Şahin Mengü: CHP'deki krizin sebebi ön seçim!

Birsen Ateş/Haber7

31 Mart yerel seçimleri için geri sayım devam ederken, CHP geçtiğimiz günlerde 18 saat süren Parti Meclisi Toplantısı ile İstanbul ve İzmir adaylarının da aralarında yer aldığı 145 ismi belirledi.Adayların açıklanmasından sonra parti tabanından tepkiler ve istifalar peş peşe geldi.

CHP'de yaşanan krizin sebebini CHP Manisa eski milletvekili ve hukukçu Şahin Mengü'ye sorduk.

PARTİNİN İÇİ KARMAKARIŞIK

“Adayların açıklanması sonrası büyük tepkiler geldi. Bu tepkilerin temel nedeni ön seçim. 1980’e kadar CHP’de ve Türkiye’deki birçok partide ön seçim yapılırdı ve bu kadar çok tartışma olmazdı. Bir de Turgut Özal zamanında ortaya çıkan eğilim yoklaması diye bir kepazelik var. Onun için partinin içi karmakarışık.” diye sözlerine başlayan Mengü şunları söyledi:

“ÖN SEÇİME VAKİT YOKTU AÇIKLAMASI” İNANDIRICI DEĞİL

“Ön seçim olsa bunların hiçbiri olmazdı. Bu yüzden buradaki ana yanlış, adaylara gelen tepkilerin nedeni ön seçimin yapılmaması. Buna vakit yoktu açıklaması da hiç inandırıcı değil, çok rahat ön seçim yapılabilirdi.”

KILIÇDAROĞLU’NA TEPKİ: GENEL BAŞKAN OLMAK DEMEK HER ŞEYE TEK BAŞINA KARAR VERMEK ANLAMINA GELMİYOR

Partideki istifaları hep birlikte değil, tek tek kişi bazında değerlendirmek gerekiyor. Örneğin, Sayın Genel Başkan Kadıköy Belediye Başkanı için “Başarısızdır” diye açıklama yapıyor. Bir kere hem yakışıksız hem de onun başarılı olup olmadığına karar verecek kişi Genel başkan değil, Kadıköy halkıdır. Orada bir ön seçim yaparsın, başarısızsa ön seçimi kazanamaz. Ön seçim yapmıyorsun, sonrasında neye dayanarak başarısız olduğunu açıklamıyorsun ama “Ben başarısız buldum” diyorsun. Sen kimsin? Genel Başkan olmak demek her şeye tek başına karar vermek anlamına gelmiyor. Sonuç olarak istifaları şu şekilde okumaları gerekiyor; ön seçim yapmazsanız böyle tepkilerin gelmesi doğaldır.”

HDP İLE İTTİFAK ELEŞTİRİLERİNE CEVAP: PARTİ İÇİNDEKİ BÖLÜCÜLERE HEP KARŞI ÇIKTIM

CHP’ye HDP ile örtülü ittifak yaptığı ve HDP’ye yakın isimleri aday gösterdiği için gelen eleştiriler konusunda konuşan Mengü, “Ben Sezgin Tanrıkulu başta olmak üzere parti içindeki bölücülere hep karşı çıktım. CHP’nin şu anda HDP ile bir ilişkisi var mı hakikaten bilmiyorum ama siyasi partiler arası iletişim uygarlığın bir belirtisidir. Ayrıca AK Parti, HDP ile çözüm sürecinde görüştüğünde adı açılım oluyor, diğer partiler görüştüğünde  bölücülük oluyor, bunu anlamak da mümkün değil.” İfadelerini kullandı.

TUNÇ SOYER’E DESTEK

Mengü, son günlerde CHP’de ve Millet İttifakında krize sebep olan CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer konusunda ise şunları söyledi;

“Tunç Soyer’in babası sürekli yargılanıyor ama neden babasının Fethullah Gülen’e dava açıp, mahkûm eden ilk savcı olduğu söylenmiyor. Ben o dönemde Ankara Sıkıyönetim  Mahkemelerinde avukatlık yaptım, babası o zaman Ankara savcısıydı. Kendisi hakikaten dürüst bir hukukçuydu. O dönemde avukatlık yapan herkese sorabilirsiniz, herkesin saygı duyduğu bir isimdi.

Çocuklar babalarının yaptığı şeylerin sorumlusu olabilirler mi? Tahminimce baba Soyer sıkıyönetim başsavcısıyken Tunç Soyer ya 10, ya 11 yaşındaydı. Kimseyi babasının yaptıklarından sorumlu tutamazsınız. Benim Tunç Soyer konusunda içim rahat. Zaten bütün İzmir halkı Tunç Soyer’i diyordu, parti tabanının da istediği bir isimdi. Yoksa Tuncay Özkan’ın kendini sosyal medyada parlatmasına bakmayın, kendisi hiçbir zaman İzmir halkının istediği bir isim değildi.”