Arkeolojiyi, kazı alanında pratik yaparak öğreniyorlar

Merkez Nilüfer ilçesi Akçalar Mahallesi'nde yer alan ve geçmişi 8 bin 500 yıl öncesine kadar giden höyükte kazılar 2004 yılından bu yana sürdürülüyor.

Eski yerleşim merkezlerinin bulunduğu alanda oluşturulan, Neolitik, Kalkolitik ve Osmanlı dönemlerine ait 3 canlandırma köyünde öğrenciler birtakım atölye çalışmalarına katılıyor.

"Türkiye'nin ilk arkeoparkı"nda konunun uzmanları öncülüğünde Prehistorik döneme ait çakmak taşı kırma yöntemleri, seramik çanak çömlek, yontma taş alet yapımı, metal pota yapımı, ok atma gibi deneysel etkinliklere katılan öğrenciler, ayrıca bazı üniversitelerden akademisyenlerin konferanslarını dinliyor.

Etkinlikler, zaman sınırlaması olmadan yıl boyu sürecek.

- Okulda ortaya çıkan eserlerden müze oluşturma hedefi

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Grubu Başkanı Doç. Dr. Necmi Karul, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kazı alanlarının toplumun kültürel zenginliğine kazandırılması için birtakım düzenlemeler gerektiğini, bundan dolayı Aktopraklık Höyüğü'nde arkeolojik okul başlattıklarını söyledi.

Höyükte, ilkokul, ortaokul, üniversite öğrencileri ile akademisyen, eğitimci ve profesyonellerin etkinlikler yapabilecekleri bir alan tasarladıklarını anlatan Karul, şöyle devam etti:

"Aktopraklık Arkeoloji Atölyeleri adını verdiğimiz okulun faaliyetlerine 4 gün önce başladık. Gündüzleri çanak çömlek, yontma taş aletler, metal pota üretimi gibi deneysel etkinlikler yapıyoruz. Bunlar, ilgili uzmanlar denetiminde üniversite öğrencilerinin katılımıyla gerçekleşiyor. Bu konularla ilgili teorik dersler de veriyoruz. Bunun için de farklı üniversitelerden uzman ve profesörler geliyor. Amacımız, Türkiye'nin farklı üniversitelerinden gelen, üniversitelerinde bu dersleri görme olanağı olmayan öğrencileri hem sosyal bir ortamda hem de arkeolojik bir alanda o konunun ülke çapındaki yetkin insanlarıyla bir araya getirmek ve onların eğitimine katkıda bulunmak. Ana hedefimiz ise bu tür arkeolojik alanların her zaman bir turizm alanı olması gerekmediğini göstermek."

Atık topraktan oluşturdukları höyükteki çocuk kazı evinde, ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin kazı yapabildiğini, çıkardıkları eserleri temizleyip restore edebildiğini dile getiren Karul, arkeologluk mesleğini daha iyi tanıtabilmek amacıyla bunları sergilemek istediklerini sözlerine ekledi.