Olcay Akay, radyo sektöründe çalışanlara mesajı verdi!
Radyo, erişimi en yüksek ikinci mecra olmasına rağmen reklam yatırımlarında yeterli payı alamıyor. Ulusal Radyo Yayıncıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Olcay Akay, önümüzdeki dönemde sektörün medya yatırımlarından hak ettiği payı alabilmesi için önemli adımlar atacaklarını ifade etti.
ABONE OLAkay ayrıca Küçük Çamlıca’daki yeni TV ve radyo kulesine taşınma süreciyle ilgili olarak ciddi endişeler taşıdıklarını da belirtiyor.
'SORUNLAR ÇÖZÜLMEDİ ARTTI!'
Derneğimizi 2014 yılında 21 Ulusal Radyo Yayın Kuruluşu bir araya gelerek kurduk. Mart ayında gerçekleştirdiğimiz IV. Olağan Genel Kurulumuzda, derneğimize Ulusal Radyo Yayın Kuruluşları yanında yine RTÜK’e kayıtlı uydu, bölgesel, yerel radyo yayıncı kuruluşlarımızı da üye alabilme imkanı sağlayacak kararı oy birliğiyle aldık.
Böylece sektörümüzün sorunlarını daha kapsayıcı bir çatı örgüt olarak çözebilme imkanını sağlamış olacağız. Bildiğiniz üzere ülkemizde özel radyo yayıncılığı 1990’ların başında başladı, 29 yıllık yayın hayatına baktığımızda bu süre içerisinde maalesef sektörel sorunlarımız çözülmediği gibi pek çok yeni sorunların da eklendiğini gözlemliyoruz.
'MARKALARA RADYOYU ANLATIYORUZ'
Radyo iletişim aracı olarak hayatın her yerinde yer alırken, reklamveren nezdinde maalesef erişimiyle doğru orantılı medya yatırımlarından pay alamıyor. Günlük erişimi yüzde 58-62 bant aralığında haftalık erişimi yüzde 70-74 olan ancak 2018 medya yatırımlarından yalnızca yüzde 3,2 alabilen bir mecradan bahsediyoruz.
''RİAK Reklamverenle Kahvaltıda Buluşuyor” etkinliğiyle sevgili Başkanımız Ahmet Pura’nın desteğiyle 14 markayı, markaların medya planlama ve radyo ajanslarını RİAK’da ağırlayıp Nielsen’in araştırma datalarıyla detaylı sunumunu yaptık ve yapmaya devam edeceğiz.
Amacımız erişimi en yüksek ikinci mecra olarak reklam yatırımlarındaki payımızı artırmak için yapmamız gerekenleri tespit ederek aksiyona geçmek. Tabii bu çalışmalarımızı yapabilmek için yayınlarımızın kesintisiz ve kaliteli olarak dinleyiciye ulaşması gerekiyor.
'ÇAMLICA'DAKİ KULEYLE İLGİLİ CİDDİ ENDİŞELERİMİZ VAR'
Mevcut durumda İstanbul’da Küçük Çamlıca ve Büyük Çamlıca’da 38 kuleden 107 radyo yayıncısı yayın yapıyor. Kasım ayı itibarıyla Küçük Çamlıca’da yeni yapılan TV ve radyo kulesine taşınmalar başlayacak. Ve bu süreç maalesef sistemin nasıl çalışacağını öngöremediğimiz için biz yayıncılar açısından öncelikli olarak takip edilmesi gereken bir süreç.
Bu süreçte sorun çıkabileceğine yönelik ciddi endişelerimiz var. Dünyanın hiçbir yerinde denenmemiş bir sistem olacak bu. 100 yayıncının tek bir kulede toplandığı başka bir örnek yok. Montajı yapan firmalar için de yeni bir durum bu. Oluşabilecek riskleri ancak test aşamasında gözlemleyebileceğiz. O sebeple bu test aşamasının 1 yıl olmasını talep ediyoruz.
'YENİ YÖNETMELİK WEB RADYOLARI KAPATABİLİR'
RTÜK ve BTK tarafından yayınlanan internet yönetmeliği yayıncı kuruluşlar olarak bizleri sıkıntıya soktu. Sahayla koordinasyonlu hazırlanmayan yönetmeliğe uyum için tanınan süre çok sınırlı ve özellikle radyo yayıncıları açısından internet ortamında bu işi sürdürebilmemizi mümkün kılmıyor.
Platformlar içerisinde yer alacak olan her bir web rad yonun bir tüzel kişilik altında yayın yapma zorunluluğun da olması nedeniyle birçok yayıncı kuruluş radyolarını kapatmak zorunda kalacak. İlgili makamlarla görüşüp karşılıklı olarak yönetmeliğin sahada uygulanabilecek şekilde yeniden düzenlenmesi talebimizi ilettik.
'YEDEK BİR KULEYE İHTİYAÇ VAR'
Öte yandan yedek kule ya da kulelerin olması gerekiyor. Tüm yayınların tek bir kulede yer alması güvenlik açısından büyük bir risk. Oluşabilecek bir yangın veya deprem, gerçekleştirilecek bir terör eylemi (ki 15 Temmuz’da yaşadıklarımız henüz hafızalarımızda çok taze) İstanbul’da tüm karasal yayınların susması anlamına gelir.
İlgili makamlara da ilettiğimiz önerimiz Çamlıca’da görsel kirliliğe sebep olmayacak kör noktalarda halihazırda yer alan iki ya da üç kulenin bırakılması. Öte yandan 100 yayıncının bu yeni kulede yer almasına yönelik teknik düzenleme yapılırken ''açıkta kalacak 7 yayıncı kuruluş nasıl tespit edilecek?'' sorusu yanıt bulmuş değil.
Mevcut kanunda yer alan frekans tahsisinin yapılmasıyla ilgili maddenin geçici bir yasa maddesiyle yeniden düzenlenip ''Frekans tahsisinin mevcut durumun korunarak 10 yıllık lisanslama ile yapılması'' yönünde de bir talebimiz var.
'MEVCUT TELİF YASASI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ'
Yayınlarımızın içeriği ağırlıklı müzik. Dolayısıyla bu içeriği tüketirken telifle ilgili kısmı meslek birlikleriyle yaptığımız anlaşmalarla yürütüyoruz. Mevcut sözleşmelerdeki yıllık artış oranlarının ekonomik konjonktür ve 2018 yılı radyo sektörünün büyüme oranları göz önünde bulundurularak yeniden belirlenmesi için toplantılar yapıyoruz.
Birlikte çalışıp üretmesi gereken iki önemli ayak bugüne kadar maalesef iletişimi yalnız telif ödemek için yapmış. Bu eksikliği gidermek amacıyla karşılıklı olarak, en geç Eylül ayında meslek birlikleri, radyoların yetkilileri ve müzik yayın editörlerinin bir araya geleceği bir çalıştay yapmaya karar verdik.
'SEKTÖRE FAYDA SAĞLAYACAK ÇALIŞMALAR GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ'
Önümüzdeki dönemde sektörün sivil toplum kuruluşu olarak gücümüzü başta toplum yararına, ardından mecramızın farkındalığını artıracak faydalı işlerde kullanmak amacıyla önemli adımlar atacağız. Ahmet Pura’nın başlattığı reklamverenlerin, reklamcıların, mecraların ve STK’ların destek verdiği “Reklamda Cinsiyet Eşitliği” hareketinde biz de sorumluluk üstleniyoruz artık.
Bir diğer projemiz sektörün insan kaynağı ihtiyacına yönelik olacak. Zira gençler artık radyoyu bir çalışma alanı olarak tercih etmiyor. Gençlerin bu konuda özendirilmesi ve eğitilmesine yönelik olarak akademiyle iş birliği içerisinde eğitimler düzenleyeceğiz.
Tüm bunların yanında sektörün medya yatırımlarından hak ettiği payı alabilmesi için çalışacak, satın alma kararlarında etkili bir mecra olduğunu reklamverene anlatacak, yatırımın geri dönüşünü analiz eden bir araştırma yaptırıp sonuçlarını sektörün kullanımına sunacağız.