"Son Büyük Sultan Abdülhamid Han'ı Anlamak" konferansı

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Türk Ermeni Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Haluk Selvi, Sultan Abdülhamid Han ve günümüz dış siyaset konularının benzediğini belirterek, "Sultan Abdülhamid başlı başına 33 yıl ülkeyi gerçek manasıyla idare eden ve bu kritik dönemde başarıyı elde eden, ülkenin kalkınması için gayret sarf eden bir padişah iken biz onu ütopik bir yere yerleştiriyoruz maalesef." dedi.

ABONE OL
GİRİŞ 28.02.2018 17:37 GÜNCELLEME 28.02.2018 19:04 GÜNCEL
"Son Büyük Sultan Abdülhamid Han'ı Anlamak" konferansı
"Son Büyük Sultan Abdülhamid Han'ı Anlamak" konferansı

Selvi, Trakya Üniversitesi Balkan Kongre Merkezi Türkan Sabancı Kültür Merkezi'nde düzenlenen, "Vefatının 100. yılında Son Büyük Sultan Abdülhamid Han'ı Anlamak" konferansında, tarihin, geleceğin inşasına dair bir şeyler söylediğini ifade etti.

Tarihin tekerrür ettiğini aktaran Selvi, "Bu yüzden tekrar 100 yıl öncesi hadiselere giderek Sultan Abdülhamid Han etrafında yaşanan olayları bugüne paralellik arz ettiği için ele alıyoruz, gündeme alıyoruz, irdeliyoruz." diye konuştu.

- "Ülkenin kalkınması için gayret sarf eden bir padişah"

Bugün ile Sultan Abdülhamid Han dönemindeki siyasi fikir akımları ve ülke bütünlüğüne dair tehditlerin benzerliğinin dikkati çektiğini ifade eden Selvi, şunları kaydetti:

"Her şeyden evvel bu paralelde ve Sultan Abdülhamid'in dış politika konusu üzerinde konuşmalıyız. Abdülhamid, Osmanlı Devleti'nin en kritik döneminde padişah oldu. Sultan Abdülhamid üzerine maalesef bugün yanlış bilinenler var, piyasada dolaşan ve bizi zehirleyen çok fazla bilgi var. Sultan Abdülhamid başlı başına 33 yıl ülkeyi gerçek manasıyla idare eden ve bu kritik dönemde başarıyı elde eden, ülkenin kalkınması için gayret sarf eden bir padişah iken biz onu ütopik bir yere yerleştiriyoruz maalesef. Oysa Sultan Abdülhamid'in yapmış olduklarını arşiv belgeleri çerçevesinde, yazılanlar çerçevesinde göz önünde bulundurduğumuzda onun büyük bir padişah olduğu açık ve net bir şekilde ortadadır. Bu ütopik hikayelere, yeniden bir şeyler ihdas etmeye hiçbir ihtiyacımız yoktur."

- "Osmanlı her zaman adaletli oldu"

Selvi, Sultan Abdülhamid döneminde dış politikada Bulgar meselesinin hat safhaya çıktığını dile getirdi.

Bulgarların, Rumların ve Sırpların takip ettiği yolu takip ederek hareket ettiğini aktaran Selvi, şöyle devam etti:

"Bulgarlar bağımsız bir devlet olmak istemektedirler. Onların takip ettiği yol nedir? Rumlar, Sırplar ve Bulgarların yolu, 50 yıldan beri Osmanlı Devleti'ne karşı çete mücadelesi yaparak, sivillere saldırarak, Müslüman köylerini basarak, Osmanlı garnizonlarını basarak Balkanlar'da bir kaos olduğunu Avrupalı devletlere ilan etmek, duyurmak. 'Burada bir sorun var' demek. Terör. Terör tek başına bir hedefe ulaşmaz. Ve Sultan Abdülhamid döneminin en önemli sorunu terördür. Hem iç politikada hem de uluslararası politikada. Anadolu'da 30 yıl boyunca Ermenilerin olay çıkarmadığı şehir yok gibidir. Bombalı suikast eylemleri, Müslüman köylerini özellikle Doğu Anadolu'dakileri basma, İstanbul'da Osmanlı Bankası'nı basma eylemleri, binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Ama bunun Avrupa'ya yansıyan yönü nedir dış politikada? 'Türkler, Hristiyanları katlediyor', 'Bir an evvel Bulgarlara, Ermenilere bağımsızlığı verilmelidir' şeklinde oldu."

Osmanlı'nın her zaman adaletli olduğunu vurgulayan Selvi, Ermeni, Bulgar, Macar, Boşnak, Arap gibi tüm etnik vatandaşlarının eğitim, inanç ve sosyal yaşamının her zaman özgürce yaşayabildiğini kaydetti.

Prof. Dr. Kemalettin Kuzucu ve Yrd. Doç. Dr. Kurtuluş Demirkol da Sultan Abdülhamid Han döneminin eğitim konusunu ele alan birer sunum yaptı.

Konferansa, akademisyenler ve üniversite öğrencileri katıldı.

KAYNAK : AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR