37 yıllık bıyılarını kesen Müslüm Babanın son sözü
Hayranları ona Arabesk Müziğin babası diyordu. 48 yıllık sanatçılık yaşamına 100 albüm sığdırdı. 15 Kasım'da ameliyat için hastaneye yattı. 120 gündür yoğun bakımda! Dün öldü haberleri yayılan Müslüm Gürses henüz hayatta ama durumu iyiye gitmiyor. Hayranlarından son isteği var!
ABONE OLHakan Göksel'in derlemesi
YETENEK BABADAN KALMA
7 Mayıs 1953 yılında Şanlıurfa'nın Halfeti İlçesi Fıstıközü köyünde çiftçilik yapan Mehmet Akbaş'ın bir erkek çocuğu dünyaya gelmişti. Müslüm adını verdiler. Çetin hayat koşulları Çiftçi Mehmet'i Adana'ya göçe zorladı. Müslümle beraber çocuklarını ve karısını alan Mehmet Akbaş gurbete düştü. Saz çalmayı ve türkü söylemeyi seven Mehmet Akbaş'ın küçük oğlu Müslüm'ün müziğe merakı babadan geliyordu. Müslüm henüz 12 yaşına gelmişti. Adana'da bir çay bahçesinde şarkılar söyleyerek başladı. Terzinin, kunduracanın yanında çalıştı, gazonoda sahneye çıktı.
Sesiyle küçük yaşlarda dikkat çeken Küçük Müslüm 1967 yılında Adana aile çay bahçesinde yapılan şarkı yarışmasında birinci oldu. Söyleşilerinde "Adana'da damda yatarken uzun hava okurdum sonra bir arkadaşım halkevine gidiyordu. Beni de götğürdü sonrasında ise Çukurova Radyosu'nda sanatçı oldum" demişti.
ARABESK MÜZİĞİN BABASI
Hayranları ona Arabesk Müziğin babası diyordu. Yarım asra yakın 48 yıllık sanatçılık yaşamına 100 albüm sığdırdı. Şarkıları liste başı oldu, albümleri satış rekoru kırdı... 1965 yılında kapısından girdiği 'Arabesk dünyası'nın yaşanan en büyük isimlerinden oldu. Eski hayranlarını 'sek' arabeskiyle yenileri ise "rock-arabesk" karışımı yeni tarzıyla büyüledi.
Müzik dünyasının kapısından girmesinin üzerinden 15 yıl geçtikten sonra 1979'da bu kez "beyaz perdeler" de açıldı, Müslüm Baba'nın önünde... 2011 yılına kadar 32 yılda 50 filmde başrol oynadı.
Sinemaya adım attığı yıllarda 33 yıllık yolculuğuna eşlik edecek kendisinden 21 yaş büyük Muhterem Nur'u hayat arkadaşı olarak seçti. Ne zaman söz ondan açılsa "Muhterem Nur Hanımefendi" olarak söz eder aralarındaki sevgi ve saygının ne kadar büyük olduğunun işaretlerini verirdi.
İsyanı, aşkı , hüzünü, derdi, sitemi olan milyonlar şarkılarına hem sözle hem de yürekten eşlik ediyordu. 15 Kasım 2012'de by-pass ameliyatı olmak için hastaneye yatacağı öğrenildiğinde sevenlerinin ve hayranlarının yürekleri ağzına geldi.
1978'DEKİ TRAFİK KAZASINDA ÖLDÜ SANILDI
Müslüm Baba'nın hayranlarının ilk büyük üzüntüleri bu değildi. 1978 yılında tıpkı bugünlerin provasıymışçasına trafik kazası geçiren Müslüm Gürses'i öldü sanıp morga kaldırmışlardı. Yaşadığı anlaşılınca ameliyata aldılar. Alın kemiğine platin takılmış, duyma yetisinin yüzde 50'sini de yitirmişti. Yıl 1978 duyma yetisinin yüzde 50'sini yitiren Müslüm Baba'nın, buna rağmen müzik dünyasında yıldızı daha bir parlıyordu.
ÖLÜRSEM ADINI "VEDA" KOYARSIN
2012 yılının Kasım ayıydı. Müslüm Gürses'in gögüs ağrıları artmış kalbi sancımaya başlamıştı. Doktora gittiğinde koyulan teşhis "by-pass"tı. Hazırlıklar yapıldı, tarih verildi. Müslüm Baba aynı dönemde yeni albümünün son hazırlıklarını da yapıyordu. Aklında ise 15 Kasımda olacağı ameliyat vardı.
Ameliyattan bir gece önceydi. Albümün son çalışmalarını yapıyorlardı. Yanındaki kişi yakın dostu ve yapımcısı Yusuf Ziya Oran'dı. Son albümünde yer alan "Veda" isimli parçayı okuduktan sonra Oran'a döndü. Müslüm Baba içine doğmuşçasına "Bu ameliyat beni korkutuyor" diyordu. Baba duygusallaştı ve ağzından sanki vasiyetiymişçesine "ölürsem bu albümün adını veda koyarsın" kelimeleri döküldü. Fazla umudu olmadığını ima eden Gürses "Ölmezsem başka isim buluruz" diyerek beraber yola devam ederiz mesajı vermişti.
37 YIL SONRA KESTİ
Takvimler 15 Kasım 2012'yi gösteriyordu. Müslüm Baba hastanenin yolunu tuttu. Hazırlıklar tamamlandı. Babadan doktorları son bir şey daha talep etmişlerdi. Zaten kritik bir ameliyata girecek olan Müslüm Baba endişeliydi doktorların da zorunlu olarak bir ricası vardı. Baba'dan bıyıklarını kesmesini istemişlerdi. Bıyıkları ve takım elbisesi ile görmeye alıştığımız Müslüm Gürses 37 yıl sonra bıyıklarını kesti ameliyat için pijamasını giydi. Ameliyata girmeden önce yanında bir isim daha vardı. Nevzat Takmaz! Bıyıklarını kesip pijamasını giyen Müslüm Baba'nın ameliyat öncesi son fotoğrafını cep telefonu ile çekmişti.
SON SÖZÜ VE İSTEĞİ OLDU
Ameliyata girmeden yanında Muhterem Nur, Yusuf Ziya Oran ve Nevzat Takmaz ile diğer yakınları vardı. Gürses ameliyata girmeden önce sanki son veda olduğunu biliyormuşçasına Oran'a dönüp, dertlere, kedere, kadere, sıkıntılara, aşklara, hayranlarına yani dünyaya son vedasını ediyordu. Dilinden şu cümleler döküldü: "Hayat bana zordu ama güzeldi... Herkesten tek isteğim, haklarını helal etmeleri..."
Hüzünlü vedanın ardından Müslüm Baba ameliyata girdi. Doktorlar da ameliyatın çok kritik geçeceğini biliyorlardı. Tam 6 saat sürdü. Ameliyattan çıkar çıkmaz yoğun bakıma aldılar... Hayranlarının gözü dualarla taburcu olmasını bekliyorlar özlemlerini de şarkılarıyla gideriyorlardı. Günler günleri, aylar ayları kovalıyordu. 1 hafta, 10 gün, 1 ay, 2 ay derken 119 gündür Müslüm Baba iyileşemiyordu.
120 gün o talihsiz kara haber bir virüs gibi yayılmaya başladı. Gazeteler, televizyonlar, sosyal medya, hatta kabinenin bakanları bile "Müslüm Gürses öldü" haberi veriyordu. Yapımcısı 'beyin ölümü gerçekleşti' diye açıklama yaptı.
DURUMU İYİ DEĞİL İYİYE GİTMİYOR
Takvimler 1 Mart 2013 tarihini gösteriyordu. Çıkan dedikodular üzerine Memorial Hastanesinden açıklama geldi. Kameralar önüne çıkan Dr. Deniz Şener haberlerin asılsız olduğunu söyledi. Açıklamaları sevenlerinin yüreğine su serpse de sonradan söyledikleri durumun hiç de iyi olmadığını anlatıyordu.
Doktoru "Müslüm Bey'in durumunda son günlerde olan durumundan farklı bir şey yok. Genel durumu iyi değil, iyiye gitmiyor. Halen yoğun bakımda ve makinaların desteğiyle hayatını sürdürmekte. Kaybedebiliriz, fakat şu anda beyin ölümü gerçekleşmiş değil. Akciğer sorunu tam olarak çözülemedi. Akciğer makinesi ile solunum desteği yapıyoruz. Kolunu bacağını oynatıyor ancak bilinci yerinde değil. Tedavisi yoğun bakım şartlarında sürüyor. Şu an hayatta. Beyin ölümünün gerçekleşmesi için bazı kriterler vardır. Bu kriterler ölçüsünde beyin ölümü gerçekleşmiş değil" Doktorları Müslüm Baba'nın vücudunu çok kötü kullandığını üzelerek belirtiyorlardı.
MUHTEREN NUR HANIMEFENDİ'NİN RÜYASI
33 yıllık eşi Muhterem Nur 1 Mart gecesinde kabuslar görüyordu. Rüyasında eşi Müslüm ölüyordu. Uykusundan ağlayarak uyandı. Apar topar evdeki yardımcısına "Çabuk hastaneye gidiyoruz, Müslüm oluyor" diyordu. Tam yola çıkmak üzerelerden hastaneden telefon geldi. Sanki içine doğmuştu. Ahizenin diğer ucundaki doktor "Eşinizin durumu kritik. Her an kaybedebiliriz" haberini veriyordu.
Can havliyle hastaneye koştular. Hastaneye geldiklerinde Muhterem Nur'un tansiyonu birden yükselmiş ve fenalaşmıştı. Doktorlar hemen müdahale etti. Bir yandan ağlıyor bir yandan da "Kocam öldü, canım gitti. Benden gizlemeyin" diye feryat ediyordu.
"Müslüm beni bırakma! Sensiz yaşamak istemiyorum. Birlikte gidelim. O ölürse ben de ölürüm" sözleri hastane koridorlarında yankılanıyordu.
HABERİ DUYAN HASTANEYE KOŞTU
2013 yılı sanat dünyası için iyi başlamamıştı. Önemli isimlerin bir bir dünyalarını değiştirmeleri sanat dünyasını da sevenleri de derinden üzüyordu. "Müslüm Gürses öldü" haberlerini duyan da hastaneye koştu. Muhteren Nur'un yanına gelen Sezen Aksu "Dayan Muhterem... Çok ama dayan" diyordu.
Hastane sonrası Aksu 'Tedavisi sürüyor ancak durumu kritik. Allah'tan ümit kesilmez, dualarımız kendisiyle' dedi.
Orhan Gencebay ise sanatçı dostu Müslüm Gürses'in durumuna çok üzüldüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:
'4 aydan beri tedavi görüyor. Durumunu yakinen takip ediyorum, doktorlarından bilgi alıyorum. En iyi şekilde burada tedavisi sürüyor. 10 yıl önce de kendisine stent takılması için anjiyo olacaktı. Hastane randevusunu ben almıştım, hastaneye gitmek istemediğini öğrendim. Muhterem Hanım, randevuyu benim aldığı söyleyince saygısından beni kıramayıp doktora gitmişti. Şimdi de dualarımız onunla. Allah'tan şifa diliyoruz. İnşallah iyileşir.'
Ferdi Tayfur ise Allah'tan ümit kesilmeyeceğini vurgulayarak, ''Müslüm kardeşimiz inşallah iyi olur ve o güzel şarkılarını tekrar söyler'' dedi.
Şişli'deki özel bir hastanede yoğun bakımda tutulan Müslüm Gürses'e hayranları şarkılarıyla destek verdi. Gürses'i ziyaret için hastaneye gelen sanatçı Nuri Sesigüzel, "Gürses gözüyle cevap veriyor, konuşamıyor" dedi.
-
Yadigar Yaren 11 yıl önce Şikayet EtBir kere de bilmeyin. Bir şeyi de az bilin ey yorumcular. Bir habere de,sağcı solcu şunu bunu yaptı demeden Rabbim rahmet eylesin deyin. İçinizde ne varsa bırakın orda kalsın. Dört dörtlükseniz dört dörtlük yaşayın. Dört dörtlük yaşamanın bir felsefesi de 'Eyvallah' demektir..Beğen Toplam 15 beğeni
-
sinan 11 yıl önce Şikayet Ethepsi yalan. müslüm gürses kendisi açıklamıştı bundan bi kaç yıl önce kasetçiler bi kaset çıkarmış kapansın camiler açılsın meyhaneler falan diye böyle şeylere inanmayın bunlar hep uydurma şeyler dedi televizyondaBeğen Toplam 21 beğeni
-
ahmet akpinar 11 yıl önce Şikayet Etmüslüm. zamanında şarkılarından birinde 'kapansin camiler,açilsin meyhaneler' cümlesi geçtiği için kasetleri toplatılan arabeskçi, toplatma emrini veren yetkilinin ellerinden öpüyor saygılar sunuyorum ,ALLAH razı olsun amin.Beğen Toplam 30 beğeni