Emlak piyasasında faiz durgunluğu
Döviz kurlarındaki hareketlilik ve faiz kararları emlak piyasasını 3-4 ay baskı altında tutacak.
ABONE OLİzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, gayrimenkul piyasasında 17 Aralık sonrası bir durgunluğun yaşandığını, döviz kurlarındaki hareketlilik ve faiz kararlarının bu piyasayı 3-4 ay daha baskı altında tutacağını söyledi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Güleroğlu, geçen yıla önceki döneme göre daha sakin başlayan gayrimenkul piyasasının konut kredisi faizlerinin 0,70 bandında seyretmesi nedeniyle yıl ortasında canlandığını ancak bu sürecin 17 Aralık 2013'e kadar devam ettiğini, kurlardaki yükselişin yatırımcıyı dövize yönlendirdiğini ifade etti.
Piyasadaki daralmada yeni yasa ile konut ve ihtiyaç kredilerinin vadelerinin sınırlanması uygulamasının da etkili olduğunu kaydeden Güleroğlu, şunları kaydetti:
"Vadelerin 10 yılla sınırlanması daha uzun vadeli kredi kullanan yatırımcıyı piyasadan çıkardı. Aralık ayından bu yana gayrimenkulde olması gereken para dövizde değerlendiriliyordu. Merkez Bankasının faiz artırımı kararı sonrası bu paranın faize yönelmesi bekleniyor. 17 Aralık sonrası piyasa durgunluğa girmişti ama dövizdeki hareketlilik ve faiz kararları piyasayı 3-4 ay daha sıkacak gibi gözüküyor. Ancak paranın dönüp dolaşıp yine gayrimenkule geleceğini düşünüyoruz."
Yerel seçimler sonrası yatırımcının geleceği daha net görebileceğini, piyasanın yeniden hareketlenebileceğini tahmin ettiklerini anlatan Güleroğlu, "Bu dönemde piyasalar inişe geçecektir. Bu da önemli bir alım fırsatı yaratıyor. Parasını faiz ve dövizde kısa vadeli değerlendirmek yerine gayrimenkul yatırımlarında değerlendirenlerin daha kazançlı çıkacağını öngörüyoruz" dedi.
- "İstanbul piyasası şişti"
Piyasadaki belirsizlik nedeniyle zorunlu olmadıkça konut alım satımının gerçekleşmediğini, satıcıların mevcut fiyatlarda direndiğini, konut yatırımcısının ise fiyatların düşeceği beklentisine girdiğini kaydeden Güleroğlu, İstanbul'da konut arzının talebin üzerinde olmasına rağmen fiyatların şiştiğini, bu dönemde önemli indirimler görülebileceğini ifade etti.
İzmir'de ise arzın, talebin çok gerisinde olduğunu, bu nedenle önde gelen şirketlerin önemli yatırımlara başladığına işaret eden Güleroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İzmir'de son yıllarda başlayan büyük projelerin yüzde 35-40'ı İstanbul ve Ankara menşeli firmalar tarafından yapıldı. Konut fiyatlarının İstanbul ve Ankara'ya göre daha düşük olması cazibeyi artırıyor. Bu nedenle yeni konut yatırımlarında bir durgunluk beklemiyoruz. Kentsel dönüşümün de devreye girmesi halinde İzmir'deki piyasa gerçekten büyük hareket kazanır. Şu an yaşanan durgunluğun kentsel dönüşüm çalışmalarını olumsuz etkilemeyeceğini düşünüyoruz. Devletin sunduğu finansman imkanları ve konut açığı, projelerin riskini azaltıyor.
Güleroğlu, döviz kurlarındaki hareketliliğin yaşandığı geçmiş yıllarda bazı konutların dolar üzerinden kiraya verildiğini hatırlatarak 2012 yılında uygulamaya giren yasayla döviz üzerinden kiraya verilen konutlara 5 yıl zam yapılamayacağı şartının getirildiğini, bu nedenle kurlardaki yükselişe rağmen dolar ya da avro üzerinden kiralama yapmanın tercih edilmediğini sözlerine ekledi.