Erhan Çelik 'Evim Evindir Van'ı anlattı

Ahmet Tezcan'ın başlattığı Erhan Çelik'in desteğiyle büyüyen Evin Evimdir Van kampanyası hakkında merak edilenleri, Çelik Radyo 7'de anlattı.

ABONE OL
GİRİŞ 31.10.2011 17:24 GÜNCELLEME 31.10.2011 17:24 Radyolar
Erhan Çelik 'Evim Evindir Van'ı anlattı
Erhan Çelik 'Evim Evindir Van'ı anlattı

Bugün Radyo 7’de Kanal 7 haber Spikeri Erhan Çelik  Erkan Koç’un Konuğu oldu.

Van depremiyle yaşanan afet sonrasında Türkiye, ‘Evim Evindir Van’ kampanyasıyla tek yürek oldu. Kampanyanın öncülerinden Kanal 7 Ana Haber Spikeri Erhan Çelik konuyla ilgili bugün Erkan Koç’un sorularını cevapladı.

 

Erkan Koç: Geçtiğimiz hafta Van depremi gerçektende Türkiye’yi derinden üzdü, çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybetti ama o yaraları sarma adına birçok kampanya yapıldı. Bu kampanyalardan biri de çığ gibi büyüyen, “Evim Evindir Van” kampanyası. Kampanyanın öncülerinden Erhan Çelik bizimle birlikte. Hoş geldin.

Bu kampanya nasıl başladı?

Erhan: İzleyicilerimize ve dinleyicilerimize güzel bir gün diliyorum ve Van’ın yaralarını sarma adına daha ciddi, daha olumlu adımların atıldığı bir haftaya uyanmışızdır. Kampanya şöyle başladı twitter üzerinden Ahmet Tezcan değerli gazeteci büyüğümüz Beylikdüzü’ndeki bir evini Van’daki depremzedelilere açabileceğini söyledi ve o arada bir takipçisi “Evim Evindir Van” şeklinde bir sloganı buldu, ardından ben organizasyon noktasında devreye girdim. Çığ gibi bir kampanyaya dönüştü. Projenin mimarı, asıl sorumlusu Ahmet Tezcan. Bu mikrofon aracılığıyla da tüm Vanlılar adına çok teşekkür ediyoruz ona.

Erkan: Ama tabi burada seninde katkıların yadsınamaz senin de oradaki bir paylaşımınla binlerce insanda buna kanalize oldu ve büyümesine vesile oldu. Peki, “Evim Evindir Van”  deyip oradaki insanlar gelip seninle beraber kalabiliyor mu?

Erhan: Kampanya duyurusunu yaptığımız ilk gün 4,5 saat içerisinde binlerce mail aldım evlerini açmak isteyen binlerce insan bize ulaştı ancak her şeyden önce resmi izinlerin alınması ve organizasyonun tam olması gerekiyor. Hemen valilikle diyaloga girdik ardından Başbakanlık ile Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı bu konuda bize yardımcı oldu. Valilik kanalıyla organizasyon devam ediyor, Van, buraya gelmek isteyen için değil burada evini açmak isteyenler içinde bir güvenlik soruşturması yapıyor. Ve bu şekilde valilik şartların uygunluğu test ediyor.

Erkan: Ne gibi kriterlere bakıyor?

Erhan: Her şeyden önce ilk olarak “evinizi açmak ister misiniz” dedik ama evin içerisinde bir oda da olabilir demiştik ancak daha çok boş evlerini, yazlıklarını ve hafta sonu kullanılan evlerini açan vatandaşlarla karşılaştık. Bu evlerin güvenliği de önemli şüphesiz. O evleri tahsis eden insanların güvenli kişiler olması aynı zamanda gelecek kişilerle de ilgili güvenlik soruşturmasının yapılması gerekiyor bu aşamayı da onlar yapıyor.

Erkan: Kısa bir aradan sonra devam edelim ve Van’dan arzu eden dinleyenlerimizi yayına alalım. Bu kampanyayla ilgili neler düşünüyorlar ve “Evim Evindir Van” kampanyasında “bizde bu şekilde bir ailenin yanında olabiliriz” diyenler varsa onları da yayına alalım. Hatta ben de evimi Van’daki bir aileye açmak istiyorum, peki bunu bir süresi var mı sevgili Erhan?

Erhan: Yok. Aslında bir hafta oldu ama bu haftalarca sürecek bir proje.

Erkan: Misafir edilme süresini söylüyorum.

Erhan: Ne kadar isterlerse valilikte koordinasyon merkezine ulaştığında dinleyiciler onlara şartları söylüyorlar, hangi süre içerisinde ne kadar tahsis edebilecekleri hususunda bilgi alıyorlar tabi bu durum evini açanların tanıyacağı süreye de bağlı.

Erkan: Sevgili Erhan, “Evim Evindir Van” kampanyasına katılanlardan birisin. Sen de evini açtın bu süreçten bahseder misin?

Erhan: Şu ana kadar yalnızca sadece bir aile geldi ve yerleşimi sağladık fakat bu Ahmet abi ya da benim beklediğim aile değildi. Beklediğim derken, henüz valilikler hem Van valiliği hem diğer illerdeki valilikler tam anlamıyla koordine olup güvenlik soruşturmalarını tamamlayıp bize geri dönmediler. Bu sürecin tamamlanmasını bekliyoruz ve süreç tamamlandıktan sonra konuklarımızı misafir edeceğiz.

Erkan: Öyle zannediyorum ki bu Türkiye ve dünyada bir ilk ve ilk olması hasebiyle de yetkileri hazırlıksız yakaladı.

Erhan: Aynen öyle, dünyada bir ilk. Keza kampanya hemen ikinci gününde CNN international başta olmak üzere Times ve pek çok ülke televizyonu ile gazetesinde yer aldı.  Sadece 14 farklı ülkeden röportaj talebi aldım bununla ilgili soruları cevapladık, çünkü dünyada farklı bir Türkiye algısı var ve burada yaşana çatışma ortamlarını savaş gibi görüyorlar ve iki ülke insan profili ile karşı karşıya olduklarını düşünüyorlar.

Onarla bunu böyle olmadığını aslında kardeşçe yaşadığımız ve bu dayanışmanın da bizim genlerimizde olduğunu dilimizin döndüğünce anlatmaya çalıştık. Tabi onlarda şaşırdı, kolay değil yani binlerce insan bir deprem oluyor ve hemen arkasından hiç tanımadığı ailelerle evlerini paylaşmak istiyorlar.

Erkan: Bu da her halde sadece bizim milletimize has bir davranış olsa gerek değil mi?

Erhan: Uluslararası basından gelen reaksiyon onu gösteriyor. Çok şaşırtıcı buldum, halbuki bize sorsanız Türkiye’deki her hangi bir insanın şaşkınlıkla karşılayacağı bir durum değil. Hiç tanımadığımız insanlara evimizi soframızı açan insanlarız başımızın, gözümüzün üstünde diye karşılarız.

Erkan: Peki bu Van’da yeterince duyuruldu mu acaba, halk bu kampanyadan haberdar mı? 

Erhan: Orada yaralar hala çok taze; yakınlarını kaybedenler, enkaz altında halen kalanlar var evlerini bir şekilde korumaya çalışanlar var. Elbette duyuruldu fakat organizasyon noktasında henüz bir bütünlük sağlanamadı ancak buna rağmen şu anda 100 üzerinde aile Van’da hazır, kendilerini Türkiye’nin her hangi bir noktasında evini açacak insanları bekliyor.

Erkan: Mesela bu konuda bilgi sahibi misiniz?  Kaç aile ev açma konusunda evet, “Evim Evindir Van” dedi?

Erhan: Binlerce. Ama valiliğin yaptığı tarama henüz tamamlanmadı, önemli kriterler var öncelikle içerisinde hane halkının yaşadığı ev değil, tahsis edilecek evin boş olması gerekiyor.

Erkan: “Hadi gel bakalım bir oda da sana” bunu kabul etmiyorlar mı?

Erhan: Tabi kabul ediliyor bu ama öncelik boş ev tahsis edenlere çünkü nihayetinde birbirlerini tanımayan iki aile bir araya gelecek sosyal, kültürel, ekonomik farklılıklar olacak. Bu minimize edilecektir mutlaka ama her şeyden önce boş bir evde onlara bu imkanın sağlanması daha iyi olacaktır diye düşünüyoruz ve valilik de bu nedenle önceliği onlara tanıyor.

Erkan : ‘Bende evimi açmak istiyorum benimde boş bir dairem var, orayı bir Vanlı aileye açmak istiyorum’ diyenler nereye başvurmalılar ne yapmalı?

Erhan: Bulunduğu ilin valiliğine başvurmaları gerekiyor, başbakanlık bu konuda bir program hazırlığı içerisinde. Belli valilikler durumdan haberdar edildi ama tüm Türkiye deki valiliklerin organizasyonun bir parçası olması için birkaç güne ihtiyaç var.

Erkan: Şöyle bir korku olabilir dinleyicilerimizden evime yerleşip bir daha çıkmaz bir daha diye. Bunun için bir prosedür uygulanıyor mu?

Erhan: Tabi bir form hazırlanıyor. Tahsisler bu şekilde yapılacak form’a uygun olarak.

Erkan: Verdiğiniz bu hizmet sevgili Ahmet Tezcan’ın önderliğinde başlayan sizinde omuz vererek büyümesini sağladığınız bu kampanya sadece bu yaşadığımız Van depremi ile alakalı değil. Bundan sonra memleketimizde yaşanan bu tür bir afet olaylarında periyodik şekilde o insanlar yine oraları kullanabilecekler diye düşünüyorum

Erhan: Çok olumlu sonuçları var şu anda. her şeyden önce yalnızca Türkiye değil dünya gördü ki Türkiye insanı birlik ve beraberlik içerisinde yaşayabilir ortak bir payda da buluşabilir. İkincisi bu konuda atılan adımlar afet yönetimlerini harekete geçirdi.

Erkan : Sevgili Erhan her akşam kanal 7 haber bültenini sunuyorsun tabi geçtiğimiz hafta sürekli  Van’daki o görüntüler enteresan hayat hikayeleri vardı. Seni en çok etkileyen hangi kare oldu?

Erhan : Azra bebek tabi ki. o artık Türkiye’nin bebeği oldu. Göz yaşlarıma hâkim olamadan izledim çünkü onun yaşlarında benim de bir oğlum var çocuk sahibi olanlar biraz daha iyi anlıyorlar

Erkan : Türkiye de haberci olmak nasıl bir duygu?

Erhan : Zor tabi ama şöyle habercilik açısından olumlu olarak nitelemiyorum bunu ama bereketli topraklarda yaşıyoruz. Yurtdışından bir meslektaşım geldi, bir hafta boyunca burada kaldı. Türkiye de habercilerle ilgili bir çalışma içerisindeydi. Onlar bir hafta içerisinde önemli bir gündem yakalayıp gündelik yaşam haberleri ile bülteni kapatırken, biz her gün olağanüstü bir gelişme yaşadığımızdan dolayı habercilik hem zor hem de malzeme açısından sıkıntısız oluyor.

Erkan: Bu arada sen 99 depreminde muhabir miydin?

Erhan: Muhabirdim ama İstanbul’da asker olarak yaşadım. Deprem bölgesine çekim yapmak üzeri görevli gönderildim. Hem gazetecilik hem de vatani görevimizi yapmış olduk.

Erkan: O zamanlar da görev yaptın tabi şimdide görev yapıyorsun. Sana göre bir önceki deprem ile Van’daki deprem arasında Türkiye’nin atılımını nasıl görüyorsun?

Erhan: 17 Ağustos depremi ile Van depremini fiziki olarak kıyaslamak mümkün değil. 17 ağustos depremi çok büyük bir depremdi. Öncelikle şunu söylemek gerekir 17 ağustos depreminden sonra olan Van depremine kadar Türkiye arama ve kurtarma ekipleri çok büyük mesafe kat etti. Hemen Türkiye’nin farklı bölgelerinden arama ve kurtarma ekipleri hemen Van’a gittiler. Kısa süre içerisinde enkaz altındakilere yardım ettiler. Bunun Dışında başka ilerleme göremedim başbakanında dediği gibi koordinasyonla ilgili çok gerideyiz.

Erkan: Bu Van’daki depremzedelere olan yardımda twitter sosyal ağ sayesinde gerçekleşti. Bu twitter nasıl bir güçtür?

Erhan: Twitter sayesinde enkaz altındaki depremzedeler kurtuldu. Bu arada şöyle bir gerçeği çıkarıyor ortaya herkesin bir medyası olabiliyor.

Erkan: Van’daki depremzedelere başlatmış olduğu kampanyadan ötürü sevgili Erhan Çelik ve Ahmet Tezcan’ teşekkür ederim.

Erhan: Ben de beni davet ettiğiniz için teşekkür ederim.

 

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR