Adnan Menderes ve arkadaşları mezarı başında anıldı

Merhum Başbakan Adnan Menderes ve yol arkadaşlarının idam edilişlerinin 62'inci yılında Topkapı'daki Anıt Mezarda düzenlenen törenle anıldı. Anma törenine İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti İstanbul Milletvekili Ömer İleri, İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, İstanbul İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Yusuf Kenan Topçu, Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, Beyoğlu Belediye Başkanı Ali Haydar Yıldız, Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Menderes, Polatkan ve Zorlu ailelerin üyeleri katıldı.

Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan törende Menderes, Polatkan ve Zorlu için dua edildi. Bakan Yerlikaya ve beraberindekiler, kabir ziyaretinde bulundu. Merhum Başbakan Menderes'in kabrine karanfil bırakıldı.

Törende Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajı da okundu. Eski Başbakan Adnan Menderes’in gelini Ümran Menderes ve Demokrat Parti bakanlarından Ahmet Tevfik İleri’nin torunu olan AK Parti İstanbul Milletvekili Ömer İleri, günün anlam ve önemine ilişkin konuşma gerçekleştirdi.

Programda konuşan ve 1961 darbesinin 20 yıl boyunca bayram olarak kutlandığını belirten Adnan Menderes’in gelini Ümran Menderes, “Haklarında verilen idam kararıyla onlar hayattan koparılmıştır. Başhekimimiz Adnan Menderes, Dışişleri Vekilimiz Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Vekilimiz Hasan Polatkan ve milletvekillerine yapılan işkenceler akıl alır gibi değil. Türkiye'nin büyük ayıbıdır. Demokrasi deneyimimizin aklı bile, gelen seçim ile gitmesi gelir. Darbeler ülkemizin gelişip büyümesine tüm engel olmuştur” dedi.

Ardından konuşan İstanbul Valisi Davut Gül, “Başbakanımızın, bakanlarımızın acısını hep hissettim ve bundan dolayıdır ki milli iradeye herhangi bir tehdit olduğunda artık canıyla buna engel olmaya başladık. En son 15 Temmuz'da bunu yaşadık. Sayın Cumhurbaşkanımızın O cesaretli, iradesini milletimizin feraseti 1960’lardan gelen tecrübeyle oluştu. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum” diye konuştu.

Son olarak konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Bugün bizler 27 Mayıs'ın, 12 Eylül'ün, 15 Temmuz'un ve tüm darbe ve ihanet kalkışmalarının karşısında dimdik durduk. Bu hain saldırılar sadece iktidar hırsıyla hareket eden cuntacıların basit bir kalkışması değildi. Milletimizin istiklal ve istikbaline devletimizin bekasına kurulmuş pusulardı. Ülkemiz ne zaman ilerleme istikametine girse kirli ve karanlık odaklar harekete geçti ve piyonlarını hep sahneye sürdü. İşte merhum Adnan Menderes dönemi tek parti rejiminden sonra 1950 yılında ‘yeter söz milletin’ diyerek iktidara gelen Demokrat Parti çok kısa bir zaman içinde büyük ekonomik kalkınma hamlelerinin altına imzasını attı. Önce 27 Mayıs ardından Türk demokrasisine kara bir leke olarak geçen Yassı Ada Günleri. Yassıada mahkemelerinde insanlık onuru ayaklar altına alındı. Aralarında milletvekillerinin, komutanların ve bürokratların bulunduğu 592 kişi 11 ay boyunca yargılandı. Her biri hücrelerde zindanlarda tutuldu. Yaşananlar sadece demokrasi adına değil adalet adına, insanlık adına da utanç vericiydi” ifadelerini kullandı.

Merhum Menderes'in idam sehpasında bile ‘Millet Sağ Olsun’ diyerek merhametini koruduğunu belirten Yerlikaya, "Aslında o sabah dar ağacına çekilen sadece o değil milletin iradesiydi. Aradan 62 yıl geçti, koskoca bir 62 yıl ama başvekilimiz merhum Adnan Menderes'i bu aziz milletin ne kalbinden ne de aklından kimse söküp atamadı. Eski Türkiye'nin Yassı Adası olarak bilinen, karanlık günlerin Yassı Adası Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından on yıl önce demokrasi ve özgürlükler adası haline getirildi. Türkiye Cumhurbaşkanımızın liderliğinde darbelere geçit vermeyen demokrasiye ölümüne sahip çıkan bir ülkedir artık. Milletimizin darbelere ve vesayet odaklarına karşı verdiği mücadele iradesine ipotek konulan bütün dünya uluslarına da örnek olmuş cesaret vermiştir" diye konuştu.

İçişleri Bakanı ve beraberindekiler daha sonrasında Türkiye Cumhuriyeti’nin 8.Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın mezarına ziyarette bulunarak dua okudu, karanfil bıraktı.