İTO'da Doğu Holding hesaplaşması

Sadi ÖZTÜK'ün haberi

Doğu Yatırım Holding A.Ş. yönetim kurulu üyeleri Mehmet Yıldırım, Erdoğan Demirören, M. Özhan Erem, M. Zühtü Kuşçulu, Hikmet Tanrıverdi, M. Süha Uçar ve İsmail Kölük hakkında holdingin bir şirketini ’zarara uğrattıkları’ gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Ortakların da bazı konularda dava açmaları istendi.

İSTANBUL Ticaret Odası’nın (İTO) liderliğinde 1986’da kurulan Doğu Yatırım Holding A.Ş (Doğu Holding) iştiraki Toscana Doğu Yatırım Holding Peyzaj A.Ş.’nin (Toscana Peyzaj) ’bilerek zarara uğratıldığı’ iddiası ile Eski İTO Başkanı ve Doğu Yatırım Holding A.Ş. yönetim kurulu üyesi Mehmet Yıldırım ile diğer yönetim kurulu üyeleri Erdoğan Demirören, M. Özhan Erem, M. Zühtü Kuşçulu, Hikmet Tanrıverdi, M. Süha Uçar ve İsmail Kölük hakkında savcılığa suç duşyurusunda bulunuldu.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişince hesapları ve defterleri incelenen Doğu Holding ve iştirak şirketlerinde suç teşkil eden uygulamalar tesbit edildiği iddiasıyla istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu raporu gönderildi. Müfettiş raporunda 'Ayrıca ilgili yönetim kurulu üyelerinin hukuki sorumluluklarına gidilip gidilmeyeceğinin şirketin ilk genel kurulundu ortakların bilgisine sunulması, alınacak karar doğrultusunda hareket edilmesi gerektiği' belirtildi.

FİDAN FATURASI: Müfettiş raporunun sonuç bölümünde, suç duyurusuna neden olan işlem şöyle özetlendi:

'Toscana Peyzaj’ın ticari ikametgahının Şanlıurfa’da olması, alımı yapan Doğu Yatırım Holding A.Ş’nin İstanbul’da bulunması dikkate alındığında, satın alınan fidanların İstanbul’a nakledilmesine ilişkin belge veya ödemeye rastlanılmadığı, fidanlar İstanbul’a getirilmediyse Şanlıurfa’da nerede stoklandığının bilinmediği daha doğrusu bu alışverişin gerçek olmadığı, asıl amacın Doğu Yatırım Holding A.Ş.’nin ödemesi gereken KDV tutarından söz konusu fidan faturasındaki 45.696.000 TL’lik KDV’nin indirilmesi olduğu görüşüne varıldığı, ayrıca bu alışverişle Doğu Yatırım Holding A.Ş.’nin Toscana Peyzaj’dan olan alacağından fatura tutarı olan 314.496.000.000 TL’nin mahsup edilmesi suretiyle şirketin zarara uğratıldığı mahsup edilen KDV düşüldüğünde gerçek zararın 268.800.000.000 TL olduğu bu nedenle alımı gerçekleştiren ilgili yönetim kurulu üyelerinin cezai sorumluluklarının doğduğu kanaatine varıldığı, 19.09.2006 tarih, 3 sayılı suç duyurusu raporunun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği..'

CEYDA HANIM’A TARLA: Müfettiş raporunda Doğu Holding ile iştiraklerinden GAP İşlenmiş Gıda Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin (GAP Gıda) CNR Uluslararıs Fuarcılık ve Ticaret A.Ş. ile Dünya Gıda Hizmetleri Ltd’den borç aldıkları ancak bu borç alma işleminin temelinde GAP Gıda’nın Şanlıurfa’daki taşınmazlarının satışının yattığı' da ileri sürüldü. Raporda bu ilişki sonucunda GAP Gıda’nın, Ceyda Erem’e 05.04.2000 tarihinde Şanlıurfa merkeze bağlı Yenice Köyü’nde 481 Parsel sayılı tarlayı 72.410.000.000 TL’ye devrettiği ifade edildi. Şirketin Şanlıurfa’da Külünce Köyü’nde 5 ve 371 parsel nolu tarlaları da 03.05.2002’de 23.700.000.000’ye Hüseyin Berk’e sattığı belirtildi. Söz konusu taşınmazların satıldıkları dönemde rayiç beledelleri için tesbit yaptırıldığı da belirtilerek, 'Ceyda Erem’e satılan tarlanın rayiç bedelinin 511.369.000.000 TL, Hüseyin Berk’e satılan tarlaların ise 246.025.000.000 TL olduğu' ifade edildi. Bu nedenle Şanlıurfa 1’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan ’İhya Davasına’ ortakların da taraf olması önerildi.

Bunlar bir suç arıyorlar mahkemede canlarına okurum

ESKİ İTO Başkanı Mehmet Yıldırım, Doğu Yatırım Holding A.Ş.’deki faaliyetleri nedeniyle Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişinin inceleme ve suç duyurusu yetkisi olmadığını söyledi. 'Doğu Holding’in 10 şirketi vardı. Müdüleri, muhasebe müdürleri vardı. Yönetim Kurulu üyelerinin bu detaylarla ilgilenecek durumu olamaz ki' diyen Yıldırım, yönetim kurulu üyeleri için ’şunu bunu yapmış’ diye konuşmanın işgüzarlık olduğunu savundu. Mehmet Yıldırım şöyle konuştu: 'Şirketlerin murakıpları suçlama yapmamış; ’genel kurul yapılsın, yönetim suçlansın’ diye bir yaklaşım var. Bunlar öküzün altında buzağı arıyorlar. Bir suç arıyorlar ama merak etmesinler mahkemede ben canlarına okurum. Bunları mahkemede yerle bir ederim, hele bir gitsinler mahkemeye. Bütün bunlar aklandığında da o müfettişi, o bakanlığı da mahkemeye vereceğim. Unutmasınlar devir değişir, iktidar değişir herkese sıra gelir.'

PARA KAZANMAYA GİTMEDİK: Mehmet Yıldırım Doğu Yatırım Holding A.Ş.’nin para kazanmak amacıyla değil, büyük işadamlarının sosyal sorumluluğu gereği kurulduğunu belirtti ve şöyle devam etti: 'Şimdi de birileri tamamen sanal suç yaratmaya çalışıyor. Bu şirketler kayıtlı çalıştı, bazı dönemler yüzlerce güneydoğulu vatandaşa ekmek kapısı oldu. Zaman geldi valinin ricasıyla kardeşi teröre bulaşmış çocukları ’onlar bulaşmasın’ diye işe koyduk. Bugün İTO’yu yönetenler bunları anlayacak insanlar değil. Bizler o dönemde hep ceplerimizden para verdik. Hálá da veriyoruz. Geçen gün geldiler, benden yine vergi için 10.000 YTL para aldılar. İTO yönetimi ise İDTM’nin peyzaj işini Toscana’dan alıp partili bir şirkete verdi.'

KUYRUK ACILARI VAR: Mehmet Yıldırım, '1996-1997’de dini ticarete alet eden şirketler para topluyordu. Devlet ’gurbetçi Türklerden para toplayın, hiç değilse paraları da kayıtlı sisteme girer’ dedi. Ben araştırma yaptım ve komisyon karşılığı imamların para topladığına gurbetçileri kandırdıklarına tanık oldum. Bunların işte o zamandan beri kuyruk acıları var' diye konuştu.

İTO istedi, devler ortak oldu

İTO’nun öncülüğünde resmen 26 Aralık 1986’da 69 ortakla yola çıkan Doğu Holding’e Sabancı, Eczacıbaşı, Koç, Profilo, Tekfen gibi dev holdingler de ortak olmuştu. Tüm ortakların 5’er milyar lira sermaye ile katıldığı Doğu Holdingin sonraki sermaye artırımlarında büyüklerin çoğu artırıma katılmadı. Urfa’da Toskana ile süs bitkileri yetiştiren Doğu Holding, GAP Gıda ile açık hava ve seralarda sebze üretmişti. Diyarbakır’da Dedeman’la otel, Rize’de ev tekstili, Sarıkamış’ta 310 otel, Van’da su tesisi ve Elazığ ya da Erzurum’da mühimmat fabrikası kurmayı planlamıştı. Doğu Holding projeleri birçok farklı nedenle başarısız oldu ve tasfiye kararı alındı. Son dönemde projenin bir vakıfa dönüştürülmesi konuşuluyor.

Hürriyet