'Ziyaretçi' öldü yaşasın üye!

Ziyaretçi-üye geriliminden üyeler galip çıktı. Bir sınıf dolusu öğrencinin aynı anda konuşması yerine parmak kaldıranlara söz hakkı vermek daha doğru bir tercih… Buyurun söz sizin… ‘Ziyaretçi’ sürecini yürütürken en büyük hata elbette bize ait. Bir okurun deyişiyle 'aldatan sevgili' olduk. Aşağıda sürece ilişkin bir değerlendirme var.

Haberlerin yoruma kapatılması doğru mu? Hem doğru, hem yanlış… Henüz bu konuda geliştirilmiş bir etik kod yok.

‘En güzel minare’ haberinde minare fotoğrafı olmazsa…

Ödüller sahibini buldu, biz bulamadık. Hani ödül alanlar diye sormak hakkımız.

‘Ajans öyle geçti’ dememeliyiz…

9 gündür kaybolan turistin cesedi çeşme başında bitkin halde bulunursa...

PARMAK KALDIRAN KONUŞSUN

Senenin başında okurlarımıza bir sürpriz yaparak, yorumları tüm okurlara açmıştık. Bu uygulamayı dört ay sürdürebildik ve geçtiğimiz Perşembe güne eski sisteme dönerek sadece üyelere yorum imkanı verdik.

Neden herkese yorum uygulamasına geçilmişti? Sistemdeki teknik sorunlar nedeniyle üyelerin büyük bir kısmı sisteme giriş yapamadı. Uzun süren bu sorunun doğurduğu sonuçları ortadan kaldırarak, heybede bekleyen başka bir talebe de böylelikle cevap vermiş olduk.

6 Ocak’ta Okur Temsilcisi köşesinde yorumların tüm okurlara açılmasıyla ilgili şu değerlendirmeyi yapmıştım; “Açıkçası henüz durumun bizi nereye götüreceğini tam olarak biz de bilmiyoruz. Artısı ve eksisi ne olur, bunu zamanla göreceğiz. Bu süreçte gelen öneri ve teklifleri de bir kenara not ediyoruz. Şu an izleme aşamasındayız.”

Zaman içinde gelen talepleri değerlendirerek yönetime iletmiş ve ne tür değişiklikler yapılabileceğini bu köşede duyurmuştum.  13 Ocak tarihli yazıda üyeler ile ziyaretçiler arasında farklar olacağını, üyelere çeşitli ayrıcalıklar tanınacağını duyurmuştum.

Ancak bahsettiğimiz değişiklikler hayata geçirilmediği için, yapılacak değişikleri ve okur taleplerini bir kez de Ünal Tanık’a aktararak soru cevap şeklinde 20 Ocak tarihli yazıda konuyu tekrar gündeme getirdim. Haber 7 Genel Yayın Yönetmeni’nin ifadeleriyle, ziyaretçi ile üye arasında fark olacağını, bazı değişiklikler yapılacağını okura duyurmuştum.  

Daha sonra yazılarımızda birkaç kez bu konudaki sözlerin hayata geçirilmediğini hatırlattık. ‘Ziyaretçi’ uygulaması başıboş bir şekilde devam ederken önerdiğimiz hiçbir tedbirin hayata geçirilmemesi, üyelerin önerilerinin dikkate alınmaması bir süre sonra yorum kirliliğine ve önü alınamaz tartışmalara neden olmaya başladı.

Evet, çok fazla yorum geliyordu, sayfalarca yorum yayınlanıyordu, insanlar fikirlerini söylüyordu… Ama ipin ucu bir kere kaçınca toparlamak mümkün olmuyor, eleştiriler iftiralara dönüşmeye başlıyordu. Ve   geçen hafta ‘ziyaretçi’ uygulamasının sonlandırılması ile ortaya çıkan karmaşa da böylece sonlandırılmış oldu.

Bazı okurlarımız ‘ziyaretçi’ uygulaması başladığında bizi eleştirerek, uygulamayı sonlandırmamızı istedi. Ben uygulamanın sonlandırılmasından ziyade alınacak bazı önlemlerle devam ettirilmesinden yanaydım. Ama önlemler vaktinde alınmayınca, uygulamayı sonlandırmak zorunda kaldık. Kendi adıma okurlarımızdan özür diliyorum.

Ziyaretçi uygulamasına karşı çıkan bir okurumuzun gönderdiği maildeki şu cümleleri de paylaşmadan geçemeyeceğim, “Aldatan ve terk eden bir sevgilinin geri dönüşü gibisiniz.

Eskisi gibi nasıl seveceğim, gözümü başkalarından nasıl sakınacağım bilmiyorum. Sanırım biraz zamana ihtiyacım var : )”

Bundan sonra ne olacak? Duyurumuzda da belirttiğimiz gibi kuralları daha sıkı uygulayıp, seviyeli tartışma ortamı oluşturmaya çalışacağız. Duyuruya ve yorum kurallarına BURADAN ulaşabilirsiniz.

BUNLARI DA KONUŞTUK!

Şimdi buraya yazsam ki; Yoruma yorum yaz, şikayet et, puan ver’ gibi seçeneklerin yapılması konusunda karar aldık, bu kararı 6 ay önce de almıştınız diyeceksiniz. Ya da desem ki, ‘artık aynı isimle üyelik olmayacak’ bundan sonra üyeler birbirlerinin ismini taklit ederek yorum yapamayacak… Ama demiyorum… Çünkü ne zaman teknik konularda bir söz versem ya gerçekleşmedi ya da çok geç ve farklı bir şekilde gerçekleşti.

Bir örnek daha; 3 Şubat tarihli yazımızda iPhone uygulamasının hayata geçtiğini, diğer mobil uygulamaların da en kısa sürede tamamlanacağını yazmıştım. Kerim Çoşar da diyor ki, “İhsan Bey, bilmem ilk deyişinizin üzerinden kaç ay, en son 'ha olacak' deyişinizin üzerinde kaç hafta geçti; ama hala ortada mobil haber7 yok. Gerçekten böyle bir çalışma yoksa bilelim; yok, varsa bitirin artık.” Kerim Bey’e verecek cevabım yok. Sonuna kadar haklı…

HABERİN YORUMA KAPATILMASI  

Üye olmayanların yorum yapabilmesi uygulaması sonlandırıldıktan sonra bazı haberlerin yoruma kapatıldığını da gören okurlarımızdan ciddi eleştiriler aldık. Ancak haberlerin yoruma kapatılması yeni bir durum değil. 21 Ağustos 2009 tarihli yazıda bu konuya değinmiştim.

Haberlerin yoruma kapatılmasının iki durumda olduğunu belirttiğim yazıda, “Mevcut etik kuralları içerisinde ‘haberin yoruma kapatılması’ durumu olmadığı için nasıl bir yöntem izleneceği belli değil.
Hangi durumda haberleri yoruma kapatıyoruz? Bir habere yapılan yorumlar çığırından çıkmış ve önü alınamaz hakaretler ediliyorsa bu haberleri yoruma kapatarak oluşabilecek yasal bir sorumluluğun önüne geçmeye çalışıyoruz.

Bu tür durumlar için haberin yoruma kapatılması hem yorumcular için hem de bizim için tehlikeyi önlemiş oluyor.

Tanıtım haberleri için ise haberin yoruma kapatılması uygulaması çok da şık durmuyor. Bence haber yoruma kapatılmamalı ancak yayıncının durumunu da değerlendirirsek şöyle bir önerim olacak; Bir haber ya en baştan yoruma kapatılsın ya da kapatılmasın. Bu öneri okurları memnun etmeyebilir ancak değerlendirme yapılırken yayıncının penceresinden de bakılmasını rica ediyorum. Şimdilik sadece bir öneri, belki daha iyi öneriler gelebilir.”

Hala daha haberin yoruma kapatılmasının hangi durumlarda uygun olacağını net bir şekilde ortaya koyamıyoruz. Bu konuda zamanla doğru davranış kuralları oluşacaktır. Biz de bu işin bir parçası olacağız. Umarım herkesi memnun edecek bir yol bulunur.

Bu hafta ziyaretçi ve yorum mevzusuna girince editörlere pek fazla yer ayıramadık. Ama bir iki konuya kısa da olsa değinmeden geçemeyeceğim.

CAMİ VAR, MİNARE YOK

‘Avrupa’nın en güzel minaresi seçildi’ haberinde benim arayacağım ilk şey minarenin ve caminin fotoğrafıdır. Ama haberde caminin minaresiz halinin fotoğrafı bulunuyor. Haber olan obje haberde olmayınca, birçok okuru eli boş gönderdik. Daha sonra bir okurumuzun uyarısı üzerine bir gün sonra habere fotoğrafları ekledik. Eğer  haberi ilk okuyanlardansanız muhtemelen ‘en güzel’ minareyi görmediniz. Tekrar girip bakabilirsiniz…

ÖDÜL SAHİBİNİ BULDU, BİZ BULAMADIK

Haberin başlığı “İsmail Cem ödülleri sahiplerini buldu GALERİ”  ama haberin içinde İsmail Cem ödüllerini alanların ne ismi var, ne listesi. Ödüller sahiplerini buldu ama biz ödül sahiplerini bulamadık. Haberde 13 fotoğraf var, birinin altında da neyin ne olduğu yazmıyor. Anadolu Ajansı öyle geçmiş demek işin kolay kısmı…

AJANS ÖYLE DİYOR…

Anadolu Ajansı öyle geçti demişken, Pazar akşamı okurların büyük kısmı puan durumunu merak ediyor. Yanlışlıkla ajans cumartesinin puan durumunu geçse, sen de bunu yayınlasan, okurlar uyarsa ne yaparsınız? Muhtemelen doğrusunu bulup düzeltirsiniz. Ajans’ın her geçtiğine kutsal metin muamelesi yapmaya gerek yok değil mi?

‘TERBİYELİ OL’ DEMEDİ ‘TERBİYESİZ’ DEDİ

Ben videoyu iki kez izledim başlık 'Şahin Genç'e 'terbiyeli ol' dedi ancak  ‘Şahin Genç’e ‘terbiyeli ol’ demedi’… Videoda ‘terbiyesiz’ lafı geçiyor ama tırnak içine alınmış cümle birebir alıntıdır ki, ‘terbiyeli ol’ sözü videoda yok. Geçen hafta da Bakan’ın sormadığı soruyu sordurmuştuk.

BİTKİN CESET
Okurumuz Ahmet Özcan uyarmış, başlık başka, içerik başka diye… ‘9 gündür kayıp olan turistin cesedi çıktı’ başlığının spotu şöyle: “Muğla'nın Marmaris ilçesinde 9 gün önce kaybolan İngiliz turist, ormanlık alandaki bir çeşmenin başında bitkin halde bulundu.”

Bir okur yorumu ise şöyle: “Yürüyen ceset? Bu ceset zombi falan mı?”

Bana söz kalmadı…

İhsan AYDIN - Haber 7
Okur Temsilcisi
ihsan.aydin@haber7.com