Güvercin besleyen Halil Dede, örnek oluyor

Köydeki evinin çatısı başta olmak üzere köyün birkaç yerinde sahibi olduğu kümeslerde her biri 3-4 bin TL değerinde olan yüze yakın güvercin besleyen 6 çocuk, 15 torun sahibi Halil Öztürk güvercinlerinin yanında içindeki çocukluğunu yaşadığını söyledi. Babadan kendisine miras kalan güvercin sevdasını o da hem çocuklarına hem de köyün gençlerine aşıladı. Kuş meraklısına verilen 'kuşbaz' adını en iyi taşıyanlardan biri olan Halil Öztürk, güvercinleri elindeki çubukla bir maestro gibi yönetiyor. Sabah namazını kıldıktan sonra merdivenle evinin çatısına çıkan Halil Öztürk, kuşları yemliyor. Gün ağarmasına yakın serin havada güvercinleri gökyüzüne bırakan Öztürk saatlerce onları izliyor. Bir taraftan çayını yudumlayıp bir taraftanda güvercinleri ile sohbet eden Öztürk, "Gençliğimde soba yapardım. Yaşım ilerleyince bıraktım. Çalışırken günde 4 saatimi ayırdığım güvercinlerimle şimdi 24 saat beraberim. Babam da güvercin beslerdi. Kuşların içinde büyüdüm. Bende bu sevdaya kapıldım. Beni örnek alan çocuklarım ve köyün gençleri de güvercin beslemeye başladı. Akşama doğru herke evinin çatısına çıkar ve kuş uçurur. Köyün en yaşlı kuşbazı benim. Bana göre bu bir sevdanın ötesinde hastalık. Güvercinleri bir gün görmesem huzursuz olurum. Çocuklarım kadar severim. Hatta şöyle söyleyeyim bir tarafta çocuğumun eli kesilse diğer tarafta kedi güvercinimi yakalasa düşünmeden güvercini kurtarmaya giderim. Güvercin beslemek biraz ilgi istiyor. Yemini, suyunu ve ilaçlarını eksik etmeyeceksin. Onların dilinden çok iyi anlamak gerek Pandemi döneminde ve hastalığın çoğaldığı şu günlerde şehre hiç gitmiyorum. Namazlarımın dışındaki vakitlerimi kuşlarla geçiriyorum. Bana göre güvercinler en iyi dost. Çünkü dedikodu ve gıybet bilmiyorlar" diye konuştu

'DEĞİŞİK BİR MERAK'

Evlerinin karşısında güvercin besleyen Halil Öztürk'ü örnek alarak kendisi de güvercin beslemeye başladığını vurgulayan Rıdvan Gürler, "Şu an benim de 80'e yakın güvercinim var. Güvercinlerle ilgili bir sorun olunca hemen Halil Amcanın yanına gidiyoruz. Kuşların dilinden çok iyi anladığı için ondan habersiz bir şey yapmayız. Derler ya bu duygu anlatılmaz yaşanır, Çok değişik bir merak. İyi ki de Halil amcayı örnek almışız. Kahveye bile gitmiyoruz. Hiçbir kötü alışkanlığımız yok. Erzurum'da kurulan federasyonların yaptığı yarışmalara bile katılıyoruz. Benim de madalya ve kupalarım var. Ben de Halil Amca gibi örnek olmak isterim" dedi.

'HASTALIK BANA DA BULAŞTI'

Eniştesi olan Halil Öztürk ve onun arkadaşlarının yanında oturarak güvercin besleme merakının kendisine de geçtiğini belirten Hakkı Güloğlu (55) ise "Bu işe merak sarınca benim de birçok güvercinim oldu. Kimseyle işim olmaz. Gün boyu güvercinlerle uğraşıyorum. Yumurtaları ve yavruları derken vakit geçiyor. Hele bu pandemi dönemlerinde çok daha iyi oluyor. Zorunlu olmadıkça kimseyle konuşmaya ve görüşmeye ihtiyaç duymuyorum" ifadelerini kullandı.