Güneş kremi kullanarak deri kanseri riskini engellemek mümkün!
Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Neslihan Şendur kişilerin güneşten alınacak D vitaminini engellediği endişesiyle güneş koruyucusu kullanma konusunda tereddüt ettiğini ifade ederek güneş kreminin deri kanseri riskini azalttığını söylemiştir..
ABONE OLKüresel ısınmanın son yıllarda artması ve her geçen yıl güneşin zararlı ışınlarına daha fazla maruz kalmak, deri kanseri vakalarında artışa sebep oluyor. Bu nedenle güneşten korunmak hayati bir öneme sahip. Deri kanserinin özellikle güneş altında çalışan insanlarda daha fazla görüldüğüne dikkat çeken Medicana International İzmir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Neslihan Şendur, bu konuda toplum bilincini oluşturarak deri kanseri riskinin azaltılabileceğini ifade etti.
Bugünlerde adeta salgın gibi: İshalden korunmak için...
GÜNEŞE FAZLA MARUZ KALMAK DERİ KANSERİNE ZEMİN HAZIRLIYOR
Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, güneşin zararlı etkilerini bir kez daha gündeme getirdi. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Neslihan Şendur, anne ve babaların çocuklarının güneşten alacağı D vitaminini engelleyeceği endişesiyle, güneş koruyucusu kullanma konusunda tereddüt ettiğini ifade ederek, “Yüz, el üstü ve dirseğin günde 10-15 dakika güneş görüyor olması D vitaminini almak için yeterlidir. Güneşe fazla maruz kalmak ileriki dönemlerde deri kanserinin oluşması için zemin hazırlar. Cilt tipine göre uygun faktörlü bir koruyucu kullanmak ve çocuk yaşta güneşten korunma eğitimi vermek deri kanseri riskini engelleyecektir” dedi.
DERİ KANSERİ VAKALARI BÖYLE AZALABİLİR
Deri kanseri vakalarının sayısını düşürmek için çocukluk yaşlarından itibaren gerekli eğitimin verilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Şendur, “50-60 yaşından sonra güneş koruyucusu kullanmak ne yazık ki bir şey ifade etmiyor. Güneşten korunma eğitiminin tıpkı diş fırçalama, tuvalet ya da hijyen eğitimi gibi çocukluk yaşlarından itibaren verilmesi gerekiyor. Avustralya’da deri kanserlerinin çok sık görülmesi nedeniyle bir eğitimi programı hazırlanıyor. Okullarda, kreşlerde, sağlık üniteleri ile birlikte bir eğitim veriliyor. Sabah evden çıkmadan önce güneş koruyucu kullanmaları, hangi saatler içerisinde sokağa çıkmamaları, nasıl kıyafetler giymeleri, gölgede oturmaları, denize ya da havuza girdiklerinde güneş kremini yenilemeleri gerektiği gibi konularda eğitim alıyor çocuklar. Sonuçta deri kanseri vakalarında azalma olduğu raporlanıyor” diye konuştu.
Gereksiz vitamin ve gıda takviyesi kullanımına dikkat!
GÜNEŞ KORUYUCU D VİTAMİNİNİ ENGELLEMİYOR
Genellikle ebeveynlerde, çocuklarına güneş kremi kullanırlarsa kemiklerinin yeteri kadar D vitamini almayacağı endişesi olduğunu gözlemlediğini anlatan Prof. Dr. Neslihan Şendur, “Çok kısa süreli, örneğin örnek olarak 10-15 dakika yüz, el sırtı ya da dirseğin güneşe maruz kalmak gereken D vitamini sentezi için yeterli bir süre. O nedenle güneşten koruyucular D vitamini sentezini engellemez. Bu nedenle ailelerin rahat olmasını istiyorum. Ayrıca kişide bir D vitamini eksikliği tespit ediliyorsa çeşitli yiyecek ve ilaçlarla o eksikliğin giderilmesi de mümkündür” şeklinde konuştu. Güneşten koruyucuların kişiden kişiye değişiklik gösterdiğini belirten Prof. Dr. Şendur, deriye zarar vermeyen, suya dayanıklı, benzen içermeyen güneş kremlerinin tercih edilmesi gerektiğini; ancak beyaz ve esmer tenli kişilerin güneşe olan hassasiyetlerinin de farklı olduğunu söyledi.
YÜKSEK FAKTÖRE GEREK YOKTUR
Prof. Dr. Şendur, “Standart bir Türk insanı genellikle buğday tenli olduğu için güneşten koruyucuların yüksek faktörlü olmasına gerek yoktur. Faktörün 30 civarında olması yeterlidir; ancak çocuklarda, deri hassasiyeti olan, beyaz tenli, çabuk yanan, güneş alerjisi olan kişilerde yüksek faktörlü güneş kremi kullanmak gerekebilir. Bununla ilgili deri tespitinin bir dermatolog tarafından yapılmasında fayda var. Derinin yağlı olması, kişinin yaşı gibi faktör gibi çok ayrı bir yelpaze var” dedi.