İş dünyasından yeni ekonomik programa destek: Sıçrama tahtası olacak

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan ve 2021-2022-2023 yıllarını kapsayan Yeni Ekonomi Programı'na(YEP) yönelik iş dünyasından peş peşe açıklamalar gelmeye başladı.

ABONE OL
GİRİŞ 29.09.2020 14:30 GÜNCELLEME 29.09.2020 15:07 EKONOMİ
İş dünyasından yeni ekonomik programa destek: Sıçrama tahtası olacak
İş dünyasından yeni ekonomik programa destek: Sıçrama tahtası olacak

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 2021-2023 dönemi için enflasyon, istihdam, büyüme, ihracat, cari denge gibi temel makro göstergelere ilişkin hedefleri belirleyen Yeni Ekonomi Programı'nı açıkladı. Açıklamanın ardından iş dünyasından da peş peşe destek gelmeye başladı. 

TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU: ÖZEL SEKTÖRE HEYECAN VE MORAL VERDİ

 

Yeni Ekonomi Programı sonrasında açıklamalarda bulunan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “Programda özel sektörün öne çıkarılarak girişimciliğe, teknolojiye, yüksek katma değerli yurt içi üretime odaklanılmış olmasıyla, yüzde 5 ve üzerinde yüksek büyümenin hedeflenmesi özel sektörümüze heyecan ve moral vermiştir. Reel sektörü, KOBİ’leri, üreticileri ve yatırımları destekleme yönündeki adımların devam edecek olmasını da ayrıca memnuniyetle karşılıyoruz’’ ifadelerini kullandı.

İTO BAŞKANI AVDAGİÇ: YARIŞA ÖN SIRALARDA BAŞLAMAK ÖNEMLİ

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, 2021-2023 dönemini kapsayan Yeni Ekonomi Programı’na (YEP) ilişkin, “İlk defa 2023’e erişen bir YEP açıklandı. YEP’teki hedefler, Koronavirüs sonrası yeni dünyada yarışa ön sıradan başlamak ve 2023 hedefleri bakımından önemli” değerlendirmesinde bulundu. Avdagiç, yaptığı açıklamada, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından bugün açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nın Türkiye ekonomisinin gelecek üç yıllık yol haritasını çizdiğini söyledi.

 

İTO Başkanı Avdagiç, “Yeni Ekonomi Programı, pandemi etkisindeki dünyanın şartlarını gözeterek, Türkiye ekonomisi için yeni bir patika oluşturuyor. Ekonomimizin potansiyellerine uygun bir büyümenin hedeflendiği Programla, Türkiye’nin makro hedeflerine ve güncel sorunlarına yeni açılımlar getiriliyor” dedi. “Programın pandemi sonrası normalleşmeye ciddi katkı sağlayacağına inanıyoruz” diyen Şekib Avdagiç, “YEP’te Koronavirüs salgını döneminde daha önemli hale gelen istihdamı artıran bir büyümeye öncelik veriliyor. Enflasyon ile mücadele güçlü biçimde vurgulanıyor. Programda ortaya konan perspektife uygun olarak, cari işlemler açığında bir iyileşme eğilimine gireceğimizi de öngörüyoruz” ifadesini kullandı.

Avdagiç, Türkiye’nin dünyanın eşiğinde olduğu büyük değişimle birlikte iyice belirginleşen ve küresel değer zincirleri tarafından fark edilen yüksek potansiyellerini kinetiğe çevirmek için hepimize çok iş düştüğünü de sözlerine ekledi.

İSO BAŞKANI BAHÇIVAN: SANAYİCİMİZ İÇİN SEVİNDİRİCİ

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan ise YEP'teki hedeflerin, sanayiciler olarak yıllardır üzerinde durdukları bazı temel yapısal konularla ilgili oluşturulmuş perspektif açısından umut verici olduğunu söyledi. Programın, odağında ihracatın olduğu sürdürülebilir büyümeyi ve katma değeri yüksek ürünlerin ihracattaki payının artırılmasının hedeflendiğini belirterek, "Bu hedef doğrultusunda Türk Eximbank için çizilen yeni misyon çok önemli. Aynı şekilde Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası aracılığıyla KOBİ’leri daha rekabetçi hale getirecek önlemlerin öngörülmesini de değerli buluyorum. Ayrıca yeni OSB'lerin desteklenecek olması sanayimiz adına sevindirici bir gelişmedir." diye konuştu.

Bahçıvan, "Bunlar bizim İSO olarak uzun zamandır savunduğumuz hedefler. Finansal istikrar, verimlilik artışı ve enflasyonla mücadelenin de yeni programda önemsenmesini anlamlı ve değerli buluyoruz. Özellikle finansal istikrar için stratejik reformların yapılacağının vurgulanması, kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılacak olması sanayimiz ve ekonomimiz için son derece önemli." ifadelerini kullandı.

DEİK BAŞKANI OLPAK: AYAKLARI YERE BASAN BİR PROGRAM OLMUŞ

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, da yaptığı açıklamada, "Sayın Bakanımız Berat Albayrak tarafından açıklanan Yeni Ekonomi Programı, Türk iş dünyası ve özel sektörüne güven veren, makroekonomik gerçeklere dayanan yeni bir yol haritası ortaya koyuyor. Öncelikleri doğru belirlenmiş, ayakları yere basan ve iyi hazırlanmış bir program. Programın bu yıl üçüncü yıl olarak her Eylül ayında bir büyüme hedefine uygun ve dimamik sürece uygun olarak açıklanmasının sürdürülebilirlik açısından önemli olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Olpak sözlerine şöyle devam etti: 

Türkiye, geçtiğimiz yılki YEP dahilinde güçlü bir büyüme patikasına girmişken, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi ile birlikte bu süreçten diğer ülkeler gibi doğal olarak olumsuz yönde etkilendi. Ancak ülkemiz, yılın ilk yarısındaki büyüme oranlarına baktığımızda pandemiden en az etkilenen, süreçten en hasarla çıkan ülkelerden biri olmayı başardı. 2021 ve 2023 yılları arasını kapsayan Yeni Ekonomi Programı’na baktığımızda, uluslararası kuruluşlarının negatif yönlü büyüme beklentilerinin aksine, normal senaryoda Türkiye’nin 2020 yılını % 0,3 pozitif büyüme ile kapatacağını, kötümser senaryoda -1,5 büyüme ile kapatacağını görüyoruz. Her iki senaryo un da masada olması önemli. Hükümetimizin aldığı proaktif tedbirler neticesinde de, yılın üçüncü çeyreğinde ivmelenen ülke ekonomimizin, yılın son çeyreğinde bu yükselişi sürdüreceğine inanıyoruz. 

Hizmetler sektörü adeta günlük kazancıyla geçinen ve en çok etkilenen ve en geniş kesimi içine alan bir sektör. Bu alanın programda daha fazla yer bulmuş olması önemli. Eximbank ve Kalkınma Bankası gibi kuruluşlara verilen ve beklenen yeni rolleri önemli buluyoruz. 

Ekonominin yarısı rakamlar ve diğer yarısı da beklenti yönetimidir. Son iki yılda açıklanan programlardaki hedeflerin zor dönemlere rağmen genel anlamında yakalanmasına şahit olduk. Bu doğrultuda yeni programdaki hedeflerin de ulaşılabilir olduğunu öngörebiliriz. Yılların yapısal sorunu olarak karşımızda olan ve nerdeyse artık çözülemez gibi görülen cari açıkta bir dönem için olsa da artıya geçmiş olmak, bundan sonraki hedefler için umut verici.  Programın öncelikleri arasında yer alan istihdam da, her yıl oluşturulan yeni iş alanlarına rağmen en önemli konularımızın başında. Programda önemli ölçüde yer alması değerli. İhracatın ithalatı karşılama oranında yaşanan olumlu gelişmeler ve yıllarca cari açığa adeta eşit olan enerji ithalatımız alanında, gerek yenilenebilir kaynaklardaki artış, gerekse yeni bulunan doğalgaz kaynağı gibi konular, yenileme dönemi gelen doğalgaz kontratları için olumlu veriler. Bunun sonraki adımımız, önce kendine yeten, sonra da enerji ihraç eden ülke olabilmek.  Yeni Ekonomi Programı, yenilikçi ve yüksek katma değerli, insan odaklı, ihracat temelli güçlü bir kalkınma planı sunuyor. Özellikle DEİK olarak pandemi sürecinin başından itibaren ifade ettiğimiz gibi, tedarik zincirini ayakta tutacak, finansal istikrarının önünü açacak, enflasyon ve cari dengedeki kırılganlıkları azaltacak son derece yerinde bir yaklaşım ortaya konuyor. Üretimde teknolojiye odaklanarak yüksek katma değer sağlayan ve sanayide dönüşümü destekleyen YEP ile Türkiye’nin sürdürülebilir ihracat artışının yanında, dış ticarette de daha dengeli bir konuma kavuşacağımızı düşünüyoruz. 

Koronavirüs pandemisinin, dünya ekonomisi üzerindeki beklenmedik olumsuz etkilerinin 2021 yılında azalması durumunda, Türkiye’nin başta turizm olmak üzere genel ihracat performansını artırarak, finansal istikrar açısından da yeni bir ivme kazanacağını öngörüyoruz. Geçmişte de zor dönemlerde koyulan hedeflerin başarıya ulaştığını gördük. Yine yeniden hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz.Türk iş dünyasının dışa açılan penceresi DEİK olarak, ülkemizin sürdürülebilir büyümesine ivme katacak bu gerçekçi adımların takvimlendirilerek hayata geçmesinde üstümüze düşen ne varsa yapacak ve ticari diplomasi faaliyetlerimizi yoğunlaştıracağız.”

TİM BAŞKANI GÜLLE: YEP'İN ODAĞINDA YİNE İHRACAT VAR

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ise, pandemi döneminde Türkiye'nin makroekonomik göstergeler anlamında gelişmekte olan ülkelerden pozitif ayrışmasının önemini vurguladı. Gülle, salgın sürecindeki destek paketlerinin toplamının 494 milyar TL ile milli gelirin yüzde 10'una ulaşmasının, ekonomi yönetiminin ülkenin her kesimine gerekli destekleri sağladığını ve vatandaşının bu zorlu dönemde yanında olduğuna işaret ettiğini söyledi.

Gülle, YEP'i heyecanla karşıladıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Büyüme hedeflerine ulaşmak için ihracata, katma değerli üretime ve istihdama çok daha fazla yoğunlaşılacağının ifade edilmesi memnuniyet verici. Dünya ve Türkiye ekonomisinin gidişatı göz önünde bulundurulduğunda, bu programın, temel makro hedefler bakımından son derece tutarlı olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin gerçekleriyle örtüşmektedir. Programdaki üç temel hedef olan işgücü piyasasının ayakta tutulması, hanelere ve işletmelere gerekli likiditenin sağlanması ve temel sektörlerin faaliyetlerini sürdürmesini garanti altına alarak tedarik zincirlerinin ayakta tutulması hedefleri bizim de her zaman vurguladığımız hususlar arasında bulunuyor. Sürdürülebilir büyümenin ve cari açığı azaltmanın en sağlıklı yolunun katma değerli ihracat olduğunu her fırsatta dile getiriyoruz. Özellikle pazar ve mal çeşitlendirilmesine, mevcut pazarın derinleştirilmesine, firmalarımızın küresel değer zincirleri ile bütünleştirilmesine ve ihracatımız içindeki yüksek teknolojili ürünlerin payının arttırılmasına yönelik çalışmalara ağırlık veriyoruz. Türkiye'de ihracatçı sayımız da, ihracatımızın niteliği de artmaya devam edecek."

Gülle, ihracatçılar olarak, Yeni Ekonomik Programın başarısı ve amaçlanan hedeflere ulaşılması doğrultusunda seferber olmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

ATO BAŞKANI BARAK: 2023'E GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE OLARAK ULAŞACAK

Yeni Ekonomi Programı’nı değerlendiren yazılı bir açıklama yapan Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, üç yıllık yol haritasının Türkiye’nin 2023 yılına daha güçlü bir Türkiye olarak ulaşmasını sağlayacağına dikkat çekti.

Baran, “Pandemi nedeniyle sıkıntılar yaşanan bu dönemde, hazırlanan bu program ekonomide hedefleri net bir şekilde ortaya koyarken, reel sektörün yatırım ve üretim planlaması için de baz teşkil edecektir.” dedi. 2021-2022 ve 2023 yıllarını kapsayan programla Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılına ulaşacağını hatırlatan Baran, Türkiye'nin yeni programla küresel anlamda hak ettiği yeri bulacağını vurguladı.

“Yeni Dengelenme”, “Yeni Normal” ve “Yeni Ekonomi” ana temalarında hazırlanan Yeni Ekonomi Programı’nın teknolojiye odaklı, yüksek katma değerli üretimi önemseyen, girişimciliği öne çıkaran bir program olduğunu kaydeden Baran, programda KOBİ’leri, üretici ve yatırımcıları dikkate alan, reel sektörü destekleyen adımların yer almasının önemine dikkat çekti. Baran, “Yeni Ekonomi Programı’nda küresel gelişmeler doğrultusunda Türkiye’nin hedefleri dikkate alınarak ihtiyaç duyulan tedbirlerden oluşan planlama yapılmış” diye konuştu. Baran, savunma sanayiinin ardından sağlık alanında yerlileştirme çalışmalarının da stratejik öneme sahip olduğunu ifade etti.

Baran, Yeni Ekonomi Programı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılına ulaşacağını hatırlatarak, “İhtiyaç duyulan değişim ve yapısal dönüşümü tamamlayacak bu programla Türkiye varoluşunun ikinci yüzyılına ekonomisi güçlü, bölgesinin ve dünyanın istikrarına katkıda bulunan müreffeh bir ülke olacaktır” dedi. Baran, reel sektör olarak programın başarıya ulaşması için her türlü katkıyı yapmaya hazır olduklarını söyledi.

TÜGİAD BAŞKANI ŞOHOĞLU: İHRACATA VE KATMA DEĞERLİ ÜRETİME ODAKLANMAK ÇOK ÖNEMLİ



Büyüme ve işsizlik rakamları hedeflerinin beklentilerle uyumlu olduğunu, fakat açıklamalarda dolarizasyonu durduracak yeterli tedbirlerden bahsedilmediğini belirten Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Anıl Alirıza Şohoğlu, dolarizasyonun durdurulamadığı takdirde büyüme ve enflasyon hedeflerinde de ciddi sapmalar görülebileceğinin altını çizdi. Şohoğlu, “Pandemi sürecinde uygulanan tedbirler etkili oldu, fakat daha devamlı surette belirttiğimiz üzere ekonomi dışı yapısal reformlarla desteklenmeyen ekonomik tedbirler yeteri kadar yararlı olamıyor. İşsizliği önemli oranda azaltacak, halkı tasarrufa yöneltecek, yapısal reformlarla desteklenmiş tedbirler YEP’in başarı oranını önemli oranda arttıracak ve hedeflere rahat bir şekilde ulaşılmasını mümkün kılacaktır.” dedi

ASKON BAŞKANI AYDIN: YEP SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği ASKON Genel Başkanı Orhan Aydın, "Pandemi süreci ekonomileri ilk başlarda nerede ise durma noktasına getirmişti. Bu süreçte hükümetimiz istikrar kalkanı paketi, esnaf destek paketi, işe devam desteği, kısa çalışma ödeneği ve temel ihtiyaç kredisi ile daralan ekonomiye can suyu olmaya çalıştı. Artık önümüzde yeni bir normal var. Bu yeni normale yönelik politikalar üretmek gerekiyordu. Yeni ekonomi paketi stratejik analizler içeren bir program olmuş. Enflasyonu ve cari fazlayı baskılayıcı bir program olacak. Yeni ekonomi paketi bu yönü ile sürdürülebilir büyümeyi hedefliyor. Özellikle hizmetler sektörü, ulaşım ve turizminde yaşanılan kayıpların zaman içinde telafisi ile 2023 yılı için konulan hedeflerin olağanüstü durumlar gerçekleşmedikçe sağlanabileceği görüşü içerisindeyiz. Yeni program doğrultusunda büyümesini devam ettiren, enflasyonu ve cari fazlayı dengeleyen bir Türkiye’ye kavuşarak sürdürülebilir bir ülke konumuna erişeceğiz. Yeni programın iş dünyamıza ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum" dedi.

AS STEEL YKB SEZER: TÜRKİYE 1-0 ÖNDE BAŞLAYACAK



"Koronavirüs salgını ile beraber dünya ekonomileri durma noktasına gelirken hükümetimizin attığı adımlar ve ardı ardına açıkladığı paketler Türkiye ekonomisine adeta can suyu oldu" diyen As Steel Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Sezer, “Salgın sonrası her alanda olduğu gibi ekonomide de yeni bir normal var Türkiye’nin koyduğu hedeflere ulaşabilmesi için diğer alanlarda da olduğu gibi ekonomide de yeni normale uygun politikalar geliştirilmesi gerekiyor. Yeni Ekonomi Paketi (YEP) bu anlamda dinamik analizler ve stratejiler içerin bir paket olmuş.” dedi.

!YEP’in pandemi sonrası yeni normale ciddi bir katkı sağlayacağına inanıyorum" diyen Sezer,  "Özel sektörü, yatırımcıyı ve girişimciyi destekleyen bu program ile Türkiye olarak değişen dünya düzenine 1-0 önde başlayabilir ve güçlü bir ivme kazanarak ülke olarak küresel ölçekte ön plana çıkarılabiliriz.” İfadelerini kullandı.

YORUMLAR 23 TÜMÜ
  • Zeynep 3 yıl önce Şikayet Et
    seçime az kaldı. güle güle...
    Cevapla
  • sacmalamayalim 3 yıl önce Şikayet Et
    Buradaki yorumcular hep sacmalamislar su an dunyadaki durum cok kotu ama Turkiyede pandemi kisitlamasi disinda hicbir sikinti millet yasamiyor hos pandemiyide kisitlamasinida maske sosyal mesafe kul hakki tanimayan tam bir okuz milletiz o da ayri bir mesele o kadar sikintidasinizki dugunler eglence mekanlari plajlar tatil yerleri dolup tasdiyor o kadar sikintidasinizki sifirdan pahali ikinci el arac ve evler kapis kapis bulunmuyor o kadar sikintidasinizki bilgisayarlar otomobil fiyatinda ama kapis japis ama kesin bir sey var maske sosyal mesafe kul hakki tanimayan esek ve okuz bollugu enflasyonu oldugu kesin
    Cevapla
  • Hasan 3 yıl önce Şikayet Et
    Zengin için değişen yok dolar boz araba al.hatta dahada zenginledi git asgari ücretliye sor.çocuğuna bi bilgisayar almak istese 3 ay çalışacak.
    Cevapla
  • uzman 3 yıl önce Şikayet Et
    Aynen katılıyorum.Getçekleri yazmışsın.Durum yazdıgın .gibi.
    Cevapla
  • uzman. 3 yıl önce Şikayet Et
    Amerika avrupa ÖZEL SEKTÖR sayesinde zengin ve güçlü.Bizim petrol ve dogalgazımızda yok.Devletin tek kaynagı vergiler vergiyi veren ÖZEL SEKTÖR..Bizim yeni sabancı koçlara ihtiyacımız var.Bizim dünyaya mal ürün satan büyük firmalara vizyonu olan işadamlarına ihtiyaç var.Bunun içinde hükümetin özel sektöre işadamlarına destek olması işci memur degil ticaret yapcak gençlere destek olması lazım.Biz avrupayı ancak güçlü bir özel sektörle yakalarız..2x2÷4..Boş idolojik ezberler ile biryere varamayız
    Cevapla
  • Vatandaş 3 yıl önce Şikayet Et
    Vatandaşın canı çıktı buna çözüm bulamazsanız konuştukları iz sadece bir hayal olur.
    Cevapla
  • Mustafa 3 yıl önce Şikayet Et
    Kodamanlara hiçbirşey olmaz. Onlarda biliyor neyin ne olduğunu ama öyleydi böyleydi vs. Olan her zaman orta sınıfa olur.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR