"Musul da Kerkük de bir vatan parçasıdır"
HALİL ŞAHİN - Türk Tarih Kurumu Başkanı Refik Turan, "Musul da Kerkük de bir vatan parçasıdır. Belki siyasi sınırlar içerisinde görülmeyebilir, haritalarımız dışında kalabilir ama yüreğimizde, hafızamızda, tarihimizde vatan parçasıdır." dedi.
ABONE OLTuran, Irak'ın kuzeyindeki gelişmelere ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Türklerin tarihin çok eski devirlerinden beri bölgede var olduğunu söyledi.
Büyük Selçuklu Devleti kurucusu Tuğrul Bey'in 1055'te bugünkü Irak'ta hakimiyet kurduğunu anlatan Turan, "Bölgede Türk varlığı dediğinizde daha da geriye gitmek mümkün ama ilk defa bir Türk devleti kontrolüne Selçuklular zamanında geçti Irak. O tarihten itibaren bugünkü anlamda geniş bir vilayet idaresine de kavuşturuldu." diye konuştu.
Kerkük'ün, Osmanlı döneminden itibaren sosyolojik açıdan Irak'ta Türklerin en yoğun bulunduğu şehir olarak öne çıktığını belirten Turan, "Yüz yıldan daha kısa süre öncesine kadar Türk milletinin vatan parçalarıydı. Misak-ı Milli belirli sınırları ifade etmez ama belirli toprakları ihtiva eder. Kerkük de bunlardan birisidir." ifadelerini kullandı.
Turan, "Musul da Kerkük de bir vatan parçasıdır. Belki siyasi sınırlar içerisinde görülmeyebilir, haritalarımız dışında kalabilir ama yüreğimizde, hafızamızda, tarihimizde vatan parçasıdır. Bunu böyle idrak etmek lazım. Tarihimizdir bizzat. Tarih deyince akla kimlik gelir, kimlik deyince vatan, vatan deyince bayrak gelir. Bayrak deyince haysiyet, gurur, şeref gelir. Topyekun hayat gelir. Bir noktada da Kerkük bayraktır." dedi.
Kerkük ile bağların "koparılamaz" olduğunu vurgulayan Turan, şunları kaydetti:
"Kerkük ile olan bağımız topyekun bir milletin yüreğinin çarpışıdır, ifadesidir. Bir kişinin söylemesiyle, isteğiyle, talebiyle veya karşıdaki bir dünya gücünün talebiyle olmaz, kopmaz. Tarihimiz bir yerlere bizi davet ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de aklıselimiyle o davet edilen yerlere de gidiyor. Kerkük, Musul, bazı bölgeler, İdlib... Görev ifa ediyor, her zaman olduğu gibi. Kerkük ile tarih bağımız, gönül bağımız, kimliğimiz, yüreğimiz, dilimiz, edebiyatımız, hatıralarımız topyekun bir bütün. Bu inkarı mümkün olmayan bir gerçek."