İclal Aydın siyasete nasıl bakıyor?
"Hayat güzeldir" felsefesini kendine esas edinen İclal Aydın, siyasi gelişmelere nasıl bakıyor? "Ben CHP'li bir ailenin çocuğuyum" diyen İclal Aydın, babasının boç çıkan 3 hayalihi paylaştı.
ABONE OLNursel Tozkoparan'a her konudaki görüşlerini açıklayan İclal Aydın, siyasete ilişkin düşüncelerini de paylaştı. İşte siyasete ilişkin düşünceleri:
- Muhafazakârlaşma tartışmalarına nasıl bakıyorsun?
- Ben Türkiye solunun muhafazakârlaştığına inanıyorum. Öteki meselesi beni çok ilgilendiriyor. Az önce taraf olma halimi anlatıyordum ya anarşist olana bu yüzden müthiş ilgi duyuyorum.
- Siz anarşist ruhlu musunuz?
- Çok uzlaşmacı görünüyorum değil mi? Anarşiden ne anladığınıza da bağlı. Ama başkaldırabilmeyi bir insani erdem olarak görüyorum. Bir vakite kadar uzlaşmayla tarafların bir araya gelebileceğine inanıyordum. Türkiye’de uzlaşma değil kapsama var. Her görüş diğerini kapsamak istiyor. Artık uzlaşmayla tarafları ortak bir noktada toparlayamayacağımıza inanıyorum.
Ben CHP’li bir aile çocuğuyum. Babamın Sovyetler Birliği dağıldığında ağladığını hatırlıyorum.. Babamın söylediği çok güzel bir laf vardır, “Üç büyük hayal kırıklığı yaşadım, annene aşıktım, devrime aşıktım, Bülent Ecevit’in temsil ettiği ideolojiye aşıktım üçü de boş çıktı.. Bir şeye inanmak çok muhteşem bir duygudur.. Babam şimdilerde maneviyatını dinle bütünleştirdi.
“İKTİDARIN DAYILANMASINDAN RAHATSIZIM”
- Dolayısıyla
- Dolayısıyla şimdi herşeye eşit mesafeden bakabiliyorum. Ötekileşme durumu ve arsızlık hali beni çok kızdırıyor herhalukarda.. İktidarın dayılanma halinden rahatsızım. Çünkü dayılanma halinde itilip kakıldığımı düşünüyorum. Hepimizin başbakanı olduğunu söyelemisine rağmen ben çoğu zaman benim başbakanım değil duygusuna kapılıyorum. 3 Kasım seçimlerinin ardından ekrandaki yüzünü anmısıyorum. Yorgun, şaşkın ve sevinçliydi. Ancak 22 Temmuz seçimlerinde aynı duyguları hissetmedim! Bu sefer yüzünde ve söyleminde hırçın, ürkütücü bir öfke saklıyor gibiydi. Aynı cümleyi kurarak hepinizin başbakanı oldum demesine rağmen biliyorduk artık ayrışım başlamıştı. Agresif bir tutuma yöneleceklerini hissettirmişti.
Bu dayılanma hali ve bu fazla reaktif davranış biçimi özellikle bu son dönem Arap dünyasının liderliğine yönelik davranış biçimi o günkü yorumlarımı doğrulayan gelişmeler...Gazze’ye elbette destek olmalıyız ama öte yandan benim ülkemde de o kadar çok dram var ki beşbin kot kumlama işçisi heran ölümle yüz yüze.
Ölümle ladesleşerek evlerine ekmek parası götürmeye çalışıyor bu insanlar, hepsi kanser, silikosiz hastası. 12-13 yaşında çocuklar çalışıyor bu yerlerde. Sadece bombalar altında ölen çocuklarla mı ilgileniyoruz, burada insanlar ölüyorlar ve kimsenin birşey yaptığı yok! Marmara depremi üzerinden nerdeyse on yıl geçti.
Hala barakalarda yaşayan insanlar var. Hala hasarlı hastaneler ve okullar var. Dolayısıyla şehrin heryanını saran bilbordlar, kışkırtıcı konuşmalar ve artık şarkıcıların dahi kendilerini reklam yapmak için tv programlarını Gazze’ye yardım kampanyasına dönüştürmeleri beni huzursuz etmeye başldı. Kendi ülke gerçeğimizden uzaklaştığımızı düşünüyorum. Bu tür bir yardım ve seferberlik kendi iç sorunlarımız için de organize edilemez miydi?
-
Şerife Şimşek 15 yıl önce Şikayet Et:p. iclal aydın ın yaptığı işleri sever ve daima takip ederim.ama siyaset ile ilgili fikirlerini hiç beğenmedim.bence sadece kendi işiyle ön planda olsun. çünkü böyle pek bi antipatik durmuş.iktidarın dayılandığı falan yok aksine dayılandığı için değil, yapması gerekenleri yap(a)madığı için rahatsız olan birileri var burda..babasının akibetinin darısı onunda başına.. ayrıca gazze ye yardım konusunun karşına koyduğu "benim ülkemde o kadar çok dram var ki" tezini de çok sığ buldum..Beğen Toplam 1 beğeni
-
pc-kopat 15 yıl önce Şikayet Etpeh. iktidarın dayılanmasından rahatsızmış.. bende pısırıklığından rahatsızım. nolcak şimdi? hala böğürüp duran darbe yandaşlarının hepsini ipe götürecek kanunlar çıkarmamasından rahatsızım. özal gibi donla bürokrasiyi teftiş edebilecek kadar yürekli olmamasından rahatsızım.Beğen Toplam 1 beğeni
-
cemal sinop 15 yıl önce Şikayet Etben İclal'i nasıl okuyayım?. İclal ilk tuna kiremitçi ile evlendiği zaman dikkatimi çekmişti. Dikaat çeken konu ise; biri gelinlik, diğeri ise damatlık ile imza sonrası röportaj veriyorlardı, muhabirin sorduğu bir soruya tuna kiremitçi ateistim ben diye cevap verdi. bunun üzerine İclal'in çok fena yüzü asıldı. bende "İnsan evlendiği birinin dindar mı ateist mi olup olmadığını bilmeden nasıl evlenir", demiştim. nitekim o evlilik çok kısa bir sürede bitti. İclal'in orada yapması gereken ise, boşanma mahkemesine gitmesi idi...Beğen
-
Suphi UÇAK 15 yıl önce Şikayet EtBABAN DOĞRUYU BULMUŞ DARISI BAŞINA. Beni çok ilgilendirmemesine rağmen röportajı sonuna kadar okudum.açık sözlü olmak güzel bir şey ama haddini bilmek daha da güzel.Evet Babanız dine sarılmaya başlamakla doğru yolu bulduğu kesin.dileğim darısı sizin de başınıza.Hem de babanız gibi geç kalmadan.Bilmelisiniz ki din insanın ruhi bütün poroblemlerini,insanlar arası münasebetleri en güzel çözen müessesedir.Özellikle İslam dini .Beğen Toplam 1 beğeni
-
Aykut Sunguroğlu 15 yıl önce Şikayet EtBravo İclâl Hanım1. Eski bir hemşehrisi olarak tebrik ediyorum İclâl Hanımı.Lafı sözü eğip bükmeden içindekileri samimi olarak yansıtmış.Aynı dünya görüşüne sahip olmak zorunda değiliz. ama insani yönü itibariyle sonuna kadar katılıyorum.Tebrikler...Haytının bundan sonraki bölümünde başarı ve mutluluklar dilerim...Beğen Toplam 1 beğeni