Yerli boz ırk sığırları sanayi kentinin kırsal mahallesinde yetiştiriyor
"Sanayi kenti" olarak bilinen Kocaeli'nin Körfez ilçesinde uzun yıllardır besicilik yapan Abdullah Koç, olumsuz doğa şartlarına, hastalık ve parazitlere karşı dayanıklı olan boz ırk sığır yetiştiriyor.
ABONE OLKoç, yerli sığır ırklarından olan boz ırk yetiştiriciliğine 35 yıl önce 5 hayvanla başladı.
Zor yaşam ve beslenme koşullarına dayanıklı olması dolayısıyla boz ırk sığır yetiştirmeyi tercih eden Koç, ilçe merkezine yaklaşık 10 kilometre mesafede bulunan Belen Mahallesi'ndeki engebeli arazi ve ormanlık alanlarda kardeşi ve oğlunun da desteğiyle 402 hayvan besliyor.
Koç, Anadolu'ya yapılan göçlerde ve Kurtuluş Savaşı sırasında eşya ve cephane taşımasında tercih edilen bu ırkın, gelecek nesillere aktarılması için çaba sarf ediyor.
"TÜRKİYE'NİN FARKLI YERLERİNE YETİŞTİRDİĞİMİZ HAYVANLARDAN GÖNDERİYORUZ"
50 yaşındaki Abdullah Koç, AA muhabirine, daha önce farklı türde büyükbaş hayvanlar da yetiştirdiğini ancak boz ırk sığır yetiştiriciliğinde karar kıldığını söyledi.
Koç, bu türün Kocaeli'nin engebeli arazilerinde yaşayabildiğini anlatarak, "Bu hayvandan zayiat vermiyoruz. Boz ırkın kışın bir masrafı olmaz, mera hariç yer masrafı olmaz. Buzağıyı kendi doğurup ormandan getiriyor, büyütüyor. Daha önce 'simental ırk' da yetiştirdim. Boz ırktan daha çok gelir elde ediyorum." ifadelerini kullandı.
Yaşadığı bölgede çevresel faktörler nedeniyle hayvancılık yapılacak alanda daralma olduğunu aktaran Koç, "Meraların daralması nedeniyle bu hayvanın yetiştirilmesi de zor oluyor. " dedi.
Koç, önceki yıllarda bölgede daha fazla boz ırk sığır sürüsünün olduğunu ancak her geçen yıl bu sayının azaldığını, bu konuda destek beklediklerini kaydetti.
Bölgenin zorluklarına rağmen üretmeye devam ettiklerini dile getiren Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kocaeli, sanayi bölgesi. Pireye kızıp yorganı da yakmıyoruz. Biz üretim yapıyoruz. Sanayi bölgesinde bu sürü oluyorsa Türkiye'nin her yerinde olur ama insanlara imkan verilmesi gerekiyor. Bu ırka sahip çıkacağız. Zorluklar da olmazsa iyi günler gelmez. Biz bu yerli ırkı üreteceğiz, gelecek nesillere bırakacağız. Bugün buralara yüzyıllarca nasıl geldiyse biz de bu zorlukların daha fazlasını çekip bizden sonra gelen nesillere bırakacağız. Ömrümüz olduğu sürece, götürebildiğimiz kadar götüreceğiz. Çocuklarımıza bu ırkın üretimini aşıladık, bundan sonra inşallah 3-5 gence daha aşılarız."
Koç, Türkiye'nin farklı yerlerine yetiştirdiği hayvanlardan gönderdiğini belirterek, "Her sene bir buzağı alıyorum bu hayvandan. Bu hayvanlar genellikle kurban zamanı satılıyor. Dışardan gelenlere damızlık satıyoruz. İmkanların kısıtlı olması nedeniyle hayvanların sütünü sadece kendi ihtiyacımız kadar sağıyoruz." diye konuştu.