Milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendiren karar

Yargıtay, kira sözleşmesinin yapılması sırasında tarihleri boş olan ve kiracı tarafından imzalanan tahliye taahhüdünün tarihlerinin sonradan doldurulmasının önemsiz olduğuna dikkat çekti.

ABONE OL
GİRİŞ 13.06.2022 14:46 GÜNCELLEME 13.06.2022 14:46 EKONOMİ
Milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendiren karar
Milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendiren karar

Edinilen bilgiye göre, kiracısına tahliye taahhütname imzalatan mülk sahibi, dükkanı boşaltılmayınca soluğu mahkemede aldı.

İş yerini tam 4 sene boyunca kullanan kiracının, son kira dönemi başında verdiği taahhütname dükkanı boşaltacağını kayıtsız ve şartsız olarak kabul ettiğini hatırlattı. Davalının noter kanalıyla yapılan ihtar ve uyarılara rağmen yazılı taahhüdüne uymadığını ileri sürerek taahhüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etti.

DEVREYE YARGITAY GİRDİ

Davalı esnaf ise davaya dayanak yapılan tahliye taahhüdünün davacı tarafça kira sözleşmesinin imza edildiği tarihten önce alındığını, davacının, taşınmazın kiracı sıfatıyla kullanılabilmesinin ön şartı olarak ileri sürdüğü taahhütnameyi manevi cebir altında imzalattığını öne sürdü.

2. Sulh Hukuk Mahkemesi, davanın reddine hükmetti. Mülk sahibi kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, mahkeme hükmünü bozdu. Yeniden yapılan yargılamada Sulh Hukuk Mahkemesi, ilk kararında direndi. Davacı mülk sahibi bu kararı da temyiz edince bu kez devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi.

KURUL MÜLK SAHİBİNİ HAKLI BULDU

Kurul, oy çokluğu ile mülk sahibini haklı buldu. Milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendiren kararda şu ifadelere yer verildi: "Davacı, davalının yazılı taahhüdüne uymadığını ileri sürerek taahhüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı avukatı, davaya dayanak yapılan tahliye taahhüdünün davacı tarafça kira sözleşmesinin imza edildiği tarihten önce alındığını, davacının, taşınmazın kiracı sıfatıyla kullanılabilmesinin ön şartı olarak ileri sürdüğü taahhütnameyi müvekkiline manevi cebir altında imzalattığını öne sürmüştür. Bu şekilde imza edilen taahhüt tarafların gerçek iradelerini yansıtmaktan uzak olduğundan geçerli olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

Ancak; yasalarda ispat yükü, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinden önce imzalatıldığını iddia eden davalı kiracı bu iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bu durumda mahkemece ispat yükümlülüğü ters çevrilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Mahkemenin direnme kararının bozulmasına oy çokluğu ile hükmedilmiştir.

KAYNAK : İHA
Tuğba Bozkurt Haber7.com - Editör
Haber 7 - Tuğba Bozkurt
YORUMLAR 18 TÜMÜ
  • Gazeteci 2 yıl önce Şikayet Et
    Sayın mülk sahipleri, bazı şeyleri gözden kaçırıyorsunuz. Adam senin mülkünü kiralarken sana müşteri oluyor. Para veriyor ve mülkten yararlanıyor. Ama mesela dükkansa oraya adres kuruyor, tabela koyuyor, reklam harcaması yapıyor. Bir taşınmanın bedeli bugün 10 bin TL'den başlıyor. Kiraladım ama şimdi canım sıkıldı çık demek olmaz. Bu yüzden kanunlar var.
    Cevapla
  • Kiracı 2 yıl önce Şikayet Et
    Kiracı iyi olsa niye problem çıksın, adam evini vermiş devlet kiracıdan yana sözleşme imzalamış geçersiz ben çıkmam kralı çıkaramaz diyor ne fayans , prizler yerde boya içine etmiş kapıya kapı demek ne kadar doğru ben böyle girdim diyor birde tehdit ev sahibine insan üzülüyor giderken birde zarar daireye ev sahiplerin%10 kiracı%80 suçlu sözleşme varsa uyulması gereken illa tahliye tahütnamesine gerek yok. Bende kiracıyım evim gibi bakıyor ve koruyorum ev sahibi ile sorunda yok kirasını da zamanında verecen çık desin anında çıkarım ben dürüst olduktan sonra herkesin evi benim
    Cevapla
  • Asım 2 yıl önce Şikayet Et
    Kiracılar ev sahibi oldu sayılır. Aslında bu etkili bir şey. Rayiç ve Rant beleş kazanç kapısı olmamalı. Vergiler ve cezalar etkili ve ayarlı olmalı. Hakkı Hakkı'ya teslim etmeli.
    Cevapla
  • Hakkı An 2 yıl önce Şikayet Et
    Ziyetliğini 20 yıl kullandığın KAMU ARAZİSİNİN sahibi oluyorsun da ; 40 cm toprağın sahibi ( o toprağı da temellerden sıyırıp atıp APARTMAN dikip DEREBEYİ/AĞA olmuş zerzevatın ağzına bakacaksın. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olamaz. (4271 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddesi) Devlete Dünyanın her yerinde beyan ettiğin para ve mülk üzerinden vergi enflasyon vb ile devletin el koyduğu bir mekanizma (alamet-i farika) müsadere (enflasyon vergi vb.) edilir. Küçülür.
    Cevapla
  • Hak 2 yıl önce Şikayet Et
    Tahütname imzala gir sonra mecburdum...Adamın malına ortakmısın.. Bunlar hukukun katlidir.İnsanlar sözleşme yaparken yanındamıydın..Sözleşme neden var..
    Cevapla
  • yavuz 2 yıl önce Şikayet Et
    bırak bu hak hukuk edebıyatını dolar artı dıye benım kıram nıye artmadı dıyıp kıracının ayagındakı pantolanu nerdeyse alacak mal sahıplerı
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR