NATO'dan beklenen Türkiye açıklaması geldi

Polonya'nın başkenti Varşova'daki NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nden beklenen 'AWACS' kararı çıktı.

ABONE OL
GİRİŞ 09.07.2016 19:37 GÜNCELLEME 09.07.2016 22:20 GÜNCEL
NATO'dan beklenen Türkiye açıklaması geldi
NATO'dan beklenen Türkiye açıklaması geldi

Polonya'nın başkenti Varşova'daki NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nden beklenen 'AWACS' kararı çıktı. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, IŞİD ile mücadele kapsamında gönderilecek AWACS erken uyarı ve gözlem uçaklarının uluslararası ve Türkiye hava sahasında uçacağını ve böylelikle Suriye ve Irak'ın hava sahasını da izleyeceğini söyledi.

Polonya'nın başkenti Varşova'da NATO üyesi 28 ülke ve ortak ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren zirvenin ikinci gününde NATO Kuzey Atlantik Konseyi Toplantısı düzenlendi.

Stoltenberg, toplantı sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada Suriye ve Irak'taki krizlerden en fazla etkilenen Türkiye'ye güvenlik kaygıları konusunda NATO'nun teminat verdiğini söyledi.

Türkiye hava sahasında uçan AWACS uçakları, İspanya ve İtalya'nın gönderdiği Patriotlar ve SAMP/T tipi füze savunma sistemlerinin bulunduğunu ifade eden Stoltenberg, Türkiye ile yakından çalıştıklarını belirtti.

Stoltenberg, IŞİD ile mücadele kapsamında gönderilecek AWACS erken uyarı ve gözlem uçaklarının ise uluslararası ve Türkiye hava sahasında uçacağını ve böylelikle Suriye ve Irak'ın hava sahasını da izleyeceğini ifade etti.

ERDOĞAN TERÖRLE MÜCADELENİN ÜZERİNDE DURDU

NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Varşova’daki toplantılarda üzerinde durduğu önemli konuların başında, terörle mücadele ve Suriye'deki savaştan kaynaklı Türkiye'ye yönelik tehditlerin minimize edilmesine ilişkin alınabilecek tedbirler yer aldı. Erdoğan'ın Almanya Başbakanı Angela Merkel ile ikili görüşmesinde, Almanya Parlamentosunda kabul edilen Ermeni tasarısından Türkiye'nin duyduğu hayal kırıklığı ve rahatsızlık dile getirildi.

Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından alınan bilgiye göre, Galler'de 2014'te gerçekleştirilen NATO zirvesinin ardından güvenlik ortamında yaşanan ciddi değişikliklere nasıl adapte olunacağı, Polonya'daki NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nin ana gündemini oluşturdu.

Zirvedeki oturumlarda, güvenlik ortamında yaşanan ciddi değişikliklere karşı ittifakın işlevsel ve etkin olmasına yönelik konular ele alındı. Rusya'nın konumu, terörizm, göç, mülteciler, siber güvenlik gibi konuların detaylı şekilde değerlendirildiği zirvede, Afganistan, Ukrayna, Karadeniz ile Baltık bölgelerindeki güvenlik ve istikrar durumu da ele alındı.

Toplantılarda ittifakın doğu ve güney kanatlarıyla ilgili konular öne çıkarken, doğu kanadındaki ülkelerin güvenlik durumuyla güney kanadında Suriye'deki savaş, mülteciler, terör gibi konular görüşüldü.

Ulus devlet kaynaklı tehdit algıları üzerine kurulu NATO'nun güvenlik konsepti, artık terör örgütleri gibi devlet dışı kaynaklardan gelen tehditlere de cevap verilmesini içeren yeni döneme girdi. Bununla ilgili neler yapılacağı, ülkelerin üzerine düşen görevleri nasıl yerine getireceği de zirvede ele alındı. Zirvede savunma yatırımlarının yüzde 2 hedefine çekilmesi konusu da yeniden gündeme getirildi.

NATO’NUN AÇIK KAPI POLİTİKASI

NATO'nun açık kapı politikasının devam ettirilmesi konusunun da ele alındığı zirvede, bu politikayı destekleyen Türkiye, Karadağ'ın zirveye katılmasından duyduğu memnuniyeti de ifade etti. Türkiye tarafından, üyelik sürecini en ileri noktaya getiren Karadağ'ın ittifaka katılmasıyla ilgili sürecin tamamlanmasına yönelik gerekli desteğin verileceği de belirtildi. Türkiye, üyelik süreci gündemde olan Makedonya, Bosna Hersek ve Gürcistan ile süreçlerin de kendi dinamikleri içinde tamamlanması noktasında desteğini ifade etti.

Rusya'nın da zirve kapsamında gündeme geldiğini dile getiren kaynaklar, "Bizim yaklaşımımız, baştan beri, Rusya bölgenin önemli bir ülkesi fakat küresel terörle beraber ortaya çıkan güvenlik tehditlerine cevap oluşturabilmek anlamında Rusya ile de diyalog ve caydırıcılığı eş zamanlı olarak götürme esaslı bir yaklaşımımız var ki bu genel olarak şu anda ittifak içinde de kabul edilmiş bir bakış açısı. İlaveten angaje edilmesi, yani Rusya ile terör vesaire diğer konularda ortak mücadele edilmesi konusunda da bir görüş birliği içindeyiz. Bunu da Cumhurbaşkanımız hem genel oturumda hem de akşam yemeğindeki sunumlarında bu konulara etraflıca değindi" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın zirve kapsamında üzerinde durduğu önemli konuların başında, terörle mücadele ve Suriye'deki savaştan kaynaklı Türkiye'ye yönelik tehditlerin minimize edilmesine ilişkin alınabilecek tedbirler yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sorumluluk ve yük paylaşımı konularını tekrar dile getirirken, Türkiye'nin, Suriye'deki savaşın sona erdirilmesi, mülteci krizinin çözülmesi, IŞİD ve benzeri terör örgütlerine yönelik etkin mücadele edilmesine yönelik NATO üyesi ve diğer ortak ülkelerden beklentilerini belirtti.

Ayrıca terör örgütü PKK'nın faaliyetleri de güçlü şekilde ifade edilirken, PKK tehdidiyle mücadelenin terör örgütü IŞİD ile mücadele kadar önemli olduğu vurgulandı. Terör örgütü PKK'nın Suriye uzantılarının Türkiye ve Suriye açısından yol açtığı güvenlik tehditlerine de vurgu yapılarak, bütün terör örgütleri ve tehditlerine karşı ortak mücadele konusunda imkan ve kabiliyetlerin nasıl artırılabileceği konuşuldu.

YOĞUN İKİLİ GÖRÜŞME TRAFİĞİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve sırasında birçok ikili görüşme de gerçekleştirdi. Zirvenin ilk gününde Ukrayna, Finlandiya, Bosna Hersek ve Azerbaycan devlet başkanlarıyla ikili görüşmelerde bulunan Erdoğan, ikili temaslarını zirvenin ikinci gününde de sürdürdü. Almanya Başbakanı Merkel ve İngiltere Başbakanı David Cameron ile zirvenin ikinci gününde bir araya gelen Erdoğan, Kanada, Bulgaristan, İtalya, Fransa, Litvanya, ABD başkanlarıyla da ayaküstü görüşmeler gerçekleştirdi.

Ukrayna ile görüşmede, iki ülke arasında son dönemde geliştirilen ivmenin devam ettirilmesinde, ekonomik, siyasi, ticari konularda iş birliğinin artırılmasında mutabık kalındı. Azerbaycan görüşmesinde ikili ilişkilerin yanı sıra Yukarı Karabağ sorununun çözümüyle ilgili gelinen son nokta ele alındı. Bosna Hersek ile görüşmelerde hem ikili ilişkiler hem de Bosna Hersek'in NATO üyeliği gündeme geldi.

Erdoğan, Hırvatistan Başbakanı Tihomir Oreskoviç'in yanı sıra Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile de ayaküstü bir araya geldi. Olumlu geçen görüşmelerde, yürüyen projelerin hayata geçirilmesi, Ege'de olabilecek muhtemel sorunların önüne geçilmesiyle ilgili temasların devam ettirilmesi konuları ele alındı. Karşılıklı ziyaretlerin sürmesi konusunda mutabık kalınırken, Kıbrıs konusunda yakalanan iyi ivmenin devam ettirilmesi de dile getirildi.

Erdoğan'ın İngiltere Başbakanı Cameron ile görüşmesinde İngiltere'deki referandumda alınan AB'den çıkma kararı da ele alındı. İngiliz halkı tarafından alınan karara saygıyı ifade eden Erdoğan, karardan duydukları üzüntüyü de dile getirdi. Görüşmede, Cameron'ın görevini bırakma kararı da gündeme geldi. Türkiye ve İngiltere arasındaki ikili ilişkilerin yoğun şekilde devam edeceği de görüşmede vurgulandı.

Erdoğan'ın Almanya Başbakanı Merkel ile görüşmesinde de NATO konuları etraflıca ele alındı. Türkiye-AB anlaşmasının ulaştığı noktadan duyulan memnuniyetin ifade edildiği görüşmede, Merkel, Türkiye'ye bu süreçte üstlendiği yükten dolayı teşekkür etti. Almanya Parlamentosunda kabul edilen Ermeni tasarısının da gündeme geldiği görüşmede, Türkiye'nin tasarıdan duyduğu hayal kırıklığı ve rahatsızlık yinelendi. Merkel de söz konusu kararın Türkiye-Almanya arasındaki ilişkilere gölge düşürmemesi için gerekli hassasiyeti göstereceklerini ifade etti.

EURO 2016 DA GÜNDEME GELDİ

Önemli konuların ele alındığı bu görüşmelerde futbol da gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, EURO 2016'daki başarısından dolayı Fransa'yı tebrik ederken, Merkel'e ise üzüntülerini ifade ederek, "İyi bir maç oldu, ama Fransa kazandı, artık pazar günü hep birlikte göreceğiz." değerlendirmesinde bulundu. Futbol, Erdoğan'ın Portekiz Başbakanı Antonio Costa ile görüşmesinde de gündeme geldi.

STOLTENBERG İLE GÖRÜŞME

NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nde terör konusu ve Suriye kaynaklı tehditler hem Türkiye hem de diğer bazı ülkeler tarafından dile getirildi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gerçekleştirdiği ayaküstü görüşmede, Türkiye'nin hassasiyetlerinin farkında olduklarını ve müttefiklerin Türkiye'nin savunmasına daha fazla katkı vermesi konusunda kendisinin de gerekli girişimlerde bulunduğunu ifade etti. Stoltenberg, bu konudaki istişare ve telkinlere devam edeceğini de belirtti.

Stoltenberg'in basın toplantısında, IŞİD ile mücadelede AWACS'ların da bölgede kullanılacağına yönelik açıklaması kaynaklar tarafından, "bir adım, ama yeterli değil" diye nitelendirildi. Orada daha fazla güvenlik çemberi oluşturulmasının sadece Türkiye'nin değil, aynı zamanda NATO'nun da güvenliği anlamına geldiği vurgulandı.

Zirve kapsamındaki görüşmelerde, terörle mücadele konusunda ortak hareket edilmesi gerektiği, Avrupa'nın güvenliğinin de aslında Türkiye sınırlarında ve ötesinde başladığı konusunda fikir birliği de ortaya çıktı. İttifakın bu konuda nasıl hareket edeceği ve ülkelerin ne katkı vereceği de gelecekte görülecek.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve sırasında İtalya Başbakanı Matteo Renzi ve Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile de ayaküstü sohbet etti.

Zirvede, Karadeniz'de yeni güvenlik yapısının nasıl oluşturulacağı konusunda da görüşmeler yapıldı.

OBAMA GÖRÜŞMESİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama ile de ayaküstü kısa bir görüşme gerçekleştirdi. Erdoğan, ABD'de yaşanan olaylarla ilgili taziye ve üzüntülerini dile getirirken, olayların büyümemesine yönelik temennisini Obama'ya iletti.

Zirvede birçok lider, NATO'nun güney kanadını koruyan Türkiye'nin terörden, mülteciler konusuna kadar yüklendiği yükü dile getirdi.

Afganistan konusunun da ele alındığı zirvede Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afgan liderlerle de bir araya geldi. Afganistan tarafından Türkiye'ye teşekkür edilen görüşmede, Afgan tarafı talep ettiği sürece, Türkiye'nin orada askerlerini ve diğer personelini tutmaya devam edeceği belirtildi. Türkiye'nin Afganistan'daki gayrimuharip olan misyonunu devam ettirileceği de ifade edildi.

YORUMLAR 25 TÜMÜ
  • kartal34 8 yıl önce Şikayet Et
    bu nato denilen örgütten türkiye ye fayda gelmez bunların içinde olmakransa dışında olmak daha hayırlıdır bizim siyasetçiler gidip görüşüp geliyorlar istediğimizi aldık diye aradan bir süre geçiyor bizim iktidarlar yine boşa kürek çekiyor nato yine aynı nato kendi bildiğini okuyor türkiye olarak bizden onların uşaklığını yapıyoruz yıllardır böyle akartı geldi diye değişmedi bu gittikçe kötüye gidiyor....hayırlısı
    Cevapla
  • ahii 8 yıl önce Şikayet Et
    önemli olan izlemeye katılan o casusu uçakların kimin kontrolunde olduğu eğer yine emerika kontrolünde kalacaksa türkiyenin aleyhine olacaktır. yıllarca yanlış istihbarat ile boş dağları bombalamadık mı amerika istihbaratıyla bu nedenle kendi uydumuz kendi ihalarımız ve istihbaratımız yegane dayanağımız olmalı
    Cevapla
  • misafir 8 yıl önce Şikayet Et
    tabi tabi sömürmek için türkiyeye ihtiyacmız var diyemiyorlar 2 yüzlü çakallar
    Cevapla
  • Neyzen 8 yıl önce Şikayet Et
    Nato ve BM Bosna Savaşında ölmüştür bunların sözüne güven olmaz
    Cevapla
  • Mikail 8 yıl önce Şikayet Et
    Hayırlısı olsun
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR