Refiye'ye yardım kampanyaları durduruldu
Tekirdağ'da 'Gardner Sendromu' hastalığı nedeniyle sıkıntılı günler geçiren 23 yaşındaki Refiye Yılmaz'ın durumuna Sağlık Bakanlığı el koydu.
ABONE OL
Tüm masrafların Sağlık Bakanlığı tarafından karşılanacağını açıklanınca, Tekirdağ Valiliği ile Kızılay'ın başlattıkları ve bir günde yaklaşık 345 bin lira toplanan yardım kampanyası durduruldu.
Tekirdağ'da bir markette kasiyer olarak çalışan Refiye Yılmaz, milyonda bir görülen 'Gardner Sendromu' hastalığı nedeniyle bir anda Türkiye gündemine oturdu. Emekli Mustafa ve ev kadını Esma Yılmaz çiftinin iki kızından biri olan Refiye Yılmaz'a 7 yıl önce konulan 'Gardner Sendromu' hastalığı teşhisinin ardından, 2008 yılında bağırsağı alındı. 6 ay önce de ince bağırsağında tümör olduğu belirlenen Refiye Yılmaz tedavi edilemezse yaşamını yitireceğinden korktuğunu ifade ederek yardım çağrısında bulundu. Tekirdağ Valiliği ve Kızılay genç kız için yardım kampanyası başlatırken, medyadan durumu öğrenen binlerce kişi sosyal paylaşım sitelerinden mesajlar yayınlayarak kampanyaya destek oldu. Kızılay ve Tekirdağ Valiliği Refiye Yılmaz için banka hesapları açarak yardım toplarken, Sağlık Bakanlığı, genç kızın hastalığının yakından takip edildiğini ve gerekli tüm masrafların Bakanlık tarafından karşılanacağını açıkladı. Bu açıklamanın ardından Refiye Yılmaz için başlatılan yardım kampanyaları durduruldu.
345 BİN LİRA TOPLANDI
Tekirdağ Valiliği açtığı banka hesabında yaklaşık 120 bin lira biriktiğini ve Sağlık Bakanlığı'nın olayı üstlenmesinin ardından kampanyaların durdurulduğunu açıkladı. Kızılay da Sağlık Bakanlığı'nın devreye girmesinin ardından yardım kampanyasını durdurdu. Kızılay SMS sistemiyle toplanan yaklaşık 225 bin liranın genç kızın tedavisinde kullanılacağını ifade ederek bağış yapanlara teşekkür etti.
REFİYE YILMAZ: MAMALARLA BESLENİYORUM
Tekirdağlı Refiye Yılmaz, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakil Merkezi Sorumlusu Opr. Dr. Cezmi Karaca ve İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı üyesi Doç. Dr. Emre Balık'ın hastalığı konusunda raporlar verdiğini belirterek şunları söyledi:
"Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki doktorum sanırım canlı yayına bağlanmış, keşke kendisi ile karşılıklı konuşma imkanım olsaydı. Ben babam ile beraber bizzat oraya gittik ve gözlerimizle gördük. Biz oraya organ nakli olacağıma dair bir belgeyle gittik. Cezmi bey diyor ki 'Refiye'nin organ nakli olmaya ihtiyacı yok.' oysa Çapa'daki doktorum Emre bey tam tersini söylüyor. Ben zaten katı yiyecekler yiyemiyorum ve mamayla besleniyorum. Ölme aşamasındayken mi gitmem lazım?"
'KIZIMIN KURTULMASINI İSTİYORUM'
Op. Dr. Cezmi Karaca'nın 'Nakle gerek yok' açıklamalarına tepki gösteren Baba Mustafa Yılmaz da, tek isteğinin kızının kurtulması olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
"Cezmi bey İzmir'de kızımla ilgilenmedi. Kızımın bir filmini dahi çekmedi. Bu söyledikleri raporu ile çelişiyor. Yazdığı raporda 'Gerekirse bağırsak nakli uygundur' diye yazıyor. Elimizde raporumuz var. Televizyondaki söyledikleri ile raporu tutmuyor. Cezmi beyle kızım 5 dakika konuştu. Hiçbir şey yapmadı. Ben Sağlık Bakanlığı'ndan kızımın Türkiye'de ya da yurt dışında organ naklinin yapılmasını istiyorum. Ben başka bir şey istemiyorum."
-
ercan memis 11 yıl önce Şikayet Ettv ye çık hayatın kurtulsun. herşeyden önce ALLAH şifasını versin kimseyide böyle bir durumla sınamasın. ya tv lere çıkamayan üç kuruş parayı denkleyemediği için ölen onca cana ne olacak. yok bakanlık üslenmiş yok diyanet el atmış yok başbakan söz vermiş böyle işler için illa tv lerde insanın kendisini göstermesi mi gerekecek bence bireyin tek başına halledemeyeceği , altından kalkamayacağı durumlar için devletin bir birim oluşturması gerek aksi halde sadce tv veya gazetelerde kendini gösterenler kurtulacak gibi bir düşüncem var . illa bir büyüğün sizden haberdar olması gerek ermenistandan getirilip hatta neredeyse türk vatandaşlığına geçirilen bir genç vardı tedavi olsun diye onuda bir chp millet vekili başbakana bildirmişti. hayat bukdar basiit olmaması lazım.Beğen
-
hursit dilaver 11 yıl önce Şikayet Etverin parayı, ister ameliyat ,ister porşe size ne... yani duygu sömürüsü mü oldu..300 tl ,şimdi 300.000 tl oldu di mi.. bir aralar bir babunalar vardı, mehdiyül nisaün asriyenin müridimiydi neydi. epey para toplandı da sonra hasta olmadığı mı anlaşıldı,bir şeyler oldu işte. bu kızcağıza da 345bin tl toplandığına göre para kime verilecek. kız derse, verin parayı .ben kendim ister ameliyat olurum,ister araba alırım derse ne edeceksiniz..biz vberdiğimiz paraya mı yanacağız yani..nerde devlet,nerde hükümet.. geçen gün işstanbulu basan sisi önliyemediler, bari bu parayı kurtarsınlar...(diyelim de,kafaları iyice karıştıralım dedi wahsibatılıco)Beğen Toplam 1 beğeni
-
HAZIM 11 yıl önce Şikayet Etameliyat olduğuna pişman olma ihtimalide var. ameliyat çare gibi gözüksede bunu en son olarak denemek lazım, unutmamak lazımki organ naklinden sonra ömür boyu ilaç kullanmak mecburiyetinde kalıcak bu ilaçlar çok ağır ilaçlardır. kanser yapma riski vardır. eğer mama türü yiyeceklerle yaşayabiliyorsa öyle devam etmelidir. bende ülseratif kolit hastasıyım ve ne konuştuğumu biliyorum. meselenin maddi boyutu tamamen başka bir mesele, bazen badava ameliyat yapacak olsalar bile eğer benim çıkarım ameliyat olmamakta ise hayır diyebilmeliyim.Beğen
-
hakanasil 11 yıl önce Şikayet Etkızma baba. recep akdağ bakanımız ALLAHın izni ile olaya el attıysa gerisini düşünme . bakan bey duyarlıdır. insan evladıdır. dimi sayın bakanım.. ayrıca bu ülkenin sigortalı veya sigortasız vatandaşının eczaneden bu ilaç yok veremeyiz, devlet hastanesinin şu kadar para demesi kadar iğrenç bir durum yok. o zaman fakir hastalanmasın. pahalı hastalığı olursa da ötenazi yapılsın mantık bumu yani. 85 yaşında da olsa alacak nefesini rabbim kesmedikçe ölüme terk edilemez......................Beğen Toplam 2 beğeni
