FETÖ okullarındaki öğretmen yapılanması davası
FETÖ'nün, Aydın'ın Nazilli ilçesinde kapatılan okullarında öğretmenlik yapanlarına yönelik davada, 17'si tutuklu 32 sanığın yargılanmasına başlandı
ABONE OLFetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Aydın'ın Nazilli ilçesindeki kapatılan okullarında çalışan öğretmen yapılanmasına ilişkin davada 17'si tutuklu 32 sanığın yargılanmasına başlandı.
Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesince, duruşma salonuna dönüştürülen Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Tiyatro Salonu'nda görülen davanın ilk oturumuna, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve sanıkların yakınları katıldı.
Duruşma öncesinde salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, sanıkların yakınları, polis kontrolünün ardından salona alındı.
Örgütün kapatılan okullarında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak çalışan tutuklu sanık Müşerref Pala, örgütün şifreli haberleşme aracı ByLock’u kullandığını itiraf etti.
Örgüt üyesi olma suçlamalarını reddeden Pala, "Üniversiteden mezun olduktan sonra İzmir’de bir yurtta çalışmaya başladım. Yurdun bağlı olduğu şirketin müdüresinin talimatıyla telefonuma ByLock indirdim. Bu programın gizli haberleşme programı olduğunu bilmiyordum. Yurttan ayrıldıktan sonra Nazilli Özel Aydınlık Okulunda öğretmen olarak çalışmaya başladım." dedi.
Yazıştığı ByLock'u kullanmadığını ileri sürdü
Tutuklu sanıklardan Salih Süngü'nün ise ByLock kullandığı iddialarını kabul etmediğini belirtmesi üzerine Mahkeme Başkanı Mustafa Ümit, "Senin hattınla ilgili ByLock çözümleri geldi. Sana ait numara üzerinden S.D. isimli kişiyle aranızda, ‘Bana yüzde 5, yüzde 10 ve yüzde 15’leri gönder. Habersiz göndermeyelim. Bize ait kaç yurt var, bunların kaçı kira, kaçı bize ait mülk?" gibi diyaloglar geçmiş. Bu kişinin haricinde de yaklaşık 20 kişiyle görüşmen var. Bunlara ne diyeceksin? Ayrıca bu yüzdelik belirttiğiniz rakamlar size bağlı kurumlarda çalışan kişilerin maaşlarından size verilen himmetlerin miktarı mı?" sorularını yöneltti.
Bunun üzerine Süngü, "Bu içerikler bana ait değil, kesinlikle kabul etmiyorum. Ben şirketin bana tahsis ettiği hattı kullanıyordum. Belki başka kişiler tarafından da bu görüşmeler yapılmış olabilir." yanıtını verdi.
Suçu eşine attı
Tutuklu sanıklardan Arif Yavaş da hakkında örgüt üyesi olduğu yönündeki suçlamaları kabul etmedi.
ByLock yüklü olduğu tespit edilen hattı kendisinin değil eşinin kullandığını iddia eden Yavaş, "Hakkımdaki tüm suçlamaları reddediyorum. Ben sadece ailemin geçimini sağlayabilmek için bu okulda çalıştım. İddianamede sosyal medya üzerinden yaptığım paylaşımlara da yer verilmiş. Fakat o paylaşımların yapıldığı tarihte benim Facebook hesabım başkaları tarafından ele geçirilmişti. O paylaşımları ben yapmadım. Bana ait olan bir hatta ByLock tespit edilmiş. O hat benim üzerime fakat o hattı ben değil, eşim kullanıyordu." şeklinde konuştu.
Duruşmaya yarın devam edilecek.