Sosyal medyada kötü niyetli paylaşımlara karşı önemli uyarı
SODİMER Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, orman yangınlarıyla eşzamanlı olarak sosyal medyada başlatılan kötü niyetli kampanyalara karşı uyardı.
ABONE OLSODİMER Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan'ın açıklamaları şöyle:
Son günlerde ülke olarak son derece kötü doğal afetler ve hain saldırılara maruz kalıyoruz. Yaşanan durum karşısında her bir vatandaşımız derin bir üzüntü içerisindedir. Birçok vatandaşımız olayları ana akım medyadaki haberler ve büyük oranda da sosyal medya üzerinden takip etmektedir. Toplum olarak sosyal medyayı yoğun ve aktif bir biçimde kullanıyoruz. Özellikle bu gibi felaket olaylarında sosyal medyadaki paylaşımların sıklığı artmakta ve bireyler buradan etkileşerek haberleri yaymaktadır. Ancak yine özellikle bu gibi olaylarda sosyal medyada yoğun bir dezenformasyon ile karşı karşıya kalıyoruz. Toplumu etkileyen olaylar kötü niyetli kişiler tarafından algı yönetimi malzemesi olarak kullanılırken, bilinçsiz kullanıcılar tarafından da bu içeriklerin yayılması hızlanmaktadır.
'KİTLESEL PAYLAŞIM' HEDEFİ
Sosyal medya üzerinden algı sürecini yöneten yapılar manipülasyon malzemelerini kitlesel paylaşım (mass sharing) biçimine dönüştürmeyi hedefler. Ne yazık ki bilinçsiz sosyal medya kullanıcıları da mass sharing dediğimiz durum ile bu algı yönetimi malzemelerini yaymaktadır. Algı yönetimi; propaganda, ikna, manipülasyon, psiko-lojik harp, zihin kontrolü adı ne olursa olsun insanları yanılt-mada çok sık başvurulan tekniklerden biridir. Algı yönetiminin amacı; hatalı bilgi kurgulamak ve bunu dolaşıma sokmaktır. Profesyonel ve sıradan kişiler, çeşitli makro ya da mikro amaçları için sahte hesaplar edinerek sosyal ağlarda yalan ve manipülatif bilgiler dolaşıma sokabilmektedir. Amaçları ne olursa olsun çok kolay bir şekilde yalan haberleri dolaşımda yer alabilmekte ve bireyler çoğu zaman okumadan, anlamadan, kontrol etmeden mesaj, görüntü ya da iletileri retweet, beğeni, etiketleme, hashtag yapmak, imlemek gibi davranışlarla bu bilgileri kendi takipçilerine bulaştırabilmektedir.
'KÖTÜ NİYET' UYARISI
Yangın felaketi üzerinden yürütülen sosyal medya algı yönetimi çalışmalarında özellikle fotoğraf, resim ve görüntü manipülasyonu, düzenleme ve montajlama dediğimi algı yönetimi tekniğinin kullanıldığını görüyoruz. Bir sinema ve televizyon kavramı olarak montaj, bir-birleriyle ilgisi olmayan, farklı an ve günlerde çekilmiş hareketli ya da hareketsiz görüntülerin birleştirilmesi anlamına gelmektedir. Montajlama geleneksel algı yönetimi tekniklerinden biridir. Teknolojik kurgu teknikleri ve sosyal medyanın etkin gücü algı yönetiminde montajlama tekniğini vazgeçilmez kılmıştır. Ayrıca hızlı ve kolay hazırlanabilmesi, akut durumlarda ve ani gelişen durumlarda etkili olması bu tekniği yaygınlaştırmıştır. İçinde bulunduğumuz süreçteki yangın felaketi olayında da benzer şekilde daha önceden çekilmiş ya da farklı yerlere ait yangın veya afet bölgesi görüntüleri paylaşılmaktadır. Bu durum halkta daha fazla korku ve kaygı duymasına neden olmaktadır. Halkı infiale sürükleme amacı olan bu ve benzeri paylaşımların mutlaka teyit edilmesi ve daha sonra paylaşılması gerekmektedir. Teyit edildikten sonra yanlış olduğu belirlenen bu paylaşımların kaldırılması için sosyal medyada şikâyet edilmesi ise yine toplumsal bir vazife olarak görülmelidir. İkinci olarak yine yangın felaketi bağlamında sosyal medyada çok sayıda yalan, sahte, hatalı veya çelişkili bilgiler yayılmaktadır. Benze şekilde bu bilgilerin manipülasyonu yapılarak da sosyal medyada algı yönetimi yapılmaktadır. Böylesi haber, bilgi vb. yaymanın amacı; düzmece bir şeyi gerçekmiş gibi gösterme, ortalığa söylentiler yayma, tezvirat ve yalan kampanyası açma, karalama taktiği gütme ve böylece yanılsama sağlamak içindir. Son olarak yine algı yönetimi tekniklerinden biri olan ağ kampanyaları yaratma bu felaket bağlamında sosyal medyada karşılaşmaktayız. Sosyal medyada oluşturulan “HelpTurkey” ya da “GlobalCall” başlıklı kampanyalar kullanıcıların bir kısmı tarafından tamamen iyi niyetli olarak ülkemizde yaşanan doğal afet, can kaybı gibi durumların önüne bir an önce geçilmesine yönelik bir çağrı olmasına rağmen ne yazık ki kötü niyetli kişiler tarafından ülkemizi zayıf ve güçsüz olarak göstermektedir. Birçok ülkede benzer durumlar yaşandığında vatandaşlar tarafından sosyal medyadan benzer çağrılar ve yardım kampanyaları düzenlenmektedir. Dolayısıyla bu durum anormal olarak karşılanmamalıdır. Ancak kötü niyetli kişilerin paylaşımlarına dikkat etmek ve bu şekildeki kötü niyetli paylaşımların yayılmasını önlemek son derece önemlidir.