İstanbul'da Ak Parti ile CHP arasında ne kadar fark kaldı? İşte son oy oranları..

İstanbul’daki seçimlere yapılan itirazların ardından oyların yeniden sayılmasıyla fark hızla düşüyor. İlk sonuçlara göre İstanbul’da Ak Parti'en Binali Yıldırım’ın oyu CHP’den Ekrem İmamoğlu’nun oyundan 29 bin oy daha azdı. Fakat oyların yeniden sayılmasıyla bugün itibari birlikte aradaki fark 14 binin altına düştü. CHP tarafından Yüksek Seçim Kurulu’na yapılan onca itiraza rağmen oylar ilçe ilçe sayılmaya devam ediyor. 17 ilçenin 22 seçim bölgesinde geçersiz, birinde ise oyların tamamı yeniden sayıldı.15 ilçede geçersiz, 8 ilçede ise oyların tamamının sayımı devam ediyor. İşte İstanbul cephesindeki son dakika oy farkı…

SON OY RAKAMLARI AÇIKLANDI!

Tespit edilen usülsüzlüğün ardından, AK Parti'nin 39 ilçede yaptığı itirazlar sonrası sayımların yüzde 70'i sona erdi.

Oyların yeniden sayılmasıyla fark, 14 bin'e kadar indi.

İSTANBUL'DA SEÇİMİN TAMAMI USULSÜZ

SORU: AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz, İstanbul’da tüm oyların sayılması için YSK’ya başvuracaklarını söylemişti. Değerlendirme alabilir miyiz?

Usulsüzlükler tabi bazı değil, neredeyse bütünü usulsüz. Böyle bir durum olduğu için bu yola başvuruluyor. Daha önce de ifade ettiğim gibi bu işin seçim süreci bitti. Bundan sonraki süreç bunun yargı sürecidir. Yargı sürecinde de bu işin patronajı biliyorsunuz YSK’dır. Burada YSK özellikle tüm siyasi partileri, bu sadece AK Parti’ye ait bir şey değil. Bizler, bize gönül vermiş tüm halkımızın özellikle demokratik haklarını kullanma noktasında onların hukukunu da bizim yine koruma mecburiyetimiz var.

ORGANİZE BAZI SUÇLAR İŞLENDİĞİNİ GÖRÜYORUZ

Çünkü biz burada organize bazı suçların işlendiğini gördük, görüyoruz diyorlar. Bizler de siyasi parti olarak örgütlü bazı eylemlerin yapıldığını tespit etmiş durumdayız. Zaten YSK’ya giderken biz bu belgelerle, bilgilerle hatta hatta televizyon, kamera tespitleri var. Bütün bu tespitlerle beraber nerede, nasıl ne gibi yolsuzluklar yapılmış? Boş arazide, tarlalar adres olarak gösterilmek suretiyle, bundan daha delillendirilmiş bir şey olabilir mi? Bu adımı atacağız. Ortada 320 – 330 bin civarında geçersiz oy var. E bunun sayımını yapamayız diyorsanız o zaman bunun ötesinde bir şey var. yapılabilecek hukuk içerisinde bir şey var. Bizim de YSK’dan beklemek en tabii hakkımızdır. Geçmişte Yalova’da Ağrı’da bunların örnekleri var. Dünyada bırakın itirazları, Amerika’da yüzde 1 gibi bir sıkıntılı oy miktarı olsa bakıyorsunuz erken seçime gidiyor orada. Veyahut da erken demeyeyim, yeniden seçime gidiyor.

13-14 BİN FARKLA SEÇİMİ KAZANDIM HAVASINA GİRMEYE HAKLARI YOK

Şimdi 10 milyonu aşkın seçmenin olduğu İstanbul’da kalkıp da 13-14 bin farkla bir seçimi kazandım havasına kimsenin girmeye de hakkı yoktur. Çünkü İstanbul’da bu işin çok daha huzurlu olabilmesi için burada hakikaten bütün yasal olarak müracaat edilmesi gerekli itiraz mercileri neresidir? İlçe, il seçim kurulu. Bir üstü YSK’dır. Bu itirazlar biter çıkan netice de başımız gözümüz üstüne deriz. Olay bu kadar basit.

"BU SÜREÇ YARGI GÖZETİMİNDE GERÇEKLEŞİYOR VE HER PARTİNİN TEMSİLCİSİ DE ORADA BULUNUYOR"

Şu anda işleyen bir yargı süreci var. Bu, bütün partilerin yasal hakkıdır ve her parti bu hakkı kullanıyor. Biz de bu hakkımızı kullanıyoruz. Yine bu hak, son derece şeffaf ve son derece aleni bir şekilde işliyor ve yerine getiriliyor.

Mesela tüm bu süreçler yargı gözetiminde yapılıyor. Bu süreçler işlerken aynı zamanda her partinin temsilcisi de orada bulunuyor. Gözlemci olarak o sayıma katılıyor.

"SEÇİMLER 1 GÜNDE BİTİYOR DA, BU SÜREÇ NEDEN BU KADAR UZUYOR" SORUSU

Zaman zaman soruluyor. "Seçimler bir günde yapılıyor da, bu iş neden bu kadar uzuyor" diye. Seçim günü 31 bin sandığın her birinde sandık kurulu vardı ve hepsini ayrı ayrı kişiler sayıyordu. Oysa şimdi bu işi sandık kurulları değil, seçim kurulları yapıyor ve bütün sandıkları tek bir kurul sayıyor. Onun için iş uzuyor.

"SÜREÇ BİZİ HAKLI ÇIKARMAYA DEVAM EDİYOR"

Biz, ilk günden beri bir takım hata, suistimal ve usulsüzlüklerin olduğundan bahsediyoruz. Süreç, bizi haklı çıkarmaya devam ediyor. Hatta CHP bile artık kabul etmiş gibi görünüyor. Her şey kamuoyunun karşısında cereyan ediyor.

BİNALİ YILDIRIM AÇIKLADI!

Karşılıklı itiraz yapıyorlar. Bunlar değerlendiriliyor. Bir yandan da sayımlar devam ediyor. Daha önce de ifade ettiğim gibi şu anda beklemekten başka yapacak faaliyet yok. YSK bütün bu süreci yönetecek. Daha sonra da kararını açıklayacaktır.

"ARADAKİ FARKIN AZALDIĞINI GÖRÜYORUZ"

Değişik ilçelerde sayımlar devam ettiği için sürekli değişkenlik gösteriyor. Ama belirli oranda aradaki farkın azaldığını görüyoruz.

Detay çalışmaları ilçelerdeki seçim kurullarının teşkil ettiği heyetler yapıyorlar. Bu detayları güncel olarak benim aktarmam doğru olmaz. Sağlıklı da olmaz. Sadece söyleyeceğim şudur. Her şey yasalara uygun olarak çalışmalar devam ediyor. Bir yandan eksiltilmişler, kaydırmalar YSK tarafından yapılıyor. Bir yandan da yeniden sayımla ortaya çıkan rakamlar işleniyor. Bu çalışmalar bitinceye kadar bu devam edecek.

Şu anda işlem bitmeden bir şey söylemem doğru olmaz. Çünkü işin sahibi YSK’dır.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ''TELAŞA GEREK YOK''

Cumhurbaşkanı Erdoğan cuma namazı sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunuyor.

Olayın mahkeme süreci var. Bu işin 3 basamağı var. ilçe, il ve yüksek seçimkurulu var. YSK bu sürecin patronudur. Nihai kararı onlar verecektir. Sağolsun ağzı olan konuşuyor. Belli kariyeri olanlar da konuşuyor. Ben damdan düşerek geldim. Ben il ve ilçeden milletvekili seçilerek geldim ama YSK'nın kararı sonrası seçilemedim. Her parti itiraz sürecini çalıştırıyor. Şu anda Türkiye'de 30 tane Büyükşehir Belediyesi'nin 15'ini biz, 1 tanesini MHP aldı. Onlar da 14 tanesini aldı. Cumhur İttifakı olarak yüzde 53.3'tür. ABD ve Avrupa'nın önce hadlerini bilmesi lazım. Cumhur İttifakı ilçe belediyelerin yüzde 70'ini almıştır. 

Millet Cumhur ittifakına gönlünü vermiştir. İstanbul'da 39 belediyenin 25'ini Cumhur İttifakı aldı. Meclis üyeliklerinde keza Cumhur ittifakı çok önce. Alınacak kararlar Meclis'ten geçecek. 

Telaşa gerek yok. Ben bu ülkenin Cumhurbaşkanı ve AK Parti'nin Genel Başkanıyım. Bu ikisini beraber yürütmek zorundayım. Bu seçimlerin nihai kararını YSK verecektir. Yüksek Seçim Kurulu kararını verince iş neticelenecektir. 

MALTEPE'DE TÜM SANDIKLAR YENİDEN SAYILACAK

Özel başvurusunda, eksik inceleme neticesinde verilen kararın karmaşaya yol açtığı, bu nedenle İstanbul İl Seçim Kurulunun 3 Nisan tarihli kararının kaldırılarak Maltepe 2. İlçe Seçim Kurulunun 2 Nisan tarihli iki kararının gereğinin devam ettirilmesine karar verilmesini istedi.

Talep üzerine toplanan YSK, Maltepe 2. ilçe Seçim Kurulunca tüm oyların sayımına fiilen başlanmış olması nedeniyle İstanbul İl Seçim Kurulunun 3 Nisan 2019 tarihli kararının kaldırılmasına, Maltepe 2. ilçe Seçim Kurulunca tüm sandıklarda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine ait oy pusulalarının tümümün sayılmasına karar verdi.

YSK BAŞKANI AÇIKLADI!

"Seçimin sona ermesinden itibaren yargıya ilişkin görevimiz başladı. Şikayetlerle ilgili toplanıp karar veriyoruz. Parti temsilcileri de karar verme sürecindeki toplantılarımızda hazır bulunuyor. Kurul, önüne gelen dosyaları bir an önce sonuçlandırıyor, bu süreç devam ediyor. Yargı süreci içinde hakimler baktıkları davalarla ilgili açıklama yapmazlar. Benden her bir dosya için haber beklemeyin. Daha önce de belirttim. Yargı sürecinde diğer konularda detay verdiğim halde yargı sürecinde herhangi bir açıklama yapmayacağım. Benden detaylı bilgi istemeyin, vermem doğru değil yargı sürecine saygısızlık olur."

13 NİSAN'DA AÇIKLANACAK

31 Mart seçimlerini kazanan adayların 13 Nisan’da YSK tarafından açıklanması bekleniyor.

AK PARTİ: BİNALİ YILDIRIM ÖNE GEÇMEK ÜZERE...

İLÇE İLÇE SONUÇLAR İÇİN TIKLAYINIZ

HAMZA DAĞ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, kişisel Twitter hesabından önemli bir bilgi paylaştı.

Dağ şu ifadeleri kullandı:

"Bayrampaşa’da geçersiz oylar sayılıyor.Ge çersiz sayılan oylardan her sandıkta en az iki tane Akparti hanesine yazılıyor.Makas daralıyor artıya geçmeye çok az kaldı inşaallah"

12 İLÇEDE DURDURULMASINI TALEP ETTİ

Oyların yeniden sayılmasından rahatsız olan CHP İstanbul İl Başkanlığı, İstanbul İl Seçim Kurulu'na başvurarak İlçe Seçim Kurulları tarafından verilen 'oyların yeniden sayılmasına' ilişkin kararların 12 ilçede durdurulmasını talep etti.

CHP'nin başvurusunu değerlendiren İstanbul İl Seçim Kurulu, itirazların reddine karar verdi. Böylece CHP'nin oy sayımlarını durdurma girişimi bir kez daha boşa çıktı.

Bilindiği gibi, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nın 7 ilçedeki oy sayımlarını durdurma girişimi dün İstanbul İl Seçim Kurulu tarafından kabul edilmiş, daha sonra Yüksek Seçim Kurulu olağanüstü toplanarak bu kararın kaldırılmasına hükmetmiş, oy sayımları yeniden başlamıştı.

OY FARKI ERİYİNCE İMAMOĞLU KUTLAMALARI İPTAL ETTİ!

YSK mazbatasını almadan kendini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ilan eden Ekrem İmamoğlu, İzmir'deki kutlamaya katılmayacak.

CHP'nin İzmir adayı Tunç Soyer, Twitter hesabından kutlamanın iptal edildiğini duyurdu. Soyer, "Yarın saat 18.00’da Sayın Ekrem İmamoğlu ile yapılması planlanan halk buluşmamız Sayın İmamoğlu’nun İstanbul’daki yoğun gündemi nedeniyle ertelenmiştir. Kutlama buluşmamızın tarihi kısa sürede yeniden paylaşılacak. Anlayışınız için çok teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.

TUNÇ SOYER DE İBB BAŞKANI İFADESİNİ KULLANMIŞTI

Daha seçim süreci devam ederken, oylar yeniden sayılırken Ekrem İmamoğlu kendini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ilan etmişti. İmamoğlu, Anıtkabir'e giderek oldubitti ile özel defteri de 'İBB Başkanı' sıfatını kullanarak imzalamıştı. Tepkiler sürerken bu kez Tunç Soyer, İmamoğlu'nun İBB Başkanı olarak İzmir'de mitinge katılacağını duyurmuştu. Tunç Soyer gece saatlerinde geri adım attı.

KÜRSÜYE VURA VURA SÖYLEDİ: BENİM VİCDAN VE NAMUS BORCUMDUR

Sayın İmamoğlu'nun bu gerçeği görmesi, kabul etmesi gerekir. Ben ilk gün açık bir şekilde söyledim, mazbata kime verilirse başkan odur. Şimdi soruyorum, Ekrem İmamoğlu elinde mazbatan var mı? Sağa sola gitmenin, yazı yazmanın ne anlamı var? Bu karar YSK tarafından açıklanacaktır. Bu herkese zarar verir, adayın kendisine zarar verir. İstanbul gibi bir kentte herkesin sorumlu davranması ve teenni içinde hareket etmesi gerekir. Bir sabırsızlık hali vardır. Bir an önce mazbatamı verin. Sanki benim iki katım oy almış, seçimi kazanmış da, sanki biz üç beş gün zaman kazanmak için pozisyon alıyoruz. Bunu şiddetle kınıyorum. İstanbul halkının bize oy versin, vermesin her oyun doğru yere gittiğini tespit etmek benim vicdan ve namus borcumdur. Sonuç ne olursa olsun, ben kimin kazandığına bakmıyorum. Verilen oyun zayi olmaması için sorumluluk taşıyorum. Böyle bir görevim var. Oyun yerini bulduğundan emin olmamız lazım. Bu gerçeği sayın Ekrem İmamoğlu'nun görmesini ve bu sorumluluk içerisinde hareket etmesini İstanbullu bekliyor.

'BU MİLLETİN SİNİRİNİ BOZMAYA KİMSENİN HAKKI YOKTUR'

Dış ülkelerden tebrik almak, telefon etmek, bu milletin sinirini bozuyor. Bu milletin sinirini bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Burayı Venezuela gibi göstermek isteyenlere karşı tek yumruk oluruz. Türk halkının moralini bozmayın. Hukuka saygılı olun, sürecin sonlanmasını sükunetle bekleyin. İmamoğlu ilk gün 'En güvendiğim yer YSK'dır' demiştir. Madem güveniyorsan, onun kararını bekleyip, YSK'nın mazbatayı vermesini bekleyeceksin. Sokağı hareketlendireceğiz iması yapmaktan vazgeçin. Kendisinden daha tecrübeli siyasetçi ve devlet adamı olarak kendisine önerim budur. Şu aşamada başka yollara başvurmak fevkalade rahatsız edicidir, bunun ülkemize hiçbir yararı yoktur. CHP'ye de  yararı yoktur. Sayın Kılıçdaroğlu da bu minvalde bir açıklama yapmıştır, bu da talihsiz bir açıklamadır. Hukuk devleti herkese lazımdır. Sayın Kılıçdaroğlu da 'Niye bu kadar uzadı gibi' anlamsız laflar etmektedir. Yarın iş bitti, mazbatasını aldı, ilk önce tebrik edecek olan benim.Bunu da bilmesini isterim. Ama tersi gerçekleşirse aynısından beklemek benim hakkımdır.

'AKLA ZİYAN BİR ŞEYDİR'

Partimizin yetkili kurulları adayın, partimizin haklarını korumak için gayet tabii sonuna kadar kullanacaklardır. Kaldı ki CHP de aynı şeyi yapmaktadır. Onlar da itiraz ediyorlar. Demek ki bu süreç sadece AK Parti'yi değil aynı zamanda CHP'yi bağlıyor. Bir kafa karışıklığıdır gidiyor karşı tarafta. Allah sonunu hayretsin diyorum. Gidip Atatürk'ü tabii ki Anıtkabir'i herkes ziyaret edebilir. Ama Anıtkabir'deki deftere 'İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı' diye yazmak akla ziyan bir şeydir. Eğer hakkınsa zaten bu ünvanı alacaksın. İstediğin yere git, istersen meydana çık Sultanahmet'e 'Ben belediye başkanı oldum' diye bağır, sana kim ne diyecek? Yapılan işler talip olduğun yerin ağırlığıyla bağdaşmamaktadır. Binde 2 oydan bahsediyoruz. 8,5 milyon oyda binde 2'den bahsediyoruz. Ben bunun ne anlama geldiğini İstanbullular'ın ferasetine bırakıyorum.

'KİMİN HESABINA YAZILACAKSA YAZILIYOR'

Bilgiler, değerlendirmeler geldikçe her an değişiyor. Burada sadece bizim lehimize olanlar sayılmıyor, rakibin hakkı olanlar da ortaya çıkıyor. Kimin hesabına yazılacaksa yazılıyor. Tek taraflı bir süreç değil bu. Bunun da bilinmesinde fayda var. Bugün de CHP'nin pankartlarını gördüm ben. Seçim geçti. Seçimden sonra İstanbullulara teşekkür etmenin anlaşılmayacak nesi var? Şimdi kusura bakmayın 181 meclis üyesi kazanmışız ittifak olarak karşı taraf 130 kazanmış. Ezici çoğunluğumuz var. 25 ilçe kazanmışız, diğer ittifak 14 ilçe kazanmış. Bunun için teşekkür etmeyeceğiz de üzgünüz mü yazacağız, ne demek anlamadım...