İletişimcilerin İngilizce haber yazması şart

İletişim Buluşmaları kapsamında Tarık Zafer Tunaya Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen panelde TRT Haber Yayın Yönetmeni Ahmet Böken ve El-Cezire Türk Haber Müdürü Metin Mutanoğlu “Televizyon Haberciliği” anlattı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü ile İletişim Platformu'nun ortaklaşa gerçekleştirdiği etkinliğe İletişim Platformu Derneği Başkanı Ali Yeşildal, dernek üyeleri, çok sayıda medya çalışanı ve farklı üniversitelerden iletişim fakültesi öğrencileri katıldı.

TRT Haber Muhabiri Ali Artmaz'ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde Böken kendi çalıştığı kurum ve televizyon haberciliği hakkında bilgiler verdi. Son dönemde haber televizyonlarının sayısının arttığına dikkat çeken Böken, “Türkiye'de artık ciddi meseleler konuşulmaya ve ilgi görmeye başladı” dedi.

Ekranlarda düşük sesle konuşan ama çok doğru tespitlerde bulunan insanların izlenmediğine değinen Böken, yüksek sesle konuşanların ise daha fazla dikkat çektiğini söyledi. Gerçeğin bazen ekranlarda göründüğü gibi olmadığına değinen Böken, ekranda birbirleriyle tartışan insanların program sonunda çok samimi bir şekilde televizyondan ayrıldıklarını söyledi.

Türkiye'de medyaya yönelik sansür olmadığını anlatan Böken önemli açıklamalarda bulundu. “Türkiye'de sansür yok, oto sansür var” diyen Böken, “Şimdiye kadar bana ‘şu haberi yap, bu haberi yapma' diyen kimse olmadı. Ama bizim ülkemizde medya patronunu aynı zamanda inşaat işi yapıyor. Dolayısıyla çalışanlar, dengeleri bildiği için haber yaparken kendine oto sansür uyguluyor” şeklinde konuştu.

Mutanoğlu: Ben bile bazı haberleri anlamakta zorlanıyorum

El Cezire Türk Haber Müdürü Metin Mutanoğlu da yaptığı konuşmada, haber televizyonlarının izlenmediğine değindi. Haber kalıplarının bunda etkili olduğunu söyleyen Mutanoğlu, “Ben bile bazı haberleri anlamakta zorlanıyorum. Ekonomi haberi veriliyor, ama insanların anlamayacağı teknik terimler kullanılıyor. Haber insanların anlayabileceği, konuşma dili ile verilmeli” dedi.

Habercilerin adil olmak zorunda olduğunu ifade eden Mutanoğlu, dikkat edilmesi gereken bir diğer hususun da haberin ne olduğundan ziyade nasıl ve kim tarafından verildiğine bakılması olduğunu söyledi.

Türkiye'de medya sektöründe herkesin haberi algılama isteğinin farklı olduğuna değinen Metin Mutanoğlu, “Habercilik biraz enformasyondur. Biraz bilgidir ve biraz da koku almaktır” diye konuştu.

Böken ve Mutanoğlu sorulara da cevap verdi. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden bir öğrencinin iletişim fakültesi mezunlarının istihdamına yönelik sorduğu soruya Böken, Türkiye'de 50'ye yakın iletişim fakültesi bulunduğu hatırlatarak cevap verdi. Türkiye'de 15 bin sarı basın kartı sahibi gazeteci olduğu bilgisini veren Böken, “İletişim fakülteleri her yıl Türkiye'deki gazeteci sayısı kadar mezun veriyor” dedi.

“Herkes spiker olmak istiyor” diyen Böken, iletişim fakültesi öğrencilerinin öncelikle yeteneklerine uygun olan alanı belirlemeleri ve sonra da kendilerini yetiştirmeleri gerektiğini söyledi. “İletişim öğrencilerine tavsiyem; İngilizce haber yazacak şekilde mezun olun, çok okuyun” ifadelerinde bulunan Böken, iyi derecede Farsça, Urduca konuşan muhabir bulmakta zorlandıklarını ifade etti.

Mutanoğlu da medyada nitelik sorununa dikkat çekerek, hala Suriye, İran gibi ülkelerde haberlerin yabancı kaynaklardan alındığını hatırlattı ve öğrencilerin kendilerini yetiştirmeleri gerektiğini söyledi.

Mutanoğlu, bir katılımcının AK Parti Genel Kurulu'nda bazı gazete temsilcilerin salona alınmamasına ilişkin sorusuna da cevap verdi. Akreditasyonu doğru bulmadığını söyleyen Mutanoğlu, “Ancak salona alınmayan gazetelerin gazetecilik anlayışını da doğru bulmuyorum” şeklinde konuştu.

İletişim Platformu Başkanı Ali Yeşildal, program sonunda Ahmet Böken ve Metin Mutanoğlu'na birer teşekkür plaketi verdi. Yeşildal yaptığı açıklamada, “Bize bu imkanı sağlayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Kadir Topbaş'a ve Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Sayın Abdurrahman Şen'e teşekkür ediyorum” dedi.