Mersin Limanı’nda 182 milyon TL’lik gümrük kaçakçılığı operasyonu

Mersin Limanı’nda gümrük işlemlerine yönelik yürütülen adli soruşturma kapsamında, bazı uygulamaların kamu zararına yol açmış olabileceği yönündeki iddialar inceleniyor. Soruşturma dosyasına yansıyan ilk mali değerlendirmelerde, kamu zararının yaklaşık 182 milyon TL seviyesinde olduğu, inceleme alanının genişletilmesiyle birlikte bu tutarın yaklaşık 500 milyon TL’ye ulaşabileceği yönünde hesaplamalar yapıldığı öğrenildi.

TRANSİT REJİMİ KAPSAMINDAKİ İŞLEMLER DEĞERLENDİRİLİYOR

Yetkili birimlerce yürütülen çalışmalarda, Mersin Limanı üzerinden transit beyannamesiyle Türkiye’ye getirilen granit ve cam cinsi ürünlerin, antrepo rejimine alındıktan sonra farklı bir gümrük statüsü kapsamında işlem görmüş olabileceği yönündeki iddialar araştırılıyor. Teknik ve belge incelemelerinde, bazı ürünlerin beyan türleri ile fiili durumları arasında farklılık bulunup bulunmadığının değerlendirildiği belirtildi.

GRANİT ÜRÜNLERE İLİŞKİN TEKNİK İNCELEME

Soruşturma dosyasında yer alan teknik veriler doğrultusunda, transit ticaret kapsamında antrepolarda bulunması gereken granit ürünlerin kayıtları, antrepo giriş-çıkışları ve beyan süreçleri mercek altına alındı. İncelemelerde, ürün değişimi veya yeniden transit işlem yapılmış gibi gösterilip gösterilmediğine ilişkin iddiaların araştırıldığı ifade edildi.

CAM ÜRÜNLERE YÖNELİK İNCELEMELER DE SÜRÜYOR

Benzer şekilde, cam cinsi bazı ürünlerin transit rejimi kapsamında antrepolarda tutulması gerekirken iç piyasaya yönlendirilmiş olabileceği yönündeki değerlendirmelerin de soruşturma kapsamında ele alındığı bildirildi. Bu süreçte ilgili belge ve kayıtların karşılaştırmalı olarak incelendiği kaydedildi.

ADLİ SÜREÇ VE TEDBİR KARARLARI

Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatları doğrultusunda, Mersin Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü ekiplerince yürütülen çalışmalar kapsamında; antrepo işletmecileri, şirket yetkilileri ve gümrük müşavirlerinin de aralarında bulunduğu bazı kişiler hakkında adli işlem başlatıldı. Soruşturma çerçevesinde 13 şüpheli ile 5 şirkete ait banka hesaplarına tedbir amaçlı el konulduğu bildirildi.

TUTUKLAMALAR VE DEVAM EDEN SORUŞTURMA

Adli makamlara sevk edilen şüphelilerden 5 kişinin tutuklandığı, diğer şüphelilerle ilgili adli sürecin ise devam ettiği öğrenildi. Yetkililer, soruşturmanın çok yönlü olarak sürdüğünü; gümrük beyannameleri, antrepo kayıtları, mali hareketler ve ticari belgelerin ayrıntılı biçimde incelendiğini belirtti.

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI’NDAN İNCELEME BEKLENTİSİ

Soruşturma kapsamında şu ana kadar yapılan kamu zararı hesaplamalarının, yalnızca tespit edilebilen işlemler ve belirli dönemlerle sınırlı olduğuna dikkat çekiliyor. Uzman görüşlerinde, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından geçmişe dönük kapsamlı bir mali inceleme yapılması halinde, kamu zararının boyutuna ilişkin daha net ve sağlıklı verilere ulaşılabileceği ifade ediliyor.

GEÇMİŞ DÖNEM KAYITLARI ÖNEM TAŞIYOR

Operasyonun kapsamının yalnızca mevcut tespitlerle sınırlı olmayabileceği, benzer işlemlerin geçmiş yıllarda da gerçekleşmiş olma ihtimalinin mali denetimle ortaya konabileceği değerlendiriliyor. Bu nedenle, vergi beyannameleri, şirket mali tabloları ve banka hareketlerini kapsayan geniş çaplı bir incelemenin önemine vurgu yapılıyor.

ŞEFFAFLIK VE HESAP VEREBİLİRLİK VURGUSU

Yapılacak olası mali incelemelerin, kamu kaynaklarının korunması ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından önem taşıdığı belirtiliyor. Sürecin şeffaf biçimde yürütülmesinin, benzer iddiaların önlenmesine katkı sağlayacağı ifade ediliyor.

MASUMİYET KARİNESİ HATIRLATMASI

Soruşturma sürecine ilişkin tüm işlemlerin yargı denetiminde yürütüldüğü, nihai değerlendirme ve sorumluluk tespitinin yargı mercilerince yapılacağı, masumiyet karinesinin esas olduğu bir kez daha vurgulanıyor.