IGMG Genel Başkanı Ergün: Bazı devletlerin güdümünde değiliz
İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Başkanı Kemal Ergün, teşkilatlarıyla ilgili merak edilen soruları yanıtladı. Ergün, teşkilatın dünün ve bugünün anlatırken Müslümanların samimi gayretleriyle hizmet ettiklerini söyledi.
ABONE OLAvrupa Birliği (AB) ülkeleri başta olmak üzere Batı'da Müslümanlar tarafından kurulan birçok kurum, kuruluş, teşkilat ve organizasyon bulunuyor.
Bunlardan biri de Almanya'da kurulan ve bugün birçok ülkede çalışmalar yapan İslam Toplumu Millî Görüş Teşkilatı(IGMG).
IMG, okullar yapıyor, eğitim kurumları açıyor, cami ve mescitlerin inşasında bulunuyor, fakir fukaraya yardım eli uzatıyor ve dayanışmayı önceliyor.
Teşkilat, CNN Türk TV'de yayınlanan ve kamuoyunda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilenen Ahmet Mahmut Ünlü'nün açıklamalarıyla gündeme geldi.
9 yıldır teşkilatın genel başkanlığını yapan Kemal Ergün, programa katılarak AB üyesi ülkelerin destekleriyle değil, Müslüman halkın katkılarıyla ayakta olduklarını güçlerinin ve büyümelerinin sivil bir kuruluş olduğundan kaynaklandığını söyledi.
IGMG Genel Başkanı Kemal Ergün, Independent Türkçe'den Adem Demir'e teşkilatın dünü, bugünü ve olaylara yaklaşımını anlattı. Ergün'ün açıklamalarından bazıları şöyle:
2011 yılından bu yana Genel Başkanlığını yaptığınız İslam Toplumu Millî Görüş Teşkilatları (IGMG) ne zaman kuruldu?
İslam Toplumu Millî Görüş'ün (IGMG) sosyolojik olarak var oluşu, 1967 yılında Almanya'nın Braunschweig şehrine gelen 8 üniversite öğrencisinin cuma namazlarını kılma maksadıyla üniversitede bir mescit kurmalarına dayanmaktadır. Kurulan bu mescitte hem cuma namazları kılınmış hem de başta dini bilgilerin öğrenilmesi ve öğretilmesi olmak üzere İslami ibadetlerin yaşanması yönünde ilk adım atılmıştır.
Ulusal ve uluslararası düzeyde birçok göçmen organizasyonunda görüldüğü gibi IGMG de toplumsal olarak var oluşundan bugüne farklı sosyolojik ve kurumsal aşamalardan geçmiştir. Buna binaen yukarıda belirtilen ilk kuruluş adımını, ilerleyen on yıllarda farklı dönemler takip etmiştir.
Üniversitede kurulan bir cami faaliyetinin kitlesel bir yapıya dönüşmesinin temel sebebi, Türkiye'den Almanya'ya yönelik yaşanan yoğun işgücü akımıdır. Zira 1961 yılında Almanya ile Türkiye arasında yapılan işgücü anlaşmasıyla birlikte Almanya şehirlerine Türkiye'den işçi gelmeye başlamıştır. Bu gelişmeyi dikkate alan Braunschweig'daki mescidin kurucusu üniversite öğrencileri 1969 yılında mescidi şehre taşımışlardır. Bu taşınmayla birlikte Türkiye'den gelen işçilere yönelik dinî hizmet faaliyetleri başlamış, dernekleşmiş ve zamanla daha da büyüyen bir kurumsallaşma süreciyle bugünlere gelinmiştir.
"DOM KİLİSESİ'NDE BİR BAYRAM NAMAZI KILINMIŞTI"
O dönem Almanya'ya gelen işçilerin birçok ihtiyacı vardı. Mescitleri yoktu, imamları yoktu. Hatta şöyle söyleyelim: Eğer yanlarında getirmemişlerse gidip seccade ya da Kur'an-ı Kerim alabilecekleri bir yer ya da hac organizasyonunu yapacak imkânları da yoktu. O dönem bilinir, 1965 yılında Köln'deki Dom Kilisesi'nde bir bayram namazı kılınmıştı.
O işçileri buraya gönderenlerin de karşılayanların da bu topluluğun dini ve manevi ihtiyaçlarını gidermeye yönelik hiçbir vizyonu yoktu. Dolayısıyla bu işçiler yabancı oldukları bu ülkelerde kendi dinî kimliklerini muhafaza etmek ve çocuklarını da bu kimlik üzere yetiştirmek konusunda çok büyük bir meydan okuma ile karşı karşıyaydı. IGMG'nin öncüsü olan kuruluşlar, o dönem bu somut ihtiyaca cevap vermek, bir derde derman olmak amacıyla tesis edilmiştir.
"IGMG 8 üniversitelinin kurmuş olduğu bir teşkilattır"
Öyleyse IGMG'nin kuruluşunu bir avuç üniversiteli mi başlattı?
Evet daha önceki sorunuzda ifade ettiğim üzere IGMG, 1967 yılında Braunschweig'da 8 üniversitelinin kurmuş olduğu bir teşkilattır. Türk Birliği, Türk İşçiler Birliği, Türk-İslam Birliği ve İslam Birliği isimleriyle varlık gösteren ve daha sonra Avrupa Millî Görüş Teşkilatları (AMGT) ismini alan bir teşkilattır.
1961 yılı işgücü anlaşmasıyla buralara gelen insanlarımızın birkaç yıl sonra tekrar Türkiye'ye dönme gibi hayalleri vardı. Ancak bu hayali kurarken Türkiye'de Milli Selamet Partisi kuruldu. Bu partinin başkanı "önce ahlak ve maneviyat" diyor ve "ağır sanayi" vurgusuyla Türkiye'nin kalkınması ve sanayileşmesi ile ilgili meselelerde önemli çıkışlar yapıyordu.
Bu söylemler buradaki gurbetçi kardeşlerimize yakın gelmişti. Çünkü çalışmak üzere "gurbet"e gitmiş insanlar açısından Türkiye'nin sanayileşmesi ve memleketlerinde fabrikalar kurulması demek, onların geri dönebilmeleri, aileleriyle birleşebilmeleri gibi bir umutla eşdeğerdi.
"ERBAKAN HOCA, MADDİ VE MANEVİ KALKINMAMIN ÜMİDİ OLMUŞTU"
O dönem Türkiye'deki ağır yokluk nedeniyle yurtdışına çalışmaya gelen insanlar, Erbakan Hoca'nın siyasi ajandasında Türkiye için maddi ve manevi bir kalkınma ümidi görmüştü. Bu konuların muhterem Erbakan Hoca tarafından dile getirilmesi, bu insanların ona kendilerini daha yakın hissetmelerine vesile oldu.
Bu bağlamda 1973 seçimlerinde "önce ahlak ve maneviyat" ve "ağır sanayi" yola çıkan siyasi partiyi desteklemek için buradaki gurbetçiler tamamen kendi inisiyatifleriyle seçim çalışmalarına destek amacıyla yüzden fazla araçla Türkiye'ye gittiler. Erbakan Hoca ile ilk temas burada kuruldu. O dönem Türk İşçiler Birliği'nin Almanya'da 50 civarında derneği vardı. Erbakan Hoca ondan sonra buradaki çalışmaları önemsedi ve buradaki insanlarla ciddi bir diyaloğa girdi. Bundan da anlaşılıyor ki buradaki teşkilatların kurucusu Erbakan Hoca değildir; ama buradaki teşkilatın gelişmesi ve kurumsallaşmasında çok büyük emeği olmuştur. Özellikle 1974'ten sonra hükümet ortaklığıyla birlikte açmış olduğu çalışma ataşelikleriyle buradaki insanların sorunlarıyla yakından ilgilenmesi, burada senelerce ihmal edilmiş insanların dikkatini çekmiş, takdir toplamıştır.
Daha sonra 1995 yılında İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) adını alan teşkilatımızla Türkiye'deki siyasi hareket arasında birtakım farklılaşmalar oldu. Biz buradaki gerçeklik ve ihtiyaçtan hareketle dini çalışmaları merkeze alırken, onlar Türkiye'deki siyasi çalışmalara odaklanıyor ve bunları önceliyordu. Saygıya dayalı bir iletişim devam etti; lakin IGMG bulunduğu ülkelerde artık kendini misafir veya gurbetçi olarak değil, yerli ve toplumun asli unsurları olarak tanımlamaya başladı ve kendi perspektifini ortaya koydu. Bu da Türkiye'deki hareketle büyük bir farklılaşmayı meydana getirdi.
Niçin Milli Görüş ismini kullandınız?
IGMG'nin ismi kuruluş sürecinde "Millî Görüş" değil; Türk İşçiler Birliği ve İslam Birliği idi. 1980'de Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığından emekli olan Cemalettin Kaplan, Millî Görüş Teşkilatları'nın o dönem 110 derneğinin imamlarından sorumluydu. 1979 İran Devrimi'nden etkilenerek bir hilafet devleti kurmak ve anayasal hukuk düzenini ortadan kaldırmak gibi ucube görüşleri oldu. Kaplan o dönem bizim tabanımızda çok fazla etkiye sahip olamasa da imamlara etki etmeyi başardı ve "Asıl Millî Görüşçü biziz" diyerek 90 camimizi bizden kopardı.
IGMG'nin o günkü tabanı ve idarecileri de dahil olmak üzere teşkilatımız, yaşanılan ülkelerde "paralel bir devlet" düşüncesine hiçbir zaman sahip olmamış, hukukun üstünlüğüne inanmıştır. IGMG öteden beri anayasa vurgusu yapan, bulunduğu toplumda eşit yurttaşlığı savunan, toplumu ayrıştıracak ve kaos meydana getirecek olayların karşısında duran bir anlayışa sahipti. Cemalettin Kaplan'la ayrışmanın temel nedeni de bu duruştu.
Kaplan'ın "hilafet devleti" ütopyasına karşı durmak ve "gerçek" Millî Görüş'ün kim olduğunu göstermek amacıyla o dönem teşkilatın idarecileri 1982 yıllarının sonunda "Avrupa Millî Görüş Teşkilatları" (AMGT) ismini resmi olarak aldılar ve yola devam ettiler. Burada teşkilatımız Avrupa'da yerleşik bir hâl alma ve camileri, okulları ve kurumlarıyla bu toplumların asli unsuru olma vurgusuna sahipti.
Bizim teşkilatımızın ve mensuplarımızın her zaman dinî öncelikleri vardı. Sadece geldikleri Avrupa ülkelerinde kendilerini geçici olarak nitelendiriyorlardı. Bu topraklarda kalıp, buralarda öleceğimiz gerçeği anlaşılınca, burayı vatan edinen insanlar, siyasi tanımlamadan farklı bir "Millî Görüş" kimliğiyle kendi muhtevalarını ortaya koymak için "İslam Toplumu" ifadesini öne koymuş oldular. Bu net çizgi, 1995 yılında "İslam Toplumu Millî Görüş" ismini alışımızla belirginleşmiştir.
IGMG, Braunschweig'daki ilk öğrenci mescidinden bugüne kadar Müslüman tabanın ihtiyaçlarını dikkate alan bir teşkilattır ve "buralı" olmanın da bir işaretidir. Avrupa'da yaşayan Müslümanlar olarak biz artık buralıyız. Ama bu Türkiye'nin refahı ve huzurunu umursamıyoruz anlamına gelmez. Aksine her iki ülkede de kökleri olan insanlar olarak Türkiye'nin refahı, huzuru ve istikrarı da, yaşadığımız ülkelerin huzuru da bizim için önceliklidir.
Dolayısıyla İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) siyasi hareket değildir. Avrupa'da IGMG dendiği zaman akla dini çalışmalar gelir. "Milli Görüş" kavramını da bir ulus devlete aidiyet üzerinden değil, Hac Suresi'ndeki "Babanız İbrahim'in dini" (milleti İbrahim) ayet- i kerimesinden hareketle dinî bir atıf olarak anlıyoruz. İsmimizdeki "millî görüş" dini görüştür. IGMG de burada dinî çalışmalar yapan dini cemaat ve sivil bir kuruluştur.
Teşkilat hangi ülkelerde çalışmalar yürütüyor? Teşkilatın öncülük yaptığı kaç cami ve mescit var?
Teşkilatımız Batı ve Orta Avrupa, İskandinav ülkeleri, Balkanlar, Avustralya, Kanada, Amerika ve Japonya gibi ülkelerde faaliyetlerde bulunmaktadır. Yukarıda sayılan ülkelerde, toplamda 39 bölgede 600'ü aşkın cemiyetimiz var. 2000'den fazla şubemiz, eğitim merkezlerimiz, hafızlık okullarımız, resmi okullarımız, üniversite evlerimiz ve birçok müessesemiz mevcut. Dünya geneline yayılan 39 bölgemizin 15'i Almanya'da, teşkilatımızın Genel Merkezi de Almanya'nın Köln şehrindedir. Bu kurumsal yapının içerisinde çalışmalarımızı üstlenen gönüllü 20 bini aşkın idarecimiz, 200.000'e yakın üyemiz var. Camilerimizin hizmetlerinden istifade eden kişi sayısı ise yarım milyonu aşmaktadır.
Faaliyetlerinize maddi destek sunan devlet var mı?
İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) sivil bir teşkilattır. Birçok farklı mecrada defaatle tekrarladığımız gibi, biz bazı devletlerin güdümünde ya da bazı devletlerin finans kaynaklarıyla ayakta duran bir organizasyon değiliz. Gücümüzü yarım asırdır Müslüman cemaatin bizzat kendisinden alıyoruz. Buralara, yani Avrupa ülkelerine çalışmak için gelen amcalarımız, teyzelerimiz, bir yandan ekmek parası kazanırken, diğer yandan da çocuklarının burada Müslüman kimliğiyle yetişmesi için camiler kurmak ve kurumlar açmak amacıyla dişlerinden tırnaklarından arttırdıkları sadakalarıyla bu teşkilatı kurdular. Bugün Avrupa'da, Amerika'da, Kanada'da hangi camimize, hangi eğitim kurumuna gitseniz, cemaatimiz o binalardaki her bir çivinin bile hikâyesini size tafsilatlı bir şekilde anlatacaktır. Bu camilerin yapılabilmesi için haftalarca hayır çarşıları yapan gençlerimiz, hanım kardeşlerimiz; gece mesaisinden çıkıp daha iş tulumunun üzerindeki ter kurumadan cami inşaatına koşan mensuplarımız var bizim. Bizim sivil duruşumuzun teminatı ve yarım asırdır her geçen yıl daha da geniş bir hedef kitleye ulaşıyor oluşumuzun nedeni de, bu samimi Müslümanların gayretleridir.
Teşkilatımız, cemaatimizin fiili duaları, alın teri ve emekleriyle bugünlere kadar geldi. Bu anlamda herhangi bir devletin maddi desteği ile ayakta durduğumuzu iddia etmek, herhangi bir siyasi iradenin uydusu olduğumuz iftirasını atmak, her şeyden önce bu emeği on yıllardır ortaya koyan tabanımıza acı bir tokattır. Bizim bu tür iddialara çok kesin bir dille karşı çıkmamızın nedeni de, bu iddialar karşısında tabanımızın emeğini korumak sorumluluğundan kaynaklanmaktadır.
-
Gurbetci 3 yıl önce Şikayet EtKemal beyin konustugu seyler bazi seylerin ispati,ben 1976 dan beri isin icindeydim bu gün yokum merkezden tutun cemiyetlere kadar neden?? üzülerek belirtmek isterim ispat? söyledigi hepsi yalan ve uydurma 1- bu teskilati Erbakan hoca kurdu cünkü o zaman cok büyük dini kültür boslugu yasadik, Kemal efendi bu günkü Milli görüs Anonim Sirketini izah ediyor, Artik cemaatan kopuk, cogu camiler kapandi tamen ticarete dayali bir teskilat, onu icin, Utanmadan Erbakan kurmadi diyorBeğen Toplam 3 beğeni
-
CELAL KARAGÖZ 3 yıl önce Şikayet EtKemal BEY Avrupa Milli Görüşü Merhum Erbakan Hocam kurmuştur.Biz o süreçleri gayet iyi biliyoruz.Bu gün yaşananlarıda biliyoruz.Gün gelir sular mecrasını bulur inşaAllah buna inancımız tamdır.IGMG'nin kuruluş ilkelerini ve şu anki duruşunu da biliyoruz.Unutmayalım ki köpük gider kum kalır.Beğen Toplam 3 beğeni