Okullar ne zaman açılacak, Okul açılma tarihi

Okullar ne zaman açılacak? 2015 2016 eğitim ve öğretim yılı açılışı ve 2015 tatil günleri tüm ayrıntılarıyla haber7.com'da

ABONE OL
GİRİŞ 22.09.2015 09:51 GÜNCELLEME 22.09.2015 09:51 GÜNCEL
Okullar ne zaman açılacak,  Okul açılma tarihi
Okullar ne zaman açılacak, Okul açılma tarihi

Okullar ne zaman açılıyor?  AK Parti Merkez Yürütme Kurulu, Genel Başkan ve Başbakan Davutoğlu başkanlığında toplandı. Davutoğlu, MYK toplantısı sonrası basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Davutoğlu, öğrencileri sevindirecek müjdeyi canlı yayında verdi. Okullar tatil olacağı zaman ve bilgiler. İşte okulların açılış tarihi…Ayrıntılar haberimizde.

OKULLAR 28 EYLÜL'DE AÇILACAK

Turizmlerin "Okullar geç açılsın" çağrısı üzerine Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ile birlikte Bakanlar Kurulu'na sunulan öneri kabul edildi.

Davutoğlu, okulların Kurban Bayramı sonrası yani 28 Eylül'de açılacağını açıkladı.

Bakanlığımıza bağlı her derece ve türdeki eğitim ve öğretim kurumlarında 2015 - 2016 Eğitim Öğretim yılının başlangıcı, 14 Eylül 2015 tarihi olarak belirlenmişti.

Ancak öğretmenlerimiz, velilerimiz ve öğrencilerimiz başta olmak üzere, eğitim camiamızın ve turizm sektör temsilcilerinin eğitim ve öğretim yılı başlangıç tarihinin Kurban Bayramı sonrasına ertelenmesine ilişkin yoğun talepleri gündeme alınarak yeni bir çalışma yapılmıştır.

Yapılan çalışma neticesinde Bakanlığımıza bağlı her derece ve türdeki eğitim öğretim kurumlarında 2015-2016 eğitim öğretim yılının başlangıç tarihi 28 Eylül 2015 olarak değiştirilmiştir.

Bu kapsamda;

1. Öğretmenlerimiz için 1 Eylül 2015 tarihinde başlayacak olan seminer ve meslekî çalışmalar, öğretmenlerimizin talepleri doğrultusunda istedikleri il ve ilçe müdürlükleri tarafından koordine edilecektir.

2. 14 - 18 Eylül 2015 tarihleri arasında yapılması gereken eğitim öğretim faaliyetleri dolayısıyla oluşacak boşluk, iş takviminde eğitim öğretim yılının sonuna eklenmiş, ders kesim tarihi 17 Haziran 2016 olarak değiştirilmiştir.

3. 21-22 ve 23 Eylül 2015 tarihlerinde yapılamayacak dersler için yıl içinde yoğunlaştırılmış telâfi programı uygulanacaktır.
4. Okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul ve imam hatip ortaokullarının beşinci sınıflarındaki öğrencilerin eğitim ve öğretime uyum programları da okulların açıldığı ilk hafta içinde eğitim öğretim süreci ile birlikte gerçekleştirilecektir.

5. Öğretmenlerimizin her eğitim öğretim döneminin başlangıcında aldığı eğitim öğretime hazırlık ödeneğine ilişkin takvimde herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Söz konusu ödenek bayram öncesi öğretmenlerimize ödenecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Okullarda kırtasiye malzemelerine dikkat!

Okulların açılmasına günler kala velileri okul alışverişi telaşı sardı. Toptan alışverişin yapıldığı yerlerde 30 TL’den 130 TL’ye kadar çanta ve çeşitli kırtasiye malzemeleri bulmak mümkün. Ancak ucuz fiyata alınan okul ürünleri, çocukların sağlığını tehdit edebiliyor.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, 119 uzman denetmen ile çeşitli illerde denetimlerde bulunarak sağlığa zararlı ürünleri satan firmaları tespit ediyor. Güvensiz ürün sattığı belirlenen firmalara ise para cezası kesiliyor. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü’nce geçtiğimiz yıl yapılan denetimlerde 47 firmanın 9 bin 49 ürünü denetlenmiş ve güvensiz olduğu tespit edilen 11 firmanın 2 bin 200 ürünü için 148 bin 237 TL idari para cezası kesilmişti. Bu yıl da bakanlık ağustos ayından itibaren başladığı denetimlerine devam ediyor.

Kırtasiye ürünlerinde kullanılan azo boyar ve fitalat adlı maddelerin çocuklar için zararlı olduğunu söyleyen denetim görevlisi mühendis Meral Karaaslan, en çok suluk ve beslenme çantalarının risk taşıdığını söylüyor. Ürün alırken üzerinde “CE” ve “EN 71” işaretlerinin ürünün güvenilir olduğu anlamına geldiğini kaydediyor. Velileri okul alışverişi konusunda uyaran Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) da alınan ürünün satıcı, üretici ve ithalatçı bilgilerinin kontrol edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Konfederasyon, yaptığı açıklamada, piyasadaki Çin malı ürünlerin sağlığı tehdit ettiğini ve süslü ürünlerin dış görünüşüne inanılmamasının altını çiziyor. Sağlıksız ürün almamaları konusunda velilere hatırlatmada bulunan NT Kurumsal İletişim Müdürü Serkan Bilikci de okul ürünlerinin sağlıklı, çevreci ve şiddet içermemesi gerektiğini söylüyor. Güvenilen yerlerden okul alışverişi yapılması konusunda uyarılarda bulunan Bilikci, “Bakanlıktan onaylı, CE ve İSO belgeli ürünlere raflarımızda yer veriyoruz. Tüketicilerin de bu anlamda hassasiyet göstermesini bekliyoruz. Lisanslı ürünlerde ayrıştırıcı işaret ve hologram kullanılıyor. Ancak yine sorun yaşamamak için en güvenilen ve en çok alternatifi bir arada bulacakları yerden okul alışverişi yapmalarını tavsiye ediyoruz.” cümlelerini kullanıyor.

Velilerin kalite sorgulamalarını yürüten merkezlerce onaylanmış ürünler almaları konusunda vurgu yapan İstanbul Kırtasiyeciler Odası Başkanı Yavuz Tekçe, “Bu sayede basit ve ucuz ürünlere olan talep de azalacaktır. Kırtasiye malzemesi alırken mutlaka TSE damgalı ve yaş grubuna uygun ürünler tercih edilmelidir. Ucuz ürünlerle çocuğunuzun sağlığını tehlikeye atmayın.” diye konuşuyor.

Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Orhan Şencan, renklendirici olarak kullanılan boyaların içeriğinde bulunan “azo” maddelerin kanserojen etkisi olduğuna dikkat çekiyor. Şencan, “Bu ürünlerde kullanılan fitalat adlı madde, cinsel gelişim problemleri, hormon yapısı, metabolizma ve büyüme düzensizliklerine sebep oluyor. Uçucu maddeler ise ciltte alerjik reaksiyonlara, gözlerde ve solunum yolunda tahrişe yol açıyor.” cümlelerini kullanıyor.

Okul sıralarındaki tehlikelere dikkat!

Uzmanlar, okul sıralarında çockuları bekleyen tehlikelere dikkat çekiyor. Özellikle sarılık, nezle, grip, kızamık, suçiçeği, kabakulak gibi hastalıkların okul sıralarında çocukları bekleyen tehlikelerin başında geldiği belirtiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Abdurrahman Yıldırım, okulların açılacağı bu dönemde ebeveynlerin bulaşıcı hastalıklar konusunda dikkatli olması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.

Uz. Dr. Abdurrahman Yıldırım, ebeveynlerin bulaşıcı hastalıklar konusunda bilinçli olması gerektiğini belirterek alınabilecek önlemler hakkında bilgi verdi. Hepatit A’dan korunmak için temizlik kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini belirten Yıldırım, “Hepatit A, bulaşıcı sarılık olarak bilinen birebir hijyen ile ilgili bir hastalıktır. Sarılık, çocuğun cildinde, gözünün beyazında sarılık olması şeklinde ortaya çıkmaktadır. Hepatit A sarılığı, halsizlik, bitkinlik, iştahsızlık bazen bulantı, kusma, ateş, karın ağrısı şeklinde kendini gösterebilir. Hepatit A sarılığı saptanan çocuğun en azından 2-3 hafta kadar dinlenmesi gerektiğine dikkat çekmektedir.” ifadelerini kullandı. Üst solunum yolu enfeksiyonunun belirtileriyle kabakulağın belirtilerinin karıştırılmaması gerektiğini aktaran Yıldırım, şunları kaydetti: “Kabakulak, aşısı olan bir hastalıktır. Hastalığın üst solunum yolu enfeksiyonu gibi başlayıp hafif bir burun akıntısı, hapşırma, öksürük, bazı çocuklarda boyunda veya kulak memesinin alt tarafında, çene köşesinde bir şişlik şeklinde bulgu verebilir.” Haftada en az 1 veya 2 kere yıkanmanın bit tehlikesini azaltacağını vurgulayan Yıldırım, “Bitlenme, okullarda sık görülen sorunlardan biridir. Bitten korunmak için haftada en az 1-2 gün yıkanması ve saçların kontrol edilmesi gerekir. Saça yapışan sirkeler görüldüğü takdirde hastanın mutlaka hekime götürülmesi ve mutlaka bir dermatoloji uzmanı tarafından tedavi edilmesi gerekmektedir.” şeklinde konuştu.Okulda öğretmenlerin el temizliğini her fırsatta vurgulaması, çocukların yakın temasının ve ortak eşya kullanmalarının önüne geçmesinin çok önemli olduğunu belirten Yıldırım, şöyle devam etti: “Hasta olan çocukların ailelerine haber verilmeli ve doktora gitmesi sağlanmalı, sınıflar sürekli havalandırılmalı, Sınıftaki öğrenci sayısı 20-30 olacak şekilde azaltılmalı, düzenli el, tırnak ve saç kontrolü yapılmalı, öğretmenler bu konuda eğitici konuşmalar yapmalıdır.”

"İYİ PİŞMEMİŞ ET TEHLİKE SAÇIYOR

"Bağırsak solucanı yani halk arasında ‘kurt, kıl kurdu, tenya, askaris’ adları verilen parazitlerin hijyen veya iyi pişmemiş etten yapılan yiyeceklerden, ağız veya dışkı yoluyla bulaştığını söyleyen Yıldırım, “Hastalık, karın ağrısı, iştahsızlık, gece uyurken ağızdan salya akması, diş gıcırdatma, uyurken popoyu kaşıma bulgularıyla kendini gösterebilir. Bu belirtileri yaşayan çocukların mutlaka doktora danışıp tedavi olması gerekir. El temizliği ve tırnakların kısa kesilmesinin de hastalığı bulaştırmamak açısından büyük önemi vardır.” dedi.

Okul alışverişinde çocuk sağlığına dikkat

Okulların açılmasına az bir zaman kala aileleri alışveriş telaşı sardı. Uzmanlar, çocukların sağlığı için formalardan çantalara ve kırtasiye malzemelerine kadar standartlara uygun olup olmadığının kontrol edilmesi gerektiğini vurguluyor.

İzmir Ekonomi Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Dr. Funda İfakat Tengiz, okul alışverişinde nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlattı. Alışveriş yaparken bilinçli tüketici davranışı göstermenin önemli olduğunu belirten Tengiz, "Okul alışverişi için öncelikle ihtiyaçların bir listesini yapmalı. Alışverişte ürünlerin güvenlik standartlarına uygun olarak üretilip üretilmediği kontrol edilmeli. Güvenlik standartlarına uygun olmayan ürünler, kullanıcılar için hijyen başta olmak üzere ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek riskler taşıyabilir. Ağır metaller, ciddi sinir sistemi rahatsızlıkları oluşturabilirken organik kimyasallar bağışıklık sistemi sorunlarına ve zararlı kimyasallardan kaynaklanabilecek kanser gibi hastalıkların ortaya çıkmasına yol açabilir." dedi.

'SEÇTİĞİNİZ ÇANTA OMURGAYI BOZMASIN'

Çocukların ihtiyaçlarının karşılanırken boy, kilo ve yaşlarının da dikkate alınması gerektiğini ifade eden Dr. Tengiz, kemik gelişimini tamamlamamış çocuklarda ağır ve dengesiz yük taşımanın omurga, kas ve eklem hastalıklarına yol açacağını söyledi. Özellikle çanta alışverişinde çanta boyutlarının çocukların taşıyabileceği kapasitede olmasına özen gösterilmesini isteyen Dr. Tengiz, "Çantanın kendisi hafif olmalı, mümkünse tekerlekli seçilmeli, sırt askısı geniş olmalı, askı tek taraflı değil, mutlaka iki kol için de bulunmalıdır. Gereğinden büyük çantaları taşımak zorunda kalan çocuklar, ciddi omurga eğrilikleri ve sırt ağrıları sorunları ile karşı karşıya kalmaktadırlar." diye konuştu.

'AYAKKABI VE FORMALARA DA DİKKAT EDİLMELİ'

Ayakkabı seçiminin de dikkat edilmesi gereken başka bir konu olduğunu ifade eden Dr. Tengiz, uygun boyutta olmayan ayakkabıların tırnak batması, çekiç parmak, nasır gibi hastalıklara sebep olabileceğini kaydetti. Dr. Tengiz, ailelere şu önerilerde bulundu: "Forma ve tekstil ürünlerinde pamuk ve kış ayları içinse yünlü ürünler tercih edilmelidir, çünkü bu tür doğal materyaller hem vücut ısısını dengeler hem terlemeyi önler hem de daha emicidir. Böylece soğukalgınlığı gibi hastalıklardan uzak durmak büyük oranda mümkün olacaktır. Aynı zamanda boyar madde içermeyen, içerse bile analizleri yapılmış ve kanserojen özelliği olmayan boyaların kullanılıp kullanılmadığına da dikkat etmek gerekir."

Okul masrafları vergiden nasıl düşülüyor?

2015-2016 eğitim ve öğretim yılının başlamasına kısa bir zaman kaldı.  Peki eğitim harcamaları vergiden nasıl düşülür?

2015-2016 eğitim ve öğretim yılının başlamasına ve ilk zil sesinin çalmasına kısa bir zaman kaldı. Aslında geçtiğimiz pazartesi (14 Eylül) günü ders başı yapılacaktı. Ancak Kurban Bayramının 24 Eylül’e denk gelmesi nedeniyle on gün sonra yeniden bayram tatiline girilecek olması ve turizm sektör temsilcilerinin de talebiyle okulların açılması Kurban Bayramı sonrasına (28 Eylül Pazartesi gününe) ertelendi.

Öğrenci ve velilerin okul alışverişine çıktığı bugünlerde biz de sevgili Şükrü Hoca’nın velileri ilgilendiren okul masraflarının beyan edilen gelirden indirilmesi ile ilgili 8 Eylül 2014 tarihli yazısı ile karşınızdayız.

“Okulların açılması, velilerin okul masraflarının da başlaması anlamına geliyor.
Masraflar sadece defter, kitap ve kıyafet değil, okul servis ücreti ile bazı özel okullara ve vakıf üniversitelerine yapılan ödemeleri de kapsıyor.

VERGİDEN DÜŞME

Hemen belirtelim; Vergiden düşme diye bir olay yok.

Yıllardır bu deyim yanlış kullanılır.

Okul masrafları vergiden değil, üzerinden vergi hesaplanan gelirden düşülebiliyor.

Çocukların okul masraflarına tanınan vergi avantajından yararlanabilmek, bazı koşullara bağlı.

Birincisi, kimin çocuğu olduğuna,

İkincisi çocuğun yaşına,

Üçüncüsü hangi okulda okuduğuna,

Dördüncüsü anne ya da babanın gelirine,

Beşincisi, yapılan harcamanın türüne ve kimlere ait olduğuna,

Altıncısı, çocuğun Türkiye’de okuyup okumadığına bağlı..

Çocuğunuz varsa ve okula ya da kursa gidiyorsa, aşağıda yazdıklarımızı okuyarak, durumunuzu değerlendirebilirsiniz.

KİMİN ÇOCUĞU VE KAÇ YAŞINDA?

Babası ya da annesi memur ya da işçi yani ücretli ise, çocuğun okul masrafları nedeniyle vergi avantajı yok. Bunlar, gelir vergisi beyannamesi vermedikleri için okul masraflarını gelirlerinden düşemiyorlar.

Okul masraflarının gelirden düşülmesi bakımından, yıllık gelir vergisi beyannamesi veren, gerçek kişilere (konfeksiyoncu, bakkal, mobilyacı, lokantacı, inşaatçı, ayakkabıcı, yedek parçacı, avukat, doktor, mimar, kira geliri, kâr payı, temettü beyan edenler gibi kişilere) vergi avantajı var. (Gelir Vergisi Kanunu Md.89/2)

HANGİ OKULA GİDİYOR?

Çocuğunuz devlet okuluna ya da vakıf üniversitesine gidiyorsa, okula yapılan ödeme  (örneğin vakıf üniversitesine ödenen 30 bin lira) için vergi avantajı yok. Çocuk, gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olan; anaokulu, kreş, ilkokul, lise vb. yere gidiyorsa, vergi avantajından yararlanılıyor.

Yurt dışında okuyan çocuklar için (Kıbrıs dahil) vergi avantajı yok. Yani bu okullarda okuyanların okul parası dahil hiçbir masrafı, gider olarak indirilemiyor.

HARCAMALARIN TÜRÜ

Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olan; her türlü eğitim ve öğretim kurumlarına, anaokulu, kreş gibi yerlere eğitim amacıyla yapılan ödemeler ile her türlü kitap (ders kitabı, hikaye, roman, bilimsel eser vb) ve kırtasiye harcamaları, okul servisi ve özel öğrenci yurtlarına yapılan ödemeler, beyan edilen gelirden indirilebilir.

İndirilebilecek eğitim harcamasının; mükellefe, eşine ve 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını tamamlamamış çocuklarına ait olması gerekiyor. ‘Eş’ deyimi ise, aralarında yasal evlilik bağı bulunan kişileri ifade eder. (Bkz. 23.10.2012 Tarih ve 2012/7 sayılı Gelir Vergisi Kanunu Sirküleri).

VERGİ AVANTAJI NE?

Gelir vergisi mükellefleri, yukarıda belirtilen eğitim harcamalarının tamamını, yıllık beyanname ile beyan edecekleri gelirden ‘o gelirin yüzde 10’unu aşmamak koşuluyla’ indirim konusu yapabilirler. Örneğin 120 bin TL gelir beyan eden ve çocuğu için 14 bin TL eğitim harcaması yapan bir konfeksiyoncu, bunun 12 bin TL’sini gelirinden indirebilir.
‘Vergi avantajı’ olarak sunulan bu uygulamadan, işçi ve memurların yararlandırılmayışı da bu konuda ciddi bir eksiklik olarak göze çarpıyor...”

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR