Osmanlı Ramazan gelenekleri balkanlarda
TİKA, “Gönül Coğrafyası Kültür Buluşmaları” etkinliği yoğun ilgi görüyor.
ABONE OLTürk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA), “Gönül Coğrafyası Kültür Buluşmaları” etkinliğiyle ramazan ayı boyunca geleneksel sahne sanatlarını Balkan halklarıyla buluşturarak ramazan kültürünü eski coşkusuyla yaşatıyor.
TİKA, Müstakil Sahne Sanatları Eğitim Derneği (MÜSSED) ve Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği (MATÜSİTEB) iş birliğinde düzenlenen etkinlik kapsamında yola çıkan TIR Resne, Struga, Debre, Gostivar, Kalkandelen, Ustrumca, Radoviş ve Veles’ten sonra başkent Üsküp’te halkla buluştu. Üsküplülerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte konuşan TİKA Üsküp Koordinatörü Teoman Tiryaki, Makedonya, Kosova, Arnavutluk ve Bosna Hersek’i kapsayan projeyle Türk kültürü ve geleneklerinin tanıtılmasını amaçladıklarını kaydetti.
KÜLTÜRÜMÜZÜ KORUYORUZ
TİKA TIR’ının Makedonya’nın farklı bölgelerinde halkla buluştuğunu anımsatan Tiryaki, “Bu etkinlik sayesinde kendi kültürümüzde, kendi coğrafyamızda devam eden ancak burada unutulmuş olan birçok eski geleneğimizin hatırlanması ve çocuklarımıza bir nebze ramazanı daha tatlı yaşatabilmek için bu proje gerçekleşti.” dedi. MÜSSED Başkanı Mahmut Karakaya da geçen yılki programın daha çok Makedonya ağırlıklı olduğunu belirterek, “Bu sene başka bir formatta, Osmanlı ramazan eğlence geleneğini yansıtmaya tanıtmaya çalışıyoruz. Bunun dışında kültürümüzü korumaya, dilimizi öğretmeye çalışıyoruz. ‘Ortak geçmiş, ortak gelecek’ parolasıyla yola çıktık. Özellikle ismini ‘Gönül Köprüsü Kültür Buluşmaları’ koyduk. Çünkü gönlümüzün bir kısmı bu coğrafyada ve kendimizi buraya ait hissediyoruz.” diye konuştu.
DEVAMI GELECEK
MATÜSİTEB Başkanı Tahsin İbrahim ise programın geçen yılda da Makedonya’nın belli noktalarında gerçekleştirdiğini hatırlatarak, “Geçen yıl halkımızdan beğeni toplayan bu etkinlik bu yıl ülke genelinde Türklerin yoğun yaşadığı bölgelerde gerçekleşti. Makedonya genelinde çok verimli geçti, binlerce kişi tarafından izlendi, beğenildi. İnşallah gelecek yıllarda da devam eder” şeklinde konuştu.
GÖNÜL KÖPRÜSÜ SÜRÜYOR
Makedonya’da 8 Haziran’da başladığı yolculuğunu Üsküp’te noktalayan TIR, Kosova, Arnavutluk ve Bosna Hersek’i de ziyaret edecek. Etkinlik kapsamında, TIR’da oluşturulan sahnede geleneksel Türk tiyatrosundanortaoyunu, meddah, aşuk ve maşuk, hacivat- karagöz gibi oyunlar ile kukla gösterileri, halk oyunları, semazen gösterisi sergileniyor, Türk sanat müziği dinletisi yapılıyor.
DUA
“Ey Allah’ım! Bize dünyada iyilik, güzellik ve nimet ver, ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver ve bizi Cehennem azabından koru.”
FIKIH PENCERESİ
İftarı ne kadar geciktirmek caiz olur?
Hadis-i şerifte, “İftarda acele edin” buyruldu. Akşam vaktinin girdiği kesin olarak biliniyorsa, önce hurma, su gibi bir şey ile oruç açılır sonra namaz kılınır. Yemeği tezce yiyip sonra namaz kılmak da caizdir. Ancak iftar sofrasında çeşitli yemekler olduğu için, akşam namazı gecikebilir. Namaz mekruh vakte kalabilir. Bu bakımdan önce namazı kılmak ve sonra yavaş yavaş yemeği yemek daha uygun olur. Vaktin girdiği kesin belli değilse, önce namazı kılmak gerekir. Daha sonra vaktin girmediği anlaşılırsa, namazı iade etmek mümkündür. Fakat vakit girmeden oruç açılırsa, oruç bozulmuş olur. Telafisi de mümkün olmaz.
SÖZLÜK
Reyyan nedir?
Reyyan, Cennet’in sadece oruç tutan Müslümanların gireceği kapısının ismidir. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: “Mahşer yerinde bir ara ‘Oruç tutanlar nerede?’ diye seslenilecek. Oruç tutanlar yerlerinden doğrulacak. Onlar cennete girince bu kapı kapanacak; artık oradan kimse girmeyecek. Reyyan kapısından girenler bir daha susuzluk çekmeyecek.”
RAMAZAN-NAME
Davetleri severiz,
Çok teşekkür ederiz,
Yemekler yordu bizi,
Diş kirası isteriz.
***
Ayı gördüm hilal oldu,
Bir ramazan hayal oldu,
Bahşişimi bolca verin,
Hizmetlerim helal oldu.
MENKIBE
Recep ayında oruç
Basra’da yaşayan abide bir kadın vardı. Evliya kadın ölümü yaklaşınca oğluna:
- Oğlum Recep ayında oruç tutup namaz kıldığım elbiselerimle beni defnet dedi. Bir süre sonra o evliya kadın öldüğünde oğlu vasiyetini unutup normal bir kefen ile defnedip eve geldiğinde annesini sardığı kefeni evde bulur. O an aklına annesinin vasiyeti gelir Recep ayında ibadet ettiği elbiseleri gelir. Evi arar elbiseleri bulamayınca oturup hayretler içinde düşünür, ama bir şey anlayamaz.
Gaybden bir ses gelir; “Kefenini al biz onu Recep ayında oruç tuttuğu elbiselerle defnettik. Çünkü biz Recep ayında oruç tutanı mezarda bile olsa üzüntülü bırakmayız.”
Hoşaf, şifa kaynağı
Türk mutfağının önemli içeceklerinden olan hoşafın, Ramazan’da bağırsak sağlığı için gerekli olan lif ve sıvıyı bir arada barındırdığını, bu nedenle iftar ve sahur sofralarından hoşafın eksik edilmemesi gerekti belirtildi.
Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Alper Yurci, Ramazan ayının bu yıl uzun ve sıcak günlere denk gelmesinden dolayı yoğun olarak sıvı açığı yaşanacağını belirterek, iftar ve sahur arasında bol miktarda sıvı ve meyve tüketilmesi gerektiğini ifade etti. Sıvı ve lifi bir arada barındıran hoşafın, bağırsak ve mide için ideal bir beslenme olanağı sunduğunu kaydeden Doç. Yurci, beslenmeyle ilgili şu önerilerde bulundu:
“Hamur işlerinden, hamurlu tatlılardan, yoğun yağlı gıdalar ve kızartmalardan, gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır. Bunun yanı sıra geleneksel Türk mutfağından, ‘hoş su’ anlamına gelen, her türlü meyveyi barındıran hoşafı şiddetle tavsiye ederiz. Hem yeterince lif hem de sıvı tüketiminde hoşafın önemli olduğunu biliyoruz. İftarda ve sahurda sofrada bulunması gereken bir yiyecek olarak önerilebilir.”