Uzmanlardan ilk faiz yorumu! Bir taşla üç kuş vurmayı hedefledi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası politika faizi 475 baz puan artırarak yüzde 10,25'ten yüzde 15'e yükseltti. Merkez Bankası'nın kararını değerlendiren uzmanlar, "Merkez Bankası bu adımıyla bir taşla 3 kuş vurmayı hedefledi" ifadelerini kullandı.
ABONE OLTCMB tarafından faiz oranlarına ilişkin yapılan duyuruda, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal başkanlığında toplanan PPK'nın, politika faizinin yüzde 10,25'ten yüzde 15'e yükseltilmesine ve tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasına karar verdiği bildirildi.
"KAFALARI KARIŞTIRAN FAİZ KORİDORU KAPANDI"
Konuyla ilgile açıklamalarda bulunan InvestAZ Araştırma Müdürü Yusuf Topçu şu ifadeleri kullandı:
Toplantıdan piyasa beklentisi olan 475 baz puan faiz artışı geldi. Borsalarda, özellikle bankalarda ilk tepki hızlı oldu, dövizde ise geri çekilmeler bir süre sonra yavaşladı. Bunun çeşitli sebepleri var zira 19 Kasım toplantısı uzun süredir kafaları karıştıran faiz koridorunu kapatmış ve fonlamayı tek kanala çekmiş durumda.
TCMB faiz koridorunu kaldırdı ve fonlamayı tek kanaldan, yani haftalık repodan yürüteceğini ilan etti. Sadeleşme adımı olarak görülen bu düzenleme sonrası piyasalar istediklerini almış olsalar da aslında bu 475 baz puan artış Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti’ni değiştirmemiş oldu.
Bu artışla toplantı öncesi %15 seviyelerine gelen AOFM ile politika faizi eşitlenmiş, ancak TCMB bir sonraki PPK toplantısına kadar gerek duyulması halinde hareket edebileceği alanı sınırlamış oldu. Dolar/TL’nin 7,50’ye düşüşü ardından tekrardan 7,60’ın üzerine çıkması piyasanın faiz artırmadan faiz artırımına reaksiyonunu göstermekte.
"BİR ADIMLA ÜÇ KUŞ VURMAYI HEDEFLEDİ"
Ekonomist Belgin Maviş ise faiz kararını şöyle yorumladı:
Merkez Bankası piyasanın beklentileri dahilinde faiz adımı atarken yaptığı önemli açıklamalar da dikkat çekti. Tüm fonlamaları politika faizi üzerinden gerçekleştirecek. Merkez, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar bu mücadelenin kararlılıkla devam ettirecek. Şeffaflık, öngörülebilirlik, hesap verilebilirlik ilkeleri uygulanarak bu hedefe ulaşılacak. Merkez, bu kararı ile aslında şu mesajı verdi: Gerekli olduğu hallerde adım atmaktan çekinmem. Benin asli görevim enflasyondur. Enflasyonlar mücadelede son derece karlıyım.
Peki bu faiz artışının vatandaşa yansıması ne olacak? Faiz artışı ticaret ve mevduat kredilerinde faiz atışına neden olacak. Ama aynı zamanda tüketici tarafında tasarruf eğilimi artıracak. Kısacası Merkez Bankası bu adımıyla bir taşla 3 kuş vurmayı hedefledi.
"MERKEZ BANKASI'NIN AMACINA ULAŞMASINI SAĞLAYACAK"
Ekonomist Enver Erkan ise yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
Merkez Bankası, bundan önceki süreçte geç likidite penceresini bir ana politika aracı gibi kullanarak günlük fonlamadaki ağırlığını artırmıştı. Eylül PPK toplantısı haricinde, resmi bir politika faiz artışı yapmayan Merkez Bankası, ucuz fonlama kanallarını kısarak veya kapatarak bankaları en yüksek borç verme oranı olan GLP’ye yönlendirerek TRY fonlama maliyetini artırıyordu.
475 baz puanlık faiz artışı, dramatik bir artış gibi görünse de, aslında 18 Kasım itibariyle açıklanan TRY fonlama oranının %14,80 olmasından dolayı pratikte sadece 20 baz puanlık bir faiz artışına işaret ediyor. Ancak, bundan önce farklı kanallara yönlendirilen TRY fonlamasının, repo faizi etrafında şekillenecek olması itibariyle günlük olarak çok sık ve yüksek aralıklarla değişen bir fonlama kompozisyonu olmayacak. Bu durum Merkez Bankası’nın politikasına yönelik öngörülebilirliği artıracak ve politika hamlelerinin amacına ulaşmasını sağlayacaktır.
Politika faiz artışı ile beraber, reel faiz pozisyonu da resmileştirilmiş oldu. Ekim enflasyon oranı %11,9 seviyesinde gerçekleşmekle beraber Merkez Bankası’nın yılsonu beklentisi %12,1 seviyesindedir.
Piyasanın ağırlıklı beklentisi yılsonunda %12-13 bandında bir enflasyon, kur artışlarının fiyatlara etkisi %100 oranında yansımadığı için mevcut enflasyona dair yukarı riskler devam etmektedir. Nominal faizin %15 seviyesine yükseltilmesi, cari enflasyona göre reel faiz oranımızı %2,8 seviyesine yükseltiyor. %12’lerde gerçekleşecek bir yılsonu enflasyonunda da reel faiz pozisyonu %2’lerde kalacaktır.
Bundan sonraki adımlarda enflasyon görünümü, dezenflasyon sürecinin sağlanması ve buna bağlı olarak kur hareketliliği ana belirleyiciler olmaya devam edecektir.
TRY’nin istikrar kazanması, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması anlamında önemli olacaktır. Ortodoks para politikası zemininde, GLP gibi yan enstrümanların devrede olmayacağı, Merkez Bankası politikasının direkt bir şekilde belirleneceği bu ortam şeffaflık, öngörülebilirlik ve iletişim anlamında algıyı pozitif etkileyecektir.
"MERKEZ BANKASI GÜVENİ PEKİŞTİRDİ"
Altınbaş Üniversitesi’nden Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin, Merkez Bankası’nın politika faizini 4,75 baz puan artırma kararının piyasaları tatmin ettiğini belirterek, “Banka’nın yeni yönetimine, öncekilere tanıdığımız krediyi tanımamız gerekiyordu. Bu karar güveni pekiştirdi” yorumunda bulundu.
-
Abdullah Er 4 yıl önce Şikayet Etben asla faiz arttırılarak ekonominin düzeleceğine inanmam. çünkü bu mümkün değil.Beğen Toplam 6 beğeni
-
Mete TÜRK 4 yıl önce Şikayet Etİyi ama yarın döviz yine yükselirse faizler yine mi artırılacak? Bence faiz artırılmamalıydı.Beğen Toplam 7 beğeni
-
ileşber 4 yıl önce Şikayet Ettarımsal faaliyetlerdeki kotayı kaldırın. bol bol üretilsin. dışardan almayı bırakalım.Beğen Toplam 7 beğeni
-
Alican 4 yıl önce Şikayet EtBir taşla hiç kuş vurmayan bunlar değil miydi dün dündür bugün bugündürBeğen Toplam 5 beğeni
-
M GEL 4 yıl önce Şikayet EtALLAH cc faizi haram kılmıştır.Haramın temeli olmaz.Beğen Toplam 18 beğeni