Demircan 'Taksim Meydanı' gerçeğini anlattı!
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Taksim meydanının milletin ortak talebi ve Beyoğlu'ndaki Büyük Dönüşüm hamlesinin önemli bir halkası olduğunu söyledi. Meydanın kurulduğu gün ile bugün arasında büyük farklar olduğuna dikkat çekti.
ABONE OLBeyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Taksim Meydan Projesinin milletin ortak talebi ve Beyoğlu'ndaki Büyük Dönüşüm hamlesinin önemli bir halkası olduğunu belirterek, ''Beyoğlu'nda dönüşüm iş, aş olarak vatandaşlarımıza yansıyor. Son 8 yılda sadece hizmet sektöründe 35 bin vatandaşımız iş buldu, istihdam edildi'' dedi.
Demircan, Taksim meydanın kurulduğu gün ile bugün arasında büyük farklar olduğuna dikkati çekti.
Bu farkların yeniden yapılanmayı zorunlu kıldığına işaret eden Demircan, ''Taksim, meydan olarak hizmet vermeye başladığında arabalar da, araç trafiği de yok denecek kadar azdı. Şimdi ise çok büyük bir şehirdeki araç trafiğinin en önemli kesişme noktası. İnsanların sürekli aktığı bir meydan otomobil ve otobüs trafiği dolayısıyla İstanbul'a yakışmayan bir keşmekeşin sahnesi oldu'' diye konuştu.
Sadece araçların değil insan sirkülasyonun da inanılmaz boyutlarda ulaştığının altını çizen Demircan, Beyoğlu'nun şu anda, tarihinin bütün dönemlerinden daha fazla insana ev sahipliği yaptığını anımsattı.
''Dönüşüm, 6 bin yatak kapasitesini 26 bine çıkardı''
''Meydanla bire bir ilişkili alanlarda göreve geldiğimizde 6 bin yataklık otel kapasitesi vardı. Uyguladığımız dönüşüm projeleriyle bugün 26 bin yatak kapasitemiz var'' diyen Demircan, İstiklal'den akan yüz binlerin en önemli kesişme noktasının da yine Taksim Meydanı olduğunu anlattı.
Bütün bunlar üst üste konulduğunda eski halin devamının imkansız olduğunu herkesin kabul ettiğini dile getiren Demircan, ''Trafiği yerin altına almak, meydanı Türkiye'yi temsil eden görkemli bir abideye çevirmek, meydana yoğun insan sirkülasyonuna gerçek anlamda hizmet üretecek sosyal donatı alanları kazandırmak; şehirciliğin bir gereği, milletimizin ortak talebidir'' dedi.
Taksim Meydanı projesinin aynı zamanda Beyoğlu'ndaki Büyük Dönüşüm hamlesinin önemli bir halkası olduğunu söyleyen Demircan, ''Binlerce bina renovasyonla yeniden hayata katılıyor. İnsanların yoğun akışının önünü açmak için sokak kullanımları yeniden düzenleniyor. İstiklal başta olmak üzere, Tünel, Galata, Mevlevihane gibi önemli caddelerimiz trafikten arındırılıyor. Böylesi bir projede tartışmalar olması gayet normal. Büyükşehir Belediyemiz herkese kulak veriyor'' şeklinde konuştu.
''Modern dünyanın meydan trafiği yer altından akıyor''
Taksim Meydanı'ndaki trafiğin yer altına indirilmesinin büyük bir ihtiyaç olduğunu belirten Demircan, ''Modern dünyanın meydanlar için bulduğu en isabetli çözüm; trafiğin yerin altına alınmasıdır. Tereddütü olanlar internet üzerinden dünyadaki benzer meydanlara göz atabilirler'' dedi.
Tarlabaşı projesine de değinen Demircan, ''Tarlabaşı Yenileme Projesi belediyemiz rehberliğinde, vatandaş ve özel sektör tarafından gerçekleşiyor. Bu boyutuyla Türkiye'deki en önemli örnektir. Kat karşılığı olarak anlaşma yapıldı. Yüzde 42 vatandaşın, yüzde 58 müteahhidin olacaktı. Finalde Yüzde 50, yüzde 50'ye kadar iyileşme sağladık'' bilgisini verdi.
''Dolapdere'de kat yüksekliklerinin artırılmasını talep ettik''
Kiracı durumunda olan, orada yaşayan insanları da mağdur etmedik. TOKİ'den çekilişsiz, kurasız daire verdik. Küçük bir peşinatla kira öder gibi taksitlerini ödüyorlar. Hepsi ev sahibi oldu.
Yapılar aslına uygun olacak. Şehrin merkezini yaşanılacak bir alan olarak imar ediyoruz. Buna bağlı olarak ticaret, turizm, sosyal imkanlar, iş imkanları da gelişiyor. Başladığımız yenileme projesi çevrede yeni projeleri tetikliyor.''
Taksim yayalaştırma projesiyle meydanın Talimhaneyle bitiştiğini, Dolapdere'nin de buraya dahil olması için imar plan tadilatları talep ettiklerini anlatan Demircan, ''Büyükşehir Belediyemizden parselasyonun genişlemesini, kat yüksekliklerinin bir miktar artırılmasını talep ettik. 6-8 kat talep ettik, Dolapdere hattından İplikçiye kadar'' dedi.
''Dönüşümle, 8 yılda sadece hizmet sektöründe 35 bin kişi iş buldu''
Beyoğlu'nda gerçekleşecek kentsel dönüşümün sağladığı iş fırsatlarına da değinen Demircan, ''Beyoğlu'nda dönüşüm iş, aş olarak vatandaşlarımıza yansıyor. Son 8 yılda sadece hizmet sektöründe 35 bin vatandaşımız iş buldu, istihdam edildi. Bütün sektörlere baktığımızda bu sayının çok daha yüksek olduğunu görüyoruz. Turizm yatırımları bağlantılı yeni istihdam 35 bin. Tarlabaşı projesi tek başına 150 ila 200 milyon dolarlık bir yatırım. Beyoğlu'nda 5 bin bina renove oldu'' diye konuştu.
Şişhane, Perşembe pazarı bölgesindeki değişim hakkında da konuşan Demircan, ''Değişim dalgası Perşembe pazarına ulaştı. Galata Kuledibi, Tünel, Şişhane merkezden çevreye doğru enerjik bir gelişme devam ediyor. Yer altında 1100 araçlık bir otopark yapılıyor'' dedi.
''Talimhane'deki yedek parçacılar şimdi turizmci oldu''
Metro köprüsü tamamlandığında, istasyonun köprü üzerinde olacağını da hatırlatan Demircan, ''Bir taraftan Eminönü diğer taraftan Karaköy sahiline doğru insanlar akacak. Ondan sonra sahil bandında iyileşmeyi daha iyi hissedeceğiz. Oranın değerini arttırdıkça esnaf, tüccar daha çok kazanacağı işlere girecek. Talimhane'de olduğu gibi. Talimhane'de yedek parçacılar vardı. Şimdi her biri turizm sektöründe, otelleri var. Beyoğlu'nun esnafı değişmiyor, iş değiştiriyor'' değerlendirmesinde bulundu.
Demircan, yeni yapılar inşa edilirken tarihi doku içindeki eserlerin zarar görüp görmediğine ilişkin soruya ise, ''Mesela Ağa Camisinin yanında yapılan Demirören Alışveriş Merkezi'nin camiye zararı oldu. Tarihi yapıyı incelemeye aldık, tahribin boyutlarını gördük. Bu arada 16. yüzyıl mimarisindeki yapının orijinalitesinin, bundan 50 yıl önce tahrip edildiğini tespit ettik. Projemizi, bu tahribi de düzeltecek şekilde hazırladık. Camiyi gerçek kimliğine kavuşturduk, 50 yıl önce gerçekleşmiş tahribatı da giderdik'' karşılığını verdi.
''Çevreyi ıskalayan bir dönüşümün tarafı değiliz''
En yüksek talebin geldiği dönüşüm alanlarına öncelik vereceklerine dikkati çekerek, ''Şu an Kasımpaşa ve Okmeydanı'ndan talep var. İlk Örnektepe'den geldi ve oradan başladık. Bunun dışında kendilerini hazırlayan bölgeler de var'' dedi.
Dönüşümün hiç bir aşamasında çevre ve şehircilik önceliklerinden vazgeçemeyeceklerini vurgulayan Demircan, çevreyle ilgili hassasiyet endişesinin temelinde geçmişteki kötü tecrübelerin olduğuna işaret etti.
Demircan, sözlerini şöyle tamamladı:
Bugün, duyarlılıklarımız en üst düzeyde. Kuralın dışına çıkana tahammülümüz yok. Kurallar zaten iyi bir çevre vadediyor. Depreme karşı güvenli yapı ihtiyacını çözebilirsiniz. Bu önemli ama daha önemli olan; bütün insani ihtiyaçları düşünmek, en iyi çözümü geliştirmek. Deprem odaklı iyileştirme hareketi artık yasal olarak zorunlu, daha geniş kapsamlı planlama ve projelendirme için bir fırsat. Çevreyi, sosyal hayatı, ekonomiyi ıskalayan bir dönüşümün tarafı değiliz.''