15 Temmuz'da Albay Ertürk'ün şehit edilmesine ilişkin dava

Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'nda yapılan toplantı, kalkışma günü tugayda yaşananlar ve burada darbecilerle çatışan Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk'ün de aralarında bulunduğu, 4 kişinin şehit edilmesi ile A Haber televizyon kanalını işgale teşebbüse ilişkin 50'si tutuklu 132 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

ABONE OL
GİRİŞ 13.03.2018 11:47 GÜNCELLEME 13.03.2018 11:47 GÜNCEL
15 Temmuz'da Albay Ertürk'ün şehit edilmesine ilişkin dava
15 Temmuz'da Albay Ertürk'ün şehit edilmesine ilişkin dava

İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Bakırköy Adalet Sarayı'ndaki salonda yapılan 16. duruşmaya, 48'i tutuklu 60 sanık ile taraf avukatları katıldı.

Katılan Necla Gökbayrak ile Ceylan Ertürk ve Zeynep Ceren Ertürk, müşteki Fikriye Aslan da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada beyanı alınan Fikriye Aslan, şehit polis memuru Serdar Gökbayrak'ın kardeşi olduğunu belirterek, olayın nasıl meydana geldiğini bilmediğini söyledi. Aslan, sanıklardan şikayetçi olduğunu kaydetti.

Tanıkların dinlenildiği duruşmada, darbe girişimine ilişkin başka bir davadan tutuklu olan Mehmet Güngör'ün beyanı alındı.

Güngör, helikopter teknisyeni olduğunu belirterek, "Sabaha karşı 66. tugaya gittiğimizde 10-12 subay gördüm. Dışarıdan silah sesleri duyulunca ellerinde silah olan bu subaylar binadan çıktı. Bunlar çıktıktan sonra çatışma sesleri daha çok gelmeye başladı." dedi.

Tanık Murat Erzurum da olay tarihinde uzman çavuş olarak 66. tugaydaki merkez şubede çalıştığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"DEAŞ'ın kışlaya ve havaalanına terör saldırısı düzenleyeceğini söylediler. Mesaiye kalıp, mühimmatları alıp beklemeye devam ettik. Tankları ayarlıyorlardı. Aralarında tanımadığım bir albay vardı. Üstümüzde de helikopter turluyordu. Nizamiye bölgesi kalabalıktı. Karargah binasından çıkarken Davut (Ala) ve Sait (Ertürk) albay bizi karşıladı. Sait Albay bize içeride darbecilerin olduğunu söyledi. Yaralıları polis memurlarına teslim ettik. 2 time ayrıldık. Ben Sait Albay ve 3 polis memuruyla beraber ilerledim. Karşı taraftakilere teslim olmalarını söyledi. Teslim olmayıp seri bir şekilde ateş ettiler. Polis memuru kafasını çıkartınca vuruldu. Sonra yatar pozisyonda mevzi alan Sait Albay da vuruldu. Bizi geri püskürttükten sonra helikoptere binip gittiler. Yüzlerini görmedim. Helikoptere binmek için bizi püskürtmeleri gerekiyordu. Nizamiye bölgesine kadar püskürtüldükten sonra ölüleri alabildik."

Duruşma, tanıkların dinlenilmesiyle devam ediyor.

- İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, aralarında subayların da bulunduğu tamamı rütbeli 55'i tutuklu, 4'ü firari 132 sanık yer alırken, haklarında "darbeye teşebbüs" suçundan daha önce dava açılan 14 şüpheli hakkında "kasten öldürmek" ve "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından bu dosya üzerinden soruşturma yapıldığı belirtiliyor.

İddianamede, görev yapan ve kalkışmaya destek için bölgeye giden sanıkların, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs'' ve ''silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

Darbe girişiminin karşısında durmak ve kışla güvenliğini sağlamak amacıyla hareket eden Albay Sait Ertürk ve müşteki Albay Davut Ala'nın, emniyet güçleri ile koordine sağlanarak, kışladaki darbeci askerleri teslim almak için zırhlı araçların korumasında Topkule Kışlası'na girdikleri anlatılan iddianamede, kışladaki darbeci askerlerin, "teslim olun" çağrıları ve emniyet güçlerinin üzerine yoğun şekilde ateş etmeye başlaması üzerine çıkan çatışmada, polis memuru Serdar Gökbayrak ve Albay Sait Ertürk'ün vurularak şehit olduğu, polis memurları Ferdi Akyün, Veysel Akdağ, Muslahattin Murat Birlik, Kemal Cavit Alpdemir ve Yaşar Demiral'ın ise yaralandığı anlatılıyor.

Topkule Kışlası'ndan darbecilere destek olmak için hareket eden ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Vatan Yerleşkesi'nin içerisine inmeye çalışan helikoptere, emniyet güçlerince ateş açıldığı belirtilen iddianamede, inmek için uygun bir alan arayan helikopterden alçalma esnasında kalabalığın üzerine ateş edildiği ve açılan ateş sonucu darbe girişimini engellemeye çalışan Mehmet Güder'in şehit olduğu kaydediliyor.

66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'ndan A Haber televizyon kanalının işgali için hareket eden şüphelilerin önünün, TEM Otoyolu'nda Fatih Sultan Mehmet Köprüsü istikametinde Gaziosmanpaşa tır garajı mevkisine geldiklerinde, polisler ve vatandaşlar tarafından kesildiği belirtilen iddianamede, şüphelilerin polislerle ve vatandaşlarla yolun açılması hususunda girdikleri tartışma sırasında şüphelilerce ateş edilmesi üzerine olay yerinde bulunan ve darbe girişimini engellemek amacıyla sokağa çıkan Servet Asmaz'ın yaralandığı ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği aktarılıyor.

İddianamede, 4 kişinin şehit edilmesi ile polis ve vatandaşların yaralanmasına ilişkin 36 şüpheli hakkında "kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan da müebbet hapis cezası istenirken, 23 şüphelinin "kamu malına zarar vermek" suçundan hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sırasında A Haber televizyonunun yayınını kesmekle görevlendirildiği belirtilen 9'u tutuklu 14 sanığın yargılandığı dava dosyası, darbe girişimi öncesinde 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'nda yapılan toplantı ile kalkışma günü tugayda yaşananlar ve burada darbecilerle çatışan Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk'ün de aralarında bulunduğu 4 kişinin şehit edilmesi olayına karışan sanıkların bulunduğu dava dosyasıyla birleştirilmişti.

KAYNAK : AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR