1600 yıllık 'Kaya Kilisesi' turizme kazandırılıyor
Diyarbakır'ın Eğil ilçesindeki Mor Yuhanna Manastırı'na ait kaya kilisenin turizme kazandırılması için temizlik ve kazı çalışması başlatılacak. Duvarlarında çok sayıda birbirinden farklı haç motifinin bulunduğu, 1600 yıllık olduğu belirtilen kilisenin yürütülecek çalışmalarla turizme kazandırılması hedefleniyor.
ABONE OLDiyarbakır'ın Eğil ilçesinde, duvarları farklı haç motifleriyle bezenmiş Mor Yuhanna Manastırı'na ait 1600 yıllık kaya kilise turizme kazandırılacak. Kur'an-ı Kerim'de isimleri geçen Zülkifl ve Elyesa peygamberlerin defnedilmiş olduğu, Asurlular zamanında yapıldığı tahmin edilen Asur Kalesi ve manevi iklimin yanı sıra Kralkızı Baraj Gölü, sur sarnıçları ve tarihi yapısıyla da ilgi gören Eğil, yürütülen çalışmalarla kültür ve inanç turizminde ilgi odağı olmayı sürdürüyor.
Eğil Kaymakamlığı ve belediyesince bir yandan Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulundan alınan izinle Asur Kalesi'ndeki kapalı tünellerin açılması için çalışma başlatılırken diğer yandan kale çevresinde kazı yapılması için hazırlıklar sürüyor.
Kale çevresinde yer alan, günümüze bir cildi ulaşan "Kilise Tarihi" adlı kitabın yazarı Efesli Yuhanna olarak bilinen ancak Eğilli olan Yuhanna'nın bir süre eğitim verdiği manastırın bulunduğu alanda ve manastıra ait kaya kilisesinde temizlik ve kazı çalışması başlatılacak.
Duvarlarında çok sayıda birbirinden farklı haç motifinin bulunduğu, 1600 yıllık olduğu belirtilen kilisenin yürütülecek çalışmalarla turizme kazandırılması hedefleniyor.
"KAZILAR İLKBAHARDA BAŞLAYACAK"
Eğil Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili İdris Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçenin özellikle peygamber kabirleriyle inanç turizmi açısından önemli bir noktaya ulaştığını söyledi.
"Eğil sadece İslam tarihi için değil, hem Yahudi hem de Hristiyanlık tarihi açısından da büyük bir önem arz etmekte." diyen Arslan, ilçeyi turizmde hak ettiği noktaya taşımak için çalıştıklarını belirtti.
Arslan, "İnşallah kazılarımız ilkbaharda ilk olarak kilisede başlayacak. Birçok farklı haç motifiyle bezenmiş olan bu kiliseyi insanlarımızın ziyaretine açmış olacağız. En kısa zamanda burayı bütün dünyanın hizmetine hazırlamış olacağız." dedi.
Yerli ve yabancı ziyaretçileri Eğil'e davet eden Arslan, "Misafirlerimizi ağırlayalım ve bu güzel coğrafyayı hep beraber tanıyalım. El ele verip bu güzel coğrafyaya değer katalım." ifadelerini kullandı.
"KİLİSE ADETA BİR HAÇ MÜZESİ KONUMUNDA"
Dicle Üniversitesi (DÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Yıldız da Mor Yuhanna'nın Eğilli olduğunu, Efes'te yaşadığı için "Efesli Yuhanna" olarak kayıtlara geçtiğini dile getirdi. Yuhanna'nın bu ilçede bir süre yaşadığını vurgulayan Yıldız, bu manastırda ders verdiğini de aktardı.
Manastırın uzun süre ilçede eğitim veren bir kurum olarak faaliyetine devam ettiğini belirten Yıldız, daha sonra buranın yıkıldığını anlattı. Yıldız, manastırın bir parçası olan ve kaya kilise olarak adlandırılan kilisenin günümüze kadar ayakta kaldığını kaydetti.
Kaya kilisenin bir kilisede görülmesi gereken bütün özellikleri taşıdığına işaret eden Yıldız, hem Mor Yuhanna Manastırı'nın bir parçası olması hem de Mor Yuhanna'nın anısını yaşatıyor olmasından dolayı önem taşıdığını bildirdi.
"Kilisede Hristiyanlık ikonografisinde önemli bir yer tutan haç motifinin her türlü çeşidini bulabiliyoruz. Çok değişik formlarda haç motifleri işlenmiş. Kilise adeta bir 'haç müzesi' konumunda. Duvarları haçlardan örülmüştür. Çok yer gezdim, hayatımda ilk kez bu kadar haç motifinin işlendiği bir kilise gördüm. Bu alan üzerinde çalışan bilim insanlarını buraya davet ediyorum." ifadelerini kullanan Yıldız, kaya kiliselerin özellikle erken Hristiyanlık döneminde kullanıldığını söyledi.
Mor Yuhanna Manastırı'nın milattan sonra 4. yüzyılın başlarında inşa edildiğini düşündüklerini belirten Yıldız, "Kaya kilisenin daha önceki dönemlerde başka inançlar tarafından veya kaya mezar olarak kullanıldığını, manastırın inşasıyla da kiliseye dönüştürüldüğünü aktardı.
Yıldız, "Bir inanç merkezi olan peygamberler, sahabeler, krallar kenti olan Eğil'in aynı zamanda Hristiyan inancı için de önemli bir yerleşim yeri olduğunu yine bu kilisedeki kalıntılardan anlıyoruz." ifadelerini kullandı.