"Halep, Dün ve Bugün: Kentteki Tarihi Eserlerin Üzerindeki Savaş İzleri" konferansı

Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Suriye uyruklu Mahmud Zeyn el-Abidin, Gaziantep'te "Halep, Dün ve Bugün: Kentteki Tarihi Eserlerin Üzerindeki Savaş İzleri" konferansı verdi.

ABONE OL
GİRİŞ 15.02.2018 18:27 GÜNCELLEME 15.02.2018 18:27 GÜNCEL
"Halep, Dün ve Bugün: Kentteki Tarihi Eserlerin Üzerindeki Savaş İzleri" konferansı
"Halep, Dün ve Bugün: Kentteki Tarihi Eserlerin Üzerindeki Savaş İzleri" konferansı

Gaziantep Sanat Merkezinde düzenlenen konferansta konuşan Abidin, kentteki tarihi yapılar hakkında bilgi verdi.

Surlar, tarihi kapılar, dini ve sivil mimariye dikkati çeken Abidin, "Halep'i özlediğim zaman İstanbul'da Kapalı Çarşı'ya, Mısır Çarşı'na gidiyorum. Dün, Halep çok güzeldi, bugünse kent çok kötü durumda." dedi.

Bazı tarihi mahallelerin fotoğraflarını sinevizyonla gösteren Abidin, bu dar sokakların Gaziantep, Mardin ve Şanlıurfa'dakinden hiç farkı olmadığını anlattı, bu kentlerin mimari olarak benzerliklerine işaret etti.

Mahremiyete verilen önemden dolayı bu şehirlerdeki tarihi sivil mimari yapılarında pencerelerin yüksekte bırakıldığını, kapıların yine aynı hassasiyetten dolayı karşılıklı açılmadığını ifade eden Abidin, yapılardaki kiler kültürünün dahi benzer olduğunu belirtti.

Savaşın ardından Halep'e yeniden gittiğini ve tarihi yerleri fotoğrafladığını dile getiren Abidin, birçok eserin yıkıldığını, kapıların hasar gördüğünü söyledi.

Emevi Camisi'nin bombalanan minaresinin artık olmadığını kaydeden Abidin, "Savaş öncesi, 2009'da minareden bir fotoğraf çekmiştim. Şu anda ne minare, ne de o manzara kaldı." ifadesini kullandı.

Mimar Sinan'ın şehre yaptığı ilk cami olan Hüsreviye Camisi'nin ise artık olmadığını ve yerinin sadece bir çukurdan ibaret olduğunu anlatan Abidin, Sultan 2. Abdülhamit'in yaptırdığı Guraba Hastanesi, 1886 tarihli Osmanlı zamanının ilk belediye binasının yine zarar gördüğünü aktardı.

Abidin, "Bazı eserler yanmış, bazıları sökülüp götürülmüş. Kim götürmüş, ne yapmış, tespit etmek zor. Daha önce fotoğrafları bulunan tarihi yapıları savaştan sonra gittiğimde yeniden fotoğrafladım. 50 eser vardı ancak 33 eser toplayabildik. Bu fotoğrafların yer aldığı bir sergiyi bugün burada açacağız." ifadelerini kullandı.

- "Sığınmacılar için taş işçiliği kursu açılabilir"

Gaziantep'te çok Suriyeli sığınmacı bulunduğuna değinen Abidin, "Bir taş işçiliği kursu açabilir miyiz?' diye düşünüyorum. Belediye Başkanımız ile de görüşmek isterim. Suriyeli sığınmacılar savaştan sonra memleketlerine döndüklerinde en azından bir meslekleri olur. Tarihi yapıların belki onarımı yapılabilir. Burada çalışmaları açısından düşünülebilir." dedi.

KAYNAK : AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR