Sempozyumun davetsiz belgeli konuğu

Türkiye'de İlahiyat Fakültelerinin kurucusu olarak bilinen Merhum Prof. Dr. Okiç adına düzenlenen sempozyumu televizyondan öğrenen bir kadın, Prof. Okiç'e ait çok sayıdaki belge ve dökümanla çıkageldi.

ABONE OL
GİRİŞ 30.06.2010 00:02 GÜNCELLEME 30.06.2010 00:02 KÜLTÜR
Sempozyumun davetsiz belgeli konuğu
Sempozyumun davetsiz belgeli konuğu

Türkiye'deki ilahiyat fakültelerinin kurucusu olarak bilinen merhum Prof. Dr. Muhammed Tayyip Okiç adına Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'da düzenlenen sempozyum sona erdi.

Saraybosna'daki Boşnak Enstitüsü'nde dün başlayan sempozyuma Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Bosna İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Busatlic, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nesimi Yazıcı, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Hatiboğlu, ilahiyatçı Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma ile Türkiye'den ve Bosna-Hersek'ten çok sayıda bilim adamı katıldı.

Sempozyumun bugünkü oturumunda Türk ve Boşnak bilim adamları, ''Prof. Dr. Muhammed Tayyib Okiç'in İlmi Kişiliği ve Temel İslami Bilimlerindeki Çalışmaları'' konusunda görüşlerini dile getirdi.

Bosna Hersek Başmüftülüğünden Muharem Omerdiç, sempozyumun kapanışında yaptığı konuşmada, Bosna-Hersek'in yetiştirdiği değerli bir alimin Türkiye'ye sunduğu katkıları bu sempozyum sayesinde çok daha iyi öğrendiklerini belirtti.

Diyanet Dış İşleri Başkanlığı Dış İlişkiler Daire Başkanı Ali Dere de Saraybosna doğumlu olan Muhammed Tayyib Okiç'in doğduğu topraklarda bir sempozyumla anılmasının çok anlamlı olduğunu vurguladı. Dere, bu sempozyumun geleneksel hale getirilerek her yıl düzenlenmesini istedi.

-SALONDAKİLERİ ŞAŞIRTAN DOKÜMANLAR-

Sempzyumun kapanış kısmında salona giren ve isminin Anisa Başoviç olduğunu ifade eden bir kadın, elindeki poşet içerisindeki belgeleri göstererek sempozyumun yetkililerine bazı belgeler vermek istediğini söyledi.

Bunun üzerine sempozyuma bir süre ara verildi. Başoviç, burada sempozyumu düzenleyen ve Prof. Dr. Okiç'in talebelerinden olan İlahiyatçı Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma ve Prof. Dr. Mehmet Said Hatipoğlu ile görüştü.

Anisa Başoviç, babası Şeçur Başoviç'in Prof. Dr. Tayyip Okiç'in Alipaşa Mahallesi'ndeki metruk evinin inşaatında yaklaşık 4 yıl önce çok sayıda doküman ve kartpostallardan oluşan belge bulduğunu ifade etti.

Başoviç, şöyle konuştu:

''Babam bu kartpostalların birileri için çok değerli olabileceğini düşünerek onları 4 sene sakladı. Akşam televizyon izlerken Tayyib Okiç adına sempozyum yapıldığını öğrendik. Bunun üzerine 4 yıldır sakladığımız bu belgeleri artık emin ellere verebiliriz diye düşünerek buraya geldim. Aslında atılmak üzereyken son anda vazgeçip sakladığımız bu kartpostalların burada bu kadar heyecan yaratacağını beklemezdim.''

Prof. Dr. Mehmet Said Hatipoğlu da Prof. Dr. Muhammed Tayyib Okiç'in yıllar önce asistanı olduğunu ifade ederek, gördüğü belgeler karşısında çok heyecanlandığını söyledi.

Bu belgeler sayesinde Prof. Dr. Okiç'in hayatına dair daha önce ulaşamadıkları bilgileri bulabileceklerini belirterek, ''Belgeler arasındaki kartpostalların çoğunun Paris'ten 1932 yıllarında yazıldığı görülüyor. Bunlar sayesinde Okiç hocamızın Paris'te kaldığı evi bile bulabileceğimize inanıyorum. Bu yüzden Anisa Başoviç'e ve ailesine en samimi şekilde teşekkür etmek istiyorum'' dedi.

Bosna Hersek doğumlu olan Prof. Dr. Muhammed Tayyib Okiç, 1. Dünya Savaşı'nda Saraybosna'nın işgal edilmesi üzerine Fransa'ya, oradan da Tunus'a gitti. Türkiye'ye 1940'lı yıllarda gelen Prof. Dr. Muhammed Tayyip Okiç, Türkiye'nin ilk ilahiyat fakültesi olan Ankara İlahiyatın yanı sıra İstanbul, Erzurum ve Konya ilahiyat fakültelerinin kuruluşunda görev aldı. Prof. Dr. Okiç, Temel İslami Bilimler ile Hadis alanında önemli çalışmalara imza attı. Türkiye'deki şu anda 27 ilahiyat fakültesinde görev alan hocaların önemli kısmını yetiştiren Prof. Dr. Okiç, 1978 yılında Ankara'da vefat etti. Varislerinin talebi doğrultusunda Prof. Dr. Okiç'in cenazesi, özel izinle Saraybosna'ya getirildi ve buradaki Bare Mezarlığı'nda defnedildi.

KAYNAK : AA
YORUMLAR 1
  • muharrem şakar 14 yıl önce Şikayet Et
    ALLAH C.C. RAZI OLSUN. hak yolunda yapılan her icraat kuşkusuzki karsılıgını bulacakdır.bizlera ise sahip cıkmak ve merhum hocamızın ruhunun şaad olmasını dilemekdir.islamiyete katkısı olan tüm herkezden yaradanımız razı olsun.onların yüzü suyu hürmetine bizleride bagıslasın..AMİN
    Cevapla

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR