ve vatandaşlar için çok tehlikeli olduğuna dikkati çeken Mai, "Şu anda etkilenen bölge artçılarla mücadeleyi etmeyi sürdürecek." dedi.
DEPREMİN VARLIĞINI KABUL ETMEK LAZIM
Japon deprem uzmanı Moriwaki Yoşinori, yaklaşık 32 yıldır Türkiye'de yaşadığını belirterek, Kahramanmaraş depreminin, 1939'da Erzincan depreminden sonra yaşanan en şiddetli deprem olduğunu söyledi.
Türkiye'de üç sene öncesine kadar çok fazla hareket etmeyen levhaların kırılmaya başladığını ifade eden Moriwaki, "Bu, üç sene önce Silivri'den başladı, Elazığ, Bingöl, Muğla, Manisa, İzmir'de üç senede çok sayıda deprem yaşandı. Türkiye'de 6 levha var, bu levhaların hareketleri her yerde başladı." dedi.
Japonya'da yaşanan büyük depremlerin ardından alınan önlemlere değinen Moriwaki, "Depremi daha ciddiye alıp hazır olmak lazım. Türkiye ve Japonya için depremin varlığını kabul etmek lazım." diye konuştu.
MARMARA DEPREMİ UYARISI
Özellikle Marmara Bölgesi'nde muhtemel bir deprem için önlem alınması gerektiğine vurgu yapan Moriwaki, "Kentsel dönüşüm yapmak lazım ama kentsel dönüşüm yaparken çok zaman kaybedilecek. O zaman güçlendirme sistemi var, binaların güçlendirilmesi lazım." dedi.
500 YILLIK SİSMİK SESSİZLİĞİ BOZULDU
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Murat Utkucu, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin açıklamada bulundu.
SAÜ Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Utkucu, merkez üssü Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan, 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlere ilişkin rapor hazırladı.
Raporda, Doğu Anadolu Fay Zonu'nda (DAFZ) depremlerin olduğu kesimin en son 1114 ve 1513'teki depremlerde kırıldığı, en az 500 yıldır deprem sessizliği bulunmasının yer bilimi çalışmalarında "sismik boşluk" olarak nitelendirildiği belirtildi.
Yapılan modellemelerde, "2023 Gaziantep depremi kaynaklı kosismik gerilme değişimlerinin 2023 Elbistan depremi kırılmasını tetiklediğinin" görüldüğü anlatılan raporda, Kuzey Anadolu Fay Zonu (KAFZ) ile DAFZ arasında etkileşim bulunduğu kaydedildi.
İKİNCİ ELBİSTAN DEPREMİ GAZİANTEP DEPREMİYLE TETİKLENDİ
Raporda, bölgedeki fay segmentlerinin en son ve kısmen 1114 ve 1513 yıllarındaki depremlerle kırıldığına işaret edilerek, şu değerlendirmeler yapıldı:
"Bu durum söz konusu fay segmentlerinin en az 500 yıldır kırılmadığını ve sismik boşluk oluşturduğunu göstermektedir. Maraş Sismik Boşluğu'nun hem DAFZ hem de KAFZ boyunca meydana gelen depremlerin neden olduğu gerilme yükleri altında olduğunu göstermektedir ve şimdiki depremlerin geri plan depremlerle etkileşimi için makul bir zemin sunmaktadır. Elbistan depreminin (ikinci ana şok) Gaziantep depremiyle tetiklendiğini açıkça göstermektedir."
BAZI YERLERDE TETİKLEME YAPAR
Rapora ilişkin değerlendirme yapab Utkucu, modellemeler yoluyla ilk depremin oluşturduğu gerilme yükünün ikinci depremi tetiklediğini söyledi.
Utkucu, geçmişteki sarsıntıların bu iki deprem üzerindeki etkisini de araştırdıklarını, ilk depremin olduğu yerde 1513, ikinci depremin meydana geldiği mevkide ise 1544'te deprem gerçekleştiğini belirterek, "Geçmişteki depremler orada gerilme yükü oluşturmuş. Yaklaşık 500 yıldır burada sessizlik vardı. Bu yer bilimlerince de biliniyordu. Maraş Sismik Boşluğu olarak literatüre girmiş bir yer." dedi.
Doğu Anadolu Fay Hattı'nda 19. yüzyılda gerçekleşen deprem serisinde bir tek "Maraş boşluğu"nun kaldığı ve bunun da son depremlerde kırıldığı yorumunu yapan Utkucu, depremlerle ilgili geniş çaplı araştırmayı gelecek günlerde yapacaklarını dile getirdi.
Murat Utkucu, deprem büyüdükçe kırdığı fayın da büyüdüğüne, buna bağlı olarak fay kırılma süresinin de arttığına işaret etti.
Utkucu, 1999'da merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan afette fay kırılmasının 32 saniye, aynı yıl 12 Kasım'da Düzce'de meydana gelen kırılmanın 12 saniye sürdüğüne, Kahramanmaraş merkezli depremdeki sürenin Gölcük'ün iki katı uzunluk gösterdiğine dikkati çekti.
Bu depremin, olası Marmara depremini tetiklemeyeceğini savunan Utkucu, "Bir fay hattı sadece tetikleme yapmaz. Bazı yerlerde tetikleme yapar, bazı yerlerde tetiklemekten uzaklaştırır. Hep kötü yönü düşünmeyelim. 100 kilometrelik bir fay 200 kilometre ileriyi tetikleyebilir, tetikliyorsa. Tetiklemekten de uzaklaştırabilir, rahatlatabilir. Bu faya 200 kilometre dersek, 300-400 kilometrede etki oluşturabilir. Bir tetikleme olması imkansız" değerlendirmesinde bulundu.
"Daha fazla deprem bilimci yetişmesi gerekiyor"
Utkucu, Türkiye'de bilinen üç sismik boşluğun, Kahramanmaraş, Erzincan'ın doğusundaki Yedisu ve Doğu Marmara olduğundan bahsederek, bazı fayların 10 bin, 5 bin, 3 bin senede bir kırılabildiğini söyledi.
Kahramanmaraş'taki depremin 200 kilometrelik fayı kırdığını öngördüklerini ve bunu kesinleştirmek için modelleme ya da arazi gözlemleri yapılması gerektiğini belirten Utkucu, deprem faylarına odaklanmış çalışmalara ihtiyacın bulunduğunu ve bunun yapılabilmesi için daha fazla deprem bilimcinin yetişmesi gerektiğinin altını çizdi.
-
Vatansever 1 yıl önce Şikayet EtDepremden bir kaç gün önce 9/10 ülkenin konsolosluklarıni kapatıp kendi vatandaşlarına Türkiye 'ye seyahat uyarısı yapması ve ardından bir ülkenin savaş gemisinin ülkemize gelmesi... Sonra deprem olması. Çok düşündürücü... 15 Temmuz gibi bir çok darbeleri canım ülkeme yaşatanlardan ben her şeyi beklerim. Her neyse kardeşlerim bizler şuan birlik içinde olup depremzede kardeşlerimize maddi manevi yardım etmeliyiz. DEVLETİMİZİN ve REİSİMİZİN yanında olmalıyız. Rabbimizin izniyle inşaallah bu kötü günleri de atlatacağız. YETER Ki BİZ BiRLiK iÇİNDE OLALIM! YAŞASIN TÜRK MILLETI YAŞASIN TÜRKiYE CUMHURİYETİ...Beğen
-
Kamil 1 yıl önce Şikayet EtBeton , doğal jeolojik koşullarımıza göre bina inşası için yeterli bir inşaat malzemesi değildir . Beton'u 4 kat'a kadar olan binalarda , altyapı , kanal , tünel ve yol inşasında kullanmalıyız . 5 kat ve yukarısı bina inşa edeceksek , salınım enerjisini üzerinden atacak esnek yapı malzemesi ve hareketli mekanizmalar kullanmalıyız . Tuğla yerine , preslenmiş kompozit levhalar kullanmalı , çelikten sağlam kompozit malzeme hem binayı dikey olarak taşımalı hem de yatay düzlemde sağlam biçimde tutarak stabil kalmasını sağlamalıdır . Bina temeline ise deprem ivmesini minimize eden hareketli mekanizma yerleştirmeliyiz .Beğen
-
hasan 1 yıl önce Şikayet Etabd gemisinden bahseden yorumcular epeyce fazla devletimiz bu gemiden haberdar değilmi abd şüpheliyse abd gemilerini ncelemeden yakınımıza yaklaşmasını önlemesi gerekir.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Adsiz Cengaver 1 yıl önce Şikayet EtBizim deprem proflari , gavur proflarin sözlerini papagay gibi tekrar edip maaş alsinlar. Marmara depremi..istanbul depremi..... Bakin görün deprem nerden vurdu hemde sizi 8 köşe yapti ..ard arda 2 deprem tam ters yönde. Birazda kendiniz kafa yorun...birazda dine saygi gösterinBeğen Toplam 1 beğeni
-
Ank 1 yıl önce Şikayet EtBu Allahın takdiridir inanmıyorum Sahişların müdahelesini Güç ve kuvvet sahibi Mevlanın takdiridir ancak İnsan aklınile anlatmak zor bu inanç meselesidirBeğen Toplam 1 beğeni