Ay-yıldız aşkıyla limitlerini zorluyorlar

Ağır engelli sporcuların oynayabildiği bocciada Türkiye'nin en başarılı isimlerinden oluşan Boccia Milli Takımı'nın hedefi 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları. Bu doğrultuda yoğun bir tempoya giren milli takım sporcuları, hem olimpiyat kotası almak hem de performanslarını daha da artırmak için İzmir'de kamp yaptı.

Bocciadaki yetenekleriyle dikkati çeken milli oyuncular, bir spor branşıyla ilgilenmenin ötesinde İstiklal Marşı'nı dinletmek ve ay-yıldızlı bayrağı göndere çektirebilmek için adeta limitlerini zorluyor. Hepsinin de ortak hedefi, Türkiye'yi yurt dışında en iyi şekilde temsil edebilmek.

Milli sporculardan Öner Bozbıyık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İzmir'deki kampın kendileri için çok faydalı geçtiğini söyledi.

Kas erimesi hastalığından dolayı 13 yaşından bu yana tekerlekli sandalyeye bağımlı olduğunu belirten Öner Bozbıyık, şöyle konuştu:

"Ağır düzeyde engelli olduğum için birçok spor branşı bana uygun değildi. İnternetten araştırırken 2015'te bocciayı keşfettim. Daha sonra Kayseri'de bir kulüp kuruldu. Amacımız öncelikle bu formanın hakkını vermek, ay-yıldızlı bayrağı göndere çektirmek. İstiklal Marşı'nı dinletmek için mücadele ediyoruz, inşallah başarılı oluruz."

- İlk yılında birincilik

Mehmet Gülseroğlu da kas hastası olduğu için her sporu yapamadığını, arkadaşlarının tavsiyesiyle boccia ile tanıştığını söyledi.

Yaklaşık 2 senedir boccia ile ilgilendiğini belirten Mehmet Gülseroğlu, "İlk senede birincilik geldi, ikinci yıl üçüncü oldum, yoluma bu şekilde devam ediyorum." dedi.

2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'na gitmek için alacakları her puanın çok önemli olduğunu kaydeden Çağatay Çakır ise bocciayı bırakmayı düşünmediğini kaydetti.

- Gökhan Şahbaz: "Türkiye'yi temsil etmekten dolayı gurur duyuyoruz"

Sporculardan Gökhan Şahbaz da çalışmaların çok iyi gittiğini belirterek, "Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmek için elimizden geleni yapmak zorundayız. Engelli olarak ülkemizi temsil etmekten dolayı ayrı bir gurur duyuyoruz." diye konuştu.

Yüksekten düşme sonucu omurilik felci geçiren ve 15 yaşından beri tekerlekli sandalye ile yaşamını sürdüren Ersoy Turp, milli takım forması giymenin gurur verici olduğunu söyledi.

Boccianın sosyalleşmelerini sağladığını belirten Turp, "Spor sayesinde değişik insanlarla tanıştım. Sosyal olarak bize çok şey kattı." dedi.

Mustafa Çetin de bocciayı sevdiğini ve başarılı olmaya çalıştığını ifade etti.

Kas hastası Yahya Gürbüzer, internetten araştırdıktan sonra boccianın kendisi için uygun branş olduğunu tespit ettiğini kaydetti.

Bağcılar Belediyesinin açtığı kursa gittiğini aktaran Yahya Gürbüzer ise "Sonra da işi profesyonelliğe dönüştürdük. Samsun'da derece yaptım, milli takıma davet edildik." ifadesini kullandı.