Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş:

Kurtulmuş, Fuar İzmir'de düzenlenen 11. Turizm Fuar ve Kongresi'nin (Travel Turkey İzmir) açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin başarılı fuarlarından birine katılmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Fuarın 11 yıl önce daha dar kapsamda başladığını, bugün önemli bir noktaya geldiğine işaret eden Kurtulmuş, gelecekte de Türkiye'nin en önemli fuarları arasında yer alacağına inandığını ifade etti.

Türkiye'nin aslında turizm alanında elinin son derece rahat ve güçlü olduğunu kaydeden Bakan Kurtulmuş, "Yani derler ya, malın kendisi kendisini satıyor. Gerçekten dünyada başka hiçbir ülkenin sahip olmadığı güzelliklere sahip bir ülkeyiz." dedi.

Kurtulmuş, Türkiye'nin muhteşem İslami eserlerin bulunduğu, tarih boyunca önemli imparatorlukların ve kadim medeniyetlerin izlerini taşıyan, sayısız doğal güzelliklerin bulunduğu topraklara sahip olduğunu, bu büyük değerleri turizm ve kültür açısından iyi değerlendireceklerini dile getirdi.

- "Dünyanın en önemli arşivi Türkiye'dir"

Yeni dönemde Türkiye'nin turizmi stratejik sektör olarak kabul ettiğinin altını çizen Kurtulmuş, sadece deniz, kum, güneş turizminin ötesinde sektörde çeşitlendirmeye gitmek için çalıştıklarını ifade etti.

"Bu büyük zenginliği hem insanlığın hizmetine sunmak hem de ülkemizin ekonomik gücü haline dönüştürmek durumundayız." ifadelerini kullanan Numan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bu zenginliği Türkiye'nin kültürel zenginliği olarak ortaya koymak ve dünyada barış dilini oluşturması bakımından Türkiye'nin kültür ve turizmini canlı tutmak zorundayız. Bu coğrafyanın, bu ülkenin en büyük gücü, belki petrolümüz, belki bilinen zenginliklerimiz yok ama Türkiye'nin tarihi, kültürü Anadolu coğrafyasının kültürel çeşitliliği, zenginliği ve derinliği turistik bakımdan gücü, Türkiye'nin en büyük gücüdür. Buradan baktığınızda dünyanın en önemli arşivi bizatihi Türkiye'nin kendisidir. En önemli kütüphanesi de bizzat Anadolu topraklarının kendisidir."

- Turizmin gelişimi

"Geçtiğimiz senelerde yaşamış olduğumuz, tamamına yakını bizden kaynaklanmayan sebepler dolayısıyla, birtakım terör hadiseleri, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü, bölgemizde davam eden politik ve ekonomik istikrarsızlıklar, Rusya ile aramızda yaşanan birtakım krizler, Avrupa'daki seçimler dolayısıyla artan Türkiye düşmanlığı gibi birtakım siyasi sebeplerle Türkiye turizminin geri gittiğine hep beraber şahit olduk." ifadelerini kullanan Kurtulmuş, "Şimdi o defter kapandı. 2016'da dip noktaya gelmiş Türkiye turizmi bugün fevkalade iyi noktaya geldi. İlk 10 ayda Türkiye turizminin tüm rakamları son derece sevindirici noktadadır. 12 ay bittiğinde 31,4 milyon turist gelmiş olacak, 26 milyar dolar da turizm gelirine sahip olacağız." dedi.

Ukrayna ve Rusya'dan gelen turist sayısında artış olduğunu aktaran Kurtulmuş, yeni pazarlara açılmayı hedeflediklerini, Çin, Hindistan, Endonezya, Güney Kore, Malezya, Japonya'daki dostları Türkiye'ye davet edeceklerini belirtti.

Turizm pazarlarını geliştirmeyi ve 12 aya yaymayı hedeflediklerini dile getiren Kurtulmuş, "İnşallah bu bir hayal değil, 2014'te dünya 6'ncısıydık, 2023'te niye dünya 3'üncüsü olmayalım. Bunun için bütün hazırlıklarımızı yapacağız." diye konuştu.

- "Türkiye'yi bir esenlik yurdu, barış yurdu olarak daha ileri götürmeye gayret edeceğiz"

Türkiye'nin turizm sektörü sayesinde barış dilini geliştirdiğine işaret eden Kurtulmuş, "Birileri Türkiye düşmanlığı ve İslam karşıtlığı üzerinden maalesef dünyada savaşı, çatışmayı ve özellikle bizlere karşı düşmanlık üzerinden bazı siyasi hesapları ortaya koyadursunlar. Biz sahip olduğumuz zenginliğin üzerinden barışın dilini geliştirmeyi, Türkiye'yi bir esenlik yurdu, barış yurdu olarak daha ileri götürmeye gayret edeceğiz. Bölgemizdeki savaşların, çatışmaların sona ermesi için mücadele edeceğiz. Dünyada hakkaniyete, adalete dayalı bir barış sistemi kurulması için mücadele edeceğiz."

Barış sözlerini turizm sayesinde dünyaya yaymayı hedeflediklerini dile getiren Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Bu vesileyle, dün akşamdan itibaren gelişmekte olan yeni senaryo ile ilgili birkaç görüşü paylaşmak istiyorum. Dünyada şu anda aslında iki farklı aks mücadele ediyor. Biri elindeki gücü kullanarak, gücünü askeri, politik ve dış politika güçleriyle kuvvetlendirmeye çalışarak, dünyada savaşa dayalı, ülkelere arasında birtakım gerginliklere dayalı olarak gücünü tahkim etmeye çalışan savaş cephesidir. Bu savaş cephesi zaman zaman endüstriyel savaş teknolojilerini de kullanarak her zaman çatışmanın taraftarı olmuştur. Son 6-7 yıldır, hatta daha öncesine gidin, 1990'lı yıllarında başında vekalet savaşlarını da kullanarak bölgede dünyada çatışma ekseni oluşturmaya çalışıyorlar. Bunun karşısında dünyanın her bölgesinde barıştan yana olan barışı savunan ülkeler ve gruplar da var. İşte biz Türkiye olarak savaş lobilerine, savaş tamtamlarını çağıran savaş lordlarına karşı barışı savunan bir ülkeyiz."

- "Başkenti Kudüs olan Filistin devletini saygıyla ve onurla selamlıyoruz"

Türkiye'nin Ortadoğu ve tüm dünyada hakkaniyete dayalı barışı savunduğunu belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"ABD'deki savaş tamtamlarının çağrısına uyan ABD Başkanı Trump Ortadoğu'yu yeniden ateşe atacak son derece tehlikeli ve tehditkar bir karara imza atmıştır. Hem de bu imzasını atarken şov yaparak imza atmıştır. İmza atmayı mecazi anlamda kullanmıyorum. Akşamki şovunu gördünüz. O imza Ortadoğu'da savaşın, yeni savaşların kapısını açan bir imzadır. O imza endüstriyel savaş komplekslerine teslim olmanın bir imzasıdır. O imza yeryüzünü sömürgeleştirmeye çalışan siyonist lobilerin emrine girdiğini ilan eden bir imzadır. O imza Ortadoğu'da on yıllarca adam yerine konulmayan Filistin halkını ezmek üzere atılmış bir imzadır. Bu imzayı kabul etmiyoruz, bu imzayı tamamıyla reddediyoruz ve başkenti Kudüs olan Filistin devletini saygıyla ve onurla selamlıyoruz."

- "Adımların gözden geçirilmesi lazım"

Osmanlı barış düzeni sona erdiğinden bu yana bazı güçlerin Ortadoğu'yu lime lime etmeye çalıştığını kaydeden Kurtulmuş, Osmanlı'nın 4 asır bölgede yaşattığı Pax Ottomana düzeninde ise Müslüman ve Yahudilerin birbirlerine yan göze bakmadığını, hiçbir etnik unsur arasında çatışma yaşanmadığını vurguladı.

"Bizim barış yurdu olarak gördüğümüz bütün bu coğrafyaları, kendi hegemonya alanları olarak görenlerin bu yeni adımları gözden geçirmesi lazım. Ortadoğu'da bütün dinler kıyamete kadar yaşayacaktır, Filistin topraklarında bütün dinler kıyamete kadar yaşayacaktır. Orayı sonradan işgal eden bir gücün başkenti haline getirmeye hiç kimsenin gücü yetmez. Hiç kimsenin buna dair hesapları tutmaz." diye konuştu.

- "Mescid-i Aksa onurumuzdur, onurumuzu hayatımız pahasına korunacağının bilinmesini istiyoruz"

Filistin halkı ile dayanışma içinde olacaklarını ifade eden Kurtulmuş, "Bu yanlıştan vazgeçilsin. Bu yanlışı hiçbir aklı başında insan kabul etmez, barıştan yana, huzurdan yana olan, demokrasiden, insan haklarından yana olan hiç kimse bunu kabul etmez. 'Yaptım oldu.' olmaz. Yapamazsın, tutmaz, bunun sonucunu alamazsın. Bu Ortadoğu'ya başka bir dönemi başlatır. Bunun da kimseye faydası olmaz." dedi.

"Seçildiği günden beri ABD'de bir türlü rota tutturamayan ABD'nin yeni başkanı biliyorsunuz neredeyse kabinesinin yarısını kaybetti, değiştirmek durumunda kaldı." ifadelerini kullanan Kurtulmuş, "Şimdi yanına bazı yeni destekler alabilmek için öyle görünüyor ki siyonist lobinin gözüne girmek istiyor. Kusura bakmayın dünya birkaç 10 milyondan ibaret değil. 7 milyar insan yaşıyor ve adil bir düzen kurulmasını istiyor." diye konuştu.

Kurtulmuş, Türkiye'nin zulme uğrayan bütün milletleri desteklediğini ifade ederek, "Türkiye olarak, 81 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak hep beraber Filistin halkının yanında olduğumuzu, Mescid-i Aksa'nın bizim bir onurumuz olduğunu, Kudüs'ün Müslümanların en önemli şehirlerinden biri olduğunu bir kez daha ifade ediyor bu onurumuzu hayatımız pahasına korunacağının bilinmesini istiyoruz." ifadelerini kullandı.