Doğu Karadeniz'de bu yıl hedef yerli turist

Yaylalarının yanı sıra sahip olduğu tarihi ve doğal güzellikleriyle Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden Doğu Karadeniz'de turizmciler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bu yıl turizm sezonunda Orta Doğu'dan gelemeyecek  turistlerin yerini yerli ziyaretçilerle doldurmak için planlama yapıyor. 

Yeşil ve mavinin bir arada bulunduğu, kendine has kültürel değerleriyle dikkati çeken Doğu Karadeniz, eşsiz manzaraları ve ulaşım kolaylığı bakımından önemli turizm merkezlerinin başında geliyor. Kovid-19 salgını dolayısıyla kalabalıktan ve günlük yaşamın yoğunluğundan uzaklaşmak isteyenlerin kısa tatil güzergahları arasında yer alan Trabzon, Rize, Artvin ve ilçelerindeki doğal güzellikler, yerli ve yabancı ziyaretçilere her mevsim farklı alternatifler sunuyor.

Salgın nedeniyle geçen yılı sessiz geçiren bölgedeki turizmciler, bu yıl da Orta Doğu ülkelerinden turist gelmesini beklemiyor. Bu alanda yaşayacakları kaybı, yerli turistlerle telafi etmek isteyen turizmciler, planlamalarını bu doğrultuda yapıyor.

"ORTADOĞU PAZARINDAN MEYDANA GELEN KAYBIMIZI İÇ PAZARLA KAPATMAYI PLANLIYORUZ"

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Doğu Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkan Yardımcısı Ragıp Pirselimoğlu, AA muhabirine, salgın dolayısıyla Orta Doğu ve Arap pazarından büyük bir beklentileri olmadığını, bu konuda kendilerine gelen bir planlama da bulunmadığını söyledi.

Bölge için turizm sezonunun yabancı ziyaretçiler açısından sıkıntılı geçeceğini düşündüklerini anlatan Pirselimoğlu, "Bunun yerine beklentilerimiz daha farklı bir yönde, iç pazarda, yerli pazarda. Bir yıldan beri evde kalan, hafta sonunu evde geçiren, akşamları sokağa çıkamayan vatandaşlarımız artık yazın gelmesiyle tatile çıkma ihtiyacındalar. Yapılan araştırmalarda, bize ulaşan bilgilerde daha çok aile grupları, iş yeri grupları, küçük, mini gruplar şeklinde seyahatler planlıyorlar. Bunlar da 12-14 kişilik küçük gruplar." diye konuştu.

Küçük grupların bölge için avantajlı olduğunu dile getiren Pirselimoğlu, "Çünkü bölgemizin dağlarına, yaylalarına, vadilerine ve göllerine çok rahatlıkla minibüs türü küçük araçlarla ulaşılabiliniyor. Biz bunları tanıtacağız, bunları pazarlayacağız. Turizmci gerçekten zorda. Sıkıntılı günler geçirdi ve geçirmeye de devam ediyoruz. Aldığımız ufak tefek kredilerle, kısa çalışma ödeneği ile ayakta durmaya çalışıyoruz." dedi.

"PROGRAMLAR HAZIRLANDI, DUYURULDU"

Pirselimoğlu, bölgedeki planlamaların yerli turistlere yönelik yapıldığını ifade ederek, şöyle devam etti "Birçok gezilebilecek, görülebilecek yaylalar var. Bunların hepsini biz bölgedeki seyahat acenteleri olarak planlarımıza alıyoruz, aldırıyoruz. Dış pazardan, Orta Doğu pazarından kaybettiklerimizi iç pazardan bu sene telafi etmeyi planlıyoruz. Programlar hazırlandı, duyuruldu. Her yıl bu zamanlarda yapılan Emitt ve İzmir Enternasyonel fuarları iki yıldır yapılamıyor. Bölge seyahat acenteleri bu fuarlara katılarak çok daha hızlı sezona hazırlanabiliyorlardı ama şimdi daha çok kendi çabalarıyla, web siteleri aracılığıyla hazırlanıyor, tanıtım yapıyorlar, talepler ve kayıtlar alıyorlar. Şu anda talep var ama henüz beklediğimiz seviyede değil. Çünkü hala kırmızıya dönen iller dolayısıyla bir tedirginlik hissediyoruz. İnşallah önümüzdeki günlerde bu kırmızılar mavilere dönüşmeye başladıkça talepler artacaktır."

Pirselimoğlu, salgın dolayısıyla 2020 sezonunda, 2019 sezonuna göre yabancı pazarda yüzde 83, yerli pazarda da yüzde 70 civarında kayıpları olduğunun altını çizerek, "Yabancı pazarın tamamı Orta Doğu'dan gelen ziyaretçiler. Farklı ülkelerden, Avrupa'dan, Amerika'dan da tek tük gelen oluyor. 2019 yılı aslında Türkiye'nin turizmde hem kişi sayısı hem de cirolar olarak rekorlar yılıydı. Trabzon bölgesi de öyleydi. 2020 yılında maalesef pandemi dolayısıyla bu rakamları kaybettik. 2021'de, bu yaz bir toparlanma bekliyoruz ama 2019'un rakamlarını yakalayacağımız söylememiz inandırıcı olmayacaktır." dedi.

Pirselimoğlu ayrıca, maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyularak, bir an önce güzel günlerin gelmesi için herkesin çaba göstermesi gerektiğini sözlerine ekledi.