Katibim'i seslendiren Kitt'in bilinmeyen öyküsü
Katibim şarkısının anlatılmamış hikâyesi ve şarkısı seslendirmesiyle dünya çapında üne kavuşan Eartha Kitt'in hiç bilinmeyen öyküsü...
ABONE OLABD’nin pamuk yetiştiriciliği ile meşhur Güney Carolina tarlalarında çalışan Eartha Kitt’in Türk şarkısı olan Katibim’i seslendirmesiyle değişen hayatı ve bilinmeyen yönleri Derin Tarih Dergisi’nde ele alındı. Kitt, 1950’lerde İstanbul’dan geçerken seslendirdiği ‘Katibim’ şarkısı ile adeta ölümsüzleşti.
İMZA İMZA ………..
Dünyaya mal olan Katibim şarkısının anlatılmamış hikâyesi ve şarkısı seslendirmesiyle dünya çapında üne kavuşan Eartha Kitt’in bilinmeyen yönleri Derin Tarih Dergisi’nde işlendi. ABD’nin pamuk yetiştiriciliğiyle ünlü eyaletlerinden Güney Carolina’nın tarlalarında 1927’de başlamış bir hayatın 1950’lerde İstanbul’dan geçeceği ve bu seyahatin tüm dünyada popüler olan bir Türk şarkısıyla ölümsüzleşeceği kimin aklına gelirdi? Bu nefes kesici serüvenin kahramanı Eartha Kitt’in bize söyleyeceği çok şey var. Hasadın iyi olduğu o yıl pamuk tarlalarında çalışan Kızılderili ve Afro-Amerikan melezi anne, bir kız çocuğu dünyaya getirir. Toprak anlamına gelen Eartha ismini verir sevgili kızına. Eartha, Alman asıllı olduğu söylenen ve annesinin çalıştığı çiftliğin sahibi olan babasını hiç tanımamıştır. O toprak renkli kızın 1950’li yıllarda milyonların kalbinde taht kuracağını elbette kimse tahmin edemezdi.
EARTHA’NIN DÜNYA YOLCULUĞU
‘Kâtibim’ olarak bildiğimiz şarkıyı seslendirmesi ve dünyada hit olmasıyla gerçekleşecektir bu uzak ihtimal. Plakta ‘Uska Dara’ şeklinde yer alan ve Fransızlarınkine yakın bir aksanla okunan şarkının hikâyesini çoğumuz bilmez. Gelin, o renkli maziye beraber yürüyelim. 17 Ocak 1927’de zor şartlarda başlayan hayatının ilk yılları mücadele içinde devam eder. Sekiz yaşına kadar annesiyle beraber büyüyen Eartha, ten renginin, orada yaşayanlardan daha açık olmasından ötürü dışlanır. Hasılı; ne içeridekilerce kabul görür, ne de dışarıdakilerce. Nihayet sekiz yaşında New York’a, Harlem’de yaşayan teyzesi Mamie’nin yanına gönderilir. Utangaç küçük kızın hayatını değiştirecek fırsat, burada Katherine Dunham Dans Kumpanyası’na katılmasıyla karşısına çıkar. Böylece 20 yaşından önce bütün dünyayı dolaşır.
DÜNYANIN EN HEYECAN VERİCİ KADINI
Paris’te sahneye çıktığı sırada bir gece kulübü sahibi onu keşfeder ve assolist olarak sahne almasını sağlar. Kişiliği ve sanatıyla ilgi gören Eartha, ünlü aktör ve yönetmen Orson Welles tarafından “the most exciting woman in the world” (dünyanın en heyecan verici kadını) olarak nitelenmiştir. Yeteneğini keşfeden Welles, Eartha’ya Dr. Faust filminde oynaması için Truvalı Helen karakterini verir. 1960’ların ünlü televizyon dizisi Batman’in son bölümünde ise kedi kadın rolünde çıkar karşımıza.
SAHNEDE CESARETLİ, YAŞAMINDA UTANGAÇ
1960’a kadar televizyon, film ve gece kulüplerinde şarkı çalışmalarına devam eden Eartha, bu dönemde Let’s Do It, Champagne Taste, C’est si bon, Monotonous, Santa Baby ve Üsküdar’a Gider İken diye bildiğimiz Üsküdar’a gibi şarkılarla sanat hayatının zirvesine çıkacaktır. O sahnedeyken seyircilerin gördüğü, cesaretli ve cazibeli bir kadındı. Ancak sahneden inip gerçek dünyaya geçtiğinde kendisini utangaç ve yalnız hissettiğini söylüyordu. Bu duygular ve ruh hali istenmeden ve sevilmeden geçirilmiş bir çocukluk döneminin eseri olsa gerekti. Pek çoklarının hayranlıkla seyre daldığı bir sanatçı olsa da kendisine verdiği ad, geçmişiyle ne denli muhkem bir bağ kurduğunu gösterir: “Güney’in pamuk toplayıcı haylaz kızı Eartha Mae”.
KATİBİM İLE GÖNÜLLERİ KAZANDI
1949’da açılan ve İstanbul’un en önemli eğlence mekânı haline gelen Elmadağ Caddesi üzerindeki Kervansaray gece kulübü Eartha Kitt’in Türkiye’de yıldızının parlayışına sahne olur. 1951’de sahneye çıkar; kimilerinin bir Türk albayın hanımının, kimilerinin de Orhan Boran’ın öğrettiğini iddia ettiği Üsküdar’a Gider İken şarkısını, Türkçe ve İngilizce söyleyerek Türk dinleyicisinin gönlünü kazanır. Şarkıyı plak yapmak istese de, plak şirketi şarkıyı Amerikalı dinleyicilerin anlamayacağını ve zevklerine uygun düşmeyeceğini düşünüp temkinli yaklaşır. Ancak Eartha diretir ve Amerika’ya döndükten sonra şarkı iki yıl içinde meşhur olur ve birkaç milyon adet satar. Sonraları çıkan albümlerinin hemen hepsinde Kâtibim şarkısı Uska Dara ismiyle yer alacaktır.
BEYAZ SARAY’I AYAĞA KALDIRDI
Amerika’da Afro-Amerikalılara karşı yapılan ayrımcılığı sona erdirmek üzere başlayan sivil haklar hareketinin zirvede olduğu ve boksör Muhammed Ali dahil pek çok siyahi ünlünün eşitlik için mücadele ettiği 1960’larda Eartha da ön sıralarda boy gösterir. Amerika tarihinde ilk kez siyahi ve beyaz askerlerin aynı taburlarda mücadele ettiği Vietnam Savaşı’nı, sivil haklar hareketi içindeki pek çok Amerikalı gibi Eartha da haksız bulmakta, savaşa gençlerin gönderilmesinden rahatsızlık duymaktadır. Öyle ki, Başkan Lyndon B. Johnson’un eşi Lady Bird Johnson’un Beyaz Saray’da verdiği bir öğle yemeğine katıldığında söylediği savaş karşıtı sözler Amerika’daki sanat hayatına bir süre ara vermesine sebep olmuştu. Olay sırasında orada bulunan UPI (United Press International) muhabiri ise yaklaşık 50 davetli hanımın bulunduğu odada yaşanılanları şöyle aktarır: “Kitt, Lady Johnson’un Vietnam Savaşı hakkındaki düşüncelerini sorması üzerine ‘Ülkenin en iyi gençlerini vurularak ölmek ve sakatlanmak üzere Vietnam’a gönderiyorsunuz! Onlarsa esrar kullanıyor ve kafayı buluyor. Okula gitmek istemiyorlar çünkü biliyorlar ki bir süre sonra annelerinden koparılıp vurulmak için Vietnam’a gönderilecekler’ diye cevap verdi.”
KARA LİSTEYE ALINDI
Eartha Vietnam Savaşı’na muhalefeti yüzünden kara listeye alınır. Başkan Lyndon Johnson FBI’a onun tüm kirli çamaşırlarını ortaya dökmesi emrini verir. Çıktığı gece kulübüne yapılan rezervasyonlar iptal edilir, iş teklifleri durma noktasına gelir. Kariyeri sekteye uğrayan ve işsiz kalan Eartha, para kazanmak için Avrupa macerasına atılmak zorundadır. Nihayet 1978’de Başkan Jimmy Carter’ın Beyaz Saray’a davet etmesiyle aradaki kırgınlıklar ortadan kalkar ve Eartha memleketinde başarısına başarı katmaya devam eder. 2001’de Vanity Fair dergisinden George Wayne’e verdiği röportajda o gün söylediklerinden hiç pişman olmadığını, bilakis mutluluk duyduğunu belirtir. “FBI ve CIA’in kara listesinde yıllarca yer aldınız. Ayakta kalma ve yolunuza devam etme gücünü nereden aldınız?” sorusuna verdiği cevap manidardır: “Yanlış bir şey yapmadığımı bilmenin verdiği güç beni ayakta tuttu. Halen anne ve babalar savaşın bitmesi için yaptığım katkıdan dolayı bana teşekkür ediyorlar.”
Manşetlerde sadece Vietnam Savaşı karşıtlığıyla yer almaz Eartha Kitt. 1974’te Güney Afrika’da verdiği konserlerle dikkat çeker, ‘apartheid’e (ırkçılığa) karşı gelmesiyle de tanınır. Dahası 1970’lerde eşcinseller için düzenlenen pek çok organizasyonda yer almaktan çekinmemiştir.
1960’ta gayrimenkul yatırımcısı John William McDonald’la evlenen Eartha Kitt, hayatı boyunca aktivist faaliyetlerine de, sahne çalışmalarına da devam etti. Dört dili çok iyi konuşan ve 10’dan fazla dilde şarkı söyleyebiliyordu, 35 filmde rol aldı, sayısız long play, single ve CD doldurdu. Ve 25 Aralık 2008’de, 81 yaşında kolon kanserinden hayatını kaybettiğinde kulağımıza çalınan aşina sedayla biraz da “bizim Kitt” olmuş durumdaydı.
-
eeh 6 yıl önce Şikayet EtaaaBeğen