28 Şubat'ın yasakçı rektörleri Boğaziçi eylemlerine arka çıktı! Özgürlük diyene bak!

28 Şubat’ın cuntadan talimat alan yasakçı eski rektörleri, Boğaziçi Üniversitesi için ortaya çıktı. Eylemleri tahrik etmekle suçlanan Prof. Dr. Üstün Ergüder’e destek için utanmadan “özgürlük ve özerklik” bildirisi yayımlayan rektörlerin büyük bölümünün akademik geçmişi hiç unutulmayacak ve temizlenemeyecek ayrımcılık, fişleme ve yasaklarla dolu...

ABONE OL
GİRİŞ 27.02.2021 10:55 GÜNCELLEME 27.02.2021 11:02 GÜNCEL
28 Şubat'ın yasakçı rektörleri Boğaziçi eylemlerine arka çıktı! Özgürlük diyene bak!
28 Şubat'ın yasakçı rektörleri Boğaziçi eylemlerine arka çıktı! Özgürlük diyene bak!

Kendilerine “seçilmiş rektörler” adını veren 38 eski rektör, Boğaziçi olaylarını organize ettiği öne sürülen üniversitenin eski rektörü Prof. Dr. Üstün Ergüder’e destek için ortak açıklama yaptı. Açıklamada üniversitelerin özerkliği ve akademik özgürlükten dem vurularak Anayasa’ya gönderme yapıldı. Anayasa’nın 26. maddesi dayanak gösterilerek herkesin fikir ve düşünce özgürlüğü olduğu dile getirilen açıklamada “Anayasal güvence altına alınmış olan ifade özgürlüğünü kullanan arkadaşlarımızı ve yurttaşlarımızı susturmaya yönelik hukuksuz, saygısız ve baskıcı tavırları kınıyoruz” denildi.

GÜRÜZ DE ÖZGÜRLÜKÇÜ OLDU

Ancak bu metinle özgürlük pazarlayan eski rektörlerin büyük bölümü 28 Şubat sürecinin önemli aktörleri arasındaydı. Kimi darbecilere alkış tuttu, kimi başörtülüler için ikna odaları kurdu, kimi de ülke ülke dolaşarak öğrencileri fişleyip burslarını iptal ettirdi. Listedeki en tanıdık isim eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz.

Kemal Gürüz

28 Şubat sürecinde cuntacı askerlerden sonra belki de ön önemli aktör oldu. Muhafazakar insanların üniversitelerden tasfiye edilmesine, İmam Hatip’lere getirilen katsayı uygulamasına ve başörtüsü yasağına öncülük etti. Konuşmalarında sık sık siyasi iktidara ayar verdi. 2003’teki Cumhuriyet mitinginde “Ordu göreve” pankartıyla yürüdü. Binlerce gencin eğitim almasına mani olan Gürüz, daha sonra ödüllendirilerek CHP Genel Başkan danışmanı yapıldı.

28 Şubat sürecinde terör estiren rektörler Boğaziçi Üniversitesi için ortaya çıktı. İşte o liste...

MESCİT KAPATAN REKTÖR

İmzacılar arasındaki Yıldız Teknik Üniversitesi’nin eski rektörü Prof. Dr. Ayhan Alkış da başörtüsü düşmanlarından. 1999 yılında çıkan affın başörtüsü nedeniyle okuldan atılan öğrencileri kapsamaması için imza toplayan rektörler arasında yer alan Alkış, o dönemki açıklamalarında üniversitesinde “yüzde 1 türbanlı” öğrenci olmasıyla övündü. Alkış, başörtülü öğrenciler için ikna odaları kurduğunu da şu sözlerle duyurdu: “Hocalarımız, bölüm başkanlarımız bu konuda kendileriyle görüşüyor, ikna süreci yaşıyoruz.” Alkış’ın namaz kılan üniversite öğrencilerine zulmü de unutulmadı. Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Yerleşkesi’nde 1960 yılında yaptırılan mescit, Alkış döneminde depo haline getirildi ve bir daha açılmadı.

Uğur Oral

HEM YASAKÇI HEM TACİZCİ

Türk-Kırgız ilişkilerini geliştirmek için 1995 yılında kurulan Manas Üniversitesi’ne Ahmet Necdet Sezer döneminde atanan Uğur Oral, ülkede yasak olmamasına rağmen, Mersin Üniversitesi’nde uyguladığı yasakları Kırgızistan’a taşıdı. Üniversitede başörtüsünü yasaklamakla kalmayan Oral’ın adı skandallarla gündemden düşmedi. Oral, Manas Üniversitesi’nde sekreterine taciz ettiği gerekçesiyle ülkeden polis zoruyla çıkarıldı.

Ferit Bernay

KENDİNİ SEÇİLMİŞ SANIYOR

Kendisine “seçilmiş” diyen rektörlerden Ferit Bernay da “atanmış” çıktı. Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde 2000 yılındaki rektörlük seçimlerinde mevcut rektör Prof. Dr. Osman Çakır 297 oy ile birinci olmuş, YÖK’ün listesine de girmişti. Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, en yüksek oy olan Çakır’ın yerine, seçimde üçüncü olan Prof. Dr. Ferit Bernay’ı atamıştı. Ondokuz Mayıs Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, ilk iş fakültelerdeki mescitleri kapatmıştı.

Tahsin Nuri Durlu

AKADEMİSYENLERE KAN KUSTURDU

“Özgür Üniversite” imzacılarından biri de Kırıkkale Üniversitesi’nin eski rektörü Tahsin Nuri Durlu. Görevi döneminde sadece öğrencilere değil, akademisyenlere de kan kusturdu. 28 Şubat zihniyetinin temsilcilerinden olan Durlu, 8 yılda kendisi gibi düşünmeyen 140 öğretim üyesi hakkında soruşturma açtı. Gerekçeleri ise oldukça komikti: “Görev saati içinde başka şeylerle meşgul olmak”, “Binaların giriş kapılarını açık bırakmak”, “Yatan hastaları rahatsız etmek...”

Yalçın Kekeç

SEVİYESİZ SÖZLERİ HALA AKILLARDA

Listedeki Çukurova Üniversitesi’nin eski rektörü Prof. Dr. Yalçın Kekeç de özgürlüğe alerjisi olan rektörlerden. 2003 yılında üniversiteleri 28 Şubatçı vesayetten kurtarmak ve daha fazla özgürlük sağlamak için hazırlanan yasa taslağına tepki gösterirken, o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’a hakarete varan ifadelerle saldırdı. Kekeç, “Halayığı hanım eylersen kurnayı kırar tas ile, zurnacıyı müezzin edersen minareyi yıkar ses ile” gibi seviyesiz ifadeler kullanmıştı.

Uğur Büyükburç

ŞANLIURFA ONU HİÇ SEVMEDİ

8 yıl rektörlük yaptığı Harran Üniversitesi’nde adı hep yasaklarla anılan Uğur Büyükburç, sadece öğrencilere değil, çocuğunu görmeye gelen annelere de başörtüsünü yasaklamıştı. Üniversiteye “Üniversitemizin Kapalı Mekanlarına Türban ile Girmek Yasaktır” yazıları astırdı. O dönem 4 ayrı partiden 9 milletvekili Büyükburç’un faşizan uygulamalarına karşı ortak deklarasyon yayınladı.

Ethem Ruhi Fığlalı

BAŞÖRTÜSÜ 'BEZ' DEDİ

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nin eski rektörü Ethem Ruhi Fığlalı da eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in gözdeleri arasında. Bugün özgürlükçü kesilse de 20 yıl önce akademik yılın açılış töreninde kullandığı şu sözleri unutulmadı: “Sabıkalı ve şaibeli olan siyasi liderlere hiç kanmayın ve güvenmeyin. Bir metrelik bir bez parçasını kutuplaşmanın sembolü haline getirdiler. Gencecik kızlarımızın Arap ve Acem kültürünün zevksiz, estetikten uzak görünüşlü bu bir metrelik bez parçası için ortalığı karıştıranların oyununa gelmiş olmalarından büyük üzüntü duyuyorum.”

YORUMLAR 17 TÜMÜ
  • MEHMET ŞAHİN 3 yıl önce Şikayet Et
    Bu adamların inançları duruşları, düşünceleri, ideolojileri belli. O doğrultuda hiç değişmeden sarsılmadan, bıkmadan, usanmadan ne gerekiyorsa: bidiriyse bildiri, eylemse eylem, yargıysa yargı her yola baş vuruyorlar. Biz ne yapıyoruz ? STK'larımız ne yapıyor ? Her gün mukaddes değerlerimize saldırılırken yargıya başvuran, açıklama yapan, ortak bildiri hazırlayan vakıflarımız, derneklerimiz, gündem oluşturmak için gayret eden ve bunu başaran medyamız var mı, nerde ? Ortalıkta öyle bir gayret var mı ? CHP'de bunca ahlaksız cinsel tecavüz olayı var Türkiye'yi, CHP'yi sarsacak gündem yapabiliyor muyuz ?
    Cevapla
  • Ahmer 3 yıl önce Şikayet Et
    Dikkat beyler,fosiller can çekiçiyor.
    Cevapla
  • Hasan Aydın 3 yıl önce Şikayet Et
    Çok büyük hizmetleri vardır rektörlerin, olağan üstü buluşlara defalarca imza atmışlardır (!)
    Cevapla
  • Gakkoş 3 yıl önce Şikayet Et
    Eski despot ve faşist bir güruhun özgürlük martavalı.
    Cevapla
  • YILDIRIM 3 yıl önce Şikayet Et
    Ünvanlarına bakılırsa hepsinde "ESKİ" ibaresi yer alıyor. ESKİye rağbet olsaydı bİT pazarına nur yağardı. Bunlar okadar akılsız ki , hala o ESKİ devirlerde yaşadıklarının sanıyorlar. Bunlar gerçekten GERİCİ ve YOBAZ . Bunlarada hiçmi aynaya bakmak yoktur? İnsan olan şöyle geçmişe dönüp bakar da bir muhasebe yapar neyi neyi iyi neyi kötü yaptığını analiz eder. yazık bunlar geçmişten hiç ders almamışlar.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR