Sabah namazı devrimleri büyük bir coşkuyla başladı

"Yolumuz İslam, yaşasın vatan" sloganı ile Üsküdar Mihrimah Sultan Camii'nde bir araya gelen gençler, senenin ilk Sabah Namazı Devrimi programında 15 Temmuz ruhunu ve ümmetin 6 yıldır kanayan yarası olan Suriye'yi işledi. 

"HEPİMİZ HALİL KANTARCI'YIZ"

Sabah namazının kalabalık bir cemaatle idrak edilmesinin ardından cami avlusunda toplanan kalabalık, sık sık tekbirler ve salavatlar getirerek; "Hepimiz İslam'ın askerleriyiz", "Kanımız aksa da zafer İslam'ın", "Cenk, cihad, şehadet", "Hepimiz Halil Kantarcı'yız" ve son olarak da "İslam canımız, feda olsun kanımız" sloganlarını attı. 

"15 Temmuz gecesinin ruhu İslam'dır"

Kürsüye ilk olarak Gazeteci - Yazar Adem Özköse çıktı. 15 Temmuz gecesi Şehitler Köprüsü'nde yaşadıklarını anlatan Adem Özköse, konuşmasının devamında "Türkiye'mizi ve Anadolu'muzu bu alçaklara teslim etmeyeceğiz" dedi. Özköse'nin konuşması şu şekilde:

"15 Temmuz'dan sonraki süreçte, içinde bulunduğumuz Mihrimah Sultan Camii'ne birçok şehit kardeşimizin hayatta iken geldiğini öğrendik. Birçok gazi ile burada sabah namazında buluşmuşuz. Bunu, hem şehit ailelerini ziyaret ettiğimizde hem de gazilerle sohbet ettiğimizde öğrenmiş olduk. Görüştüğümüz gazilerimiz, ‘siz bizi tanımazsınız ama biz sizin sabah namazları programlarına, Mihrimah Sultan Camii'ne geliyorduk’ dediler. Bu bizlere bir kez daha şunu öğretti: şehadet bir yaşam tarzıdır. Eğer yolunuz camilerden geçiyorsa, eğer yolunuz sabah namazlarından ve İslam kardeşliğinden geçiyorsa, Rabb'im de sizi şehadet gibi bir Müslümanın bu dünyayı terk ederken alabileceği en büyük nişanla sizi katına alıyor. Rabb'im hepimizin canını bu şekilde alsın inşallah. 

"Cesaretiniz varsa gelin"

Kardeşler, 15 Temmuz gecesi bu ülke için, bu millet için bir milattır. 15 Temmuz gecesinin ruhu İslam'dır. O gece insanlar, tekbirler getirerek, salavatlar getirerek ve "Ya Allah Bismillah Allah'u Ekber!" diyerek tankları, tüfekleri, uçakları teslim aldılar. 15 Temmuz gecesi, "Kanımız aksa da zafer İslam'ın" diyenlerin zaferidir.

Eğer tekrar, 15 Temmuz gecesi gibi bir kalkışmayı düşünen varsa, buradan herkese sesleniyorum: cesaretiniz varsa gelin! Eğer sizlere tıpkı İstanbul'u 15 Temmuz gecesi nasıl dar etti isek, tekrar dar etmezsek namerdiz. Cesaretiniz varsa gelin."

"Acaba bize de nasip olur mu şehadet?"

Gazeteci - Yazar Özköse'nin ardından kürsüye 15 Temmuz Darbe Girişimi esnasında Çengelköy'de şehit düşen Halil Kantarcı'nın ağabeyi Murat Kantarcı çıktı. Kardeşi ile gurur duyduğunu belirten Kantarcı, toplanan kalabalığın şehit Halil Kantarcı'nın bereketi olduğunu söyledi. Kantarcı'nın konuşması şu şekilde: 

"Buraya gelirken aklıma şu geldi. Halil'in sosyal medyada dolaşan son konuşması var. O konuşmayı burada yapmıştı kardeşim. Şimdi bende burada konuşmaya gelince Adem Özköse'ye söyledim. 'Acaba bize de nasip olur mu şehadet?' dedim. O da, 'abi çok insan konuştu orada ama bu iş nasip işi' dedi. Rabb'imden niyazım bizleri de şehit olarak yanına alması. 

Halil'le şehit olmadan on dakika önce konuşmuştum. 'Halil istersen eve çık, çocuklarını yalnız bırakma' dedim. Halil de bana 'sen eve çıkarsan, ben eve çıkarsam ne olacak bu vatanın hali' dedi. Ve nihayetinde de eve gitmedi zaten. Allah ondan razı olsun. Kardeşimle gurur duyuyorum. Arkadaşları ile gurur duyuyorum."

"Allah bir gün bize de şehadeti nasip edecek"

Son olarak kürsüye Siyer Vakfı Başkanı Muhammed Emin Yıldırım çıktı. Duygu yüklü bir konuşma gerçekleştiren Yıldırım, "Rabb'im o şehitlerin o güzel rızıklarından bizleri mahrum bırakmasın inşallah" dedi ve ekledi:

"Evet, bu meydanda şehitler var. Ama bu meydanda şahitler de var. Şehitler gittiler, sözlerini yerine getirerek gittiler. İnşallah siz - biz şahidiz ve sıramızı bekliyoruz. Allah bir gün bize de nasip edecek. İnşallah bir gün bu bedenleri biz de Allah yolunda kurban edeceğiz. İnşallah biz de o güzelliğe erişeceğiz. 

Allah, nasıl ki kendi için kurban kesilince kusursuz olanları kabul ediyorsa, şehitleri de kusursuz olanlardan seçti. Eğer bize nasip olmamışsa şehadet, işte o kusurumuzdandır. Şimdi Halil Kantarcı'nın da ruhaniyeti burada iken, bütün şehitlerimizi de şahit tutarak, Rabb'imize şu sözü vermeliyiz: Allah'ım bize o nasip olmadı ama bir kez daha yaşatacaksan bize o meydanı, bir kez daha bize şehadeti sağlayacaksan, şu Sabah Namazı Devrimi'ni başlatan gençler ve biz de onların içinde buna adayız. Bizi de yoluna kurban kabul et, bizi de o kervana kat ya Rabbi."

Eller semada, diller duada

Program sonunda eller, Azam Kurulay Hocaefendi imametinde semaya kaldırıldı ve Müslümanlar arasındaki ihtilafların ittifaka dönüşmesi için edilen duaya "Amin" denildi. "Zalimlerin ellerindeki imkanları Mücahidlere ganimet eyle Ya Rabbi" duası da Hocaefendinin yaptığı dualar arasındaydı. Halepli Müslümanların bir an önce huzura kavuşması için de ayrıca dualar edildi.

Program, yapılan konuşma ve atılan sloganların ardından sonra erdi. Bir sonraki sabah namazı programı Sabah Namazı Devrimi Twitter hesabı üzerinden ilan edilecek.